DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası geleceğe yönelik çok önemli bir kitap yayınladı:

“Çocuklar İçin İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi!”

Bunun neresi önemli denilebilir. 10 Aralık 1946’de “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi” adıyla Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edildi.

Bildirge devletler karşısında bireylerin haklarının ne olduğunu anlatıyordu. İmzacı devletler de “tamam ben bunlara uyacağım” diyerek kabul ettiler ki:

-Vatandaşlarıma karşı insan gibi davranacağım!

Gelip görün ki öyle olmadı. Bazı devletler bu metni imzalamadılar. Bazıları ise imzaladıkları halde sözleşme maddelerine uymadılar.

Türkiye de uzun yıllar bu ihlalci devletler arasında yer aldı. Bu yüzden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde en fazla mahkûmiyet alan ülkeler arasında başa güreşti!!!

Birleşik Metal-İş’in kitabı Fahrettin Engin Erdoğan tarafından uyarlanıp, çocuklar için çizgilerle desteklendi. Son derece basit, anlaşılır bir şekilde düzenlendi. Çocuklar için ama anneler-babaların da okumalarında hiçbir sakınca yok. Şimdiye kadar hiç insan hakları dersleri okumamış nesiller tarafından yönetilen bir ülkede olduğumuzu unutmayalım.

Bu yüzden bütün büyükler okumalı. Buna yönetici sınıfta olanlar da dahil. Korkup çekinilecek bir şey yok. Hak ve hukuk içeriyor ama son derece yalın bir dili var. En kalın kafalar bile anlayabilir!

Mesela kitabın 16. ve 17. sayfalarında şu maddeler yazılı:

*Yasalar herkes için aynı olmalıdır. Yasalar herkesi korumalıdır.

*İnsanların mahkemeler tarafından korunma hakları vardır, böylece hakları güvencede olur.

Bu iki madde özellikle “bağımsız yargı” mekanizması içinde yer alanlar açısından çok önemli. Yaptıkları işlerle bu evrensel haklar arasında bir uyum var mı?

Devam edelim, sayfa 19’da kafesten uçan kuşlar gibi çizilen insanlar deseninin altında da şöyle yazıyor:

*İnsanlar çok önemli bir neden olmaksızın tutuklanamaz ya da ülkelerinden uzaklaştırılamazlar. Herkesin bağımsız bir mahkemede adil yargılanma hakkı vardır.

Kitabın 20. ve 21. sayfalarında bazı devletlerin hiç yanından bile geçmedikleri evrensel insan hakkı yer alıyor:

*Kimsenin bir başkasının özel yaşamına, evine, ailesine ya da haberleşmesine karışma hakkı yoktur!

*Kimsenin vatandaşlığı elinden alınamaz!

Bu satırı yazarken aklımda Doğan ve İnci Özgüden var. 12 Mayıs 1971’de haklarından 300 yıl hapis istemli davalarla yurtdışına çıkmışlardı. Tam 46 yıldır sürgünde yaşıyor, mücadele ediyorlar.

Şimdi geliyoruz patronların insan haklarından ne kadar uzak olduklarına… Sendika üyesi olduğu için işçilerini fabrikalarından, işyerlerinden atan patronlar çocukken bu bildirgeyi Fahrettin’in çizgileriyle okumuş olsalardı, acaba bu kadar “hödük” olabilirler miydi?

*Herkesin sendika kurma hakkı vardır. Sendikaya üye olma hakkı vardır.

Geliyoruz kitabın son sayfasına…

*Bu bildirgede belirtilen haklar ve özgürlükler hiçbir nedenle kısıtlanamaz, engellenemez.

Başında belirttiğimiz gibi kitap ilkokul çocukları için hazırlanmış. Bugünlerde Anayasa tartışmaları yapılan ülkemizde herkes için şifalı bir etki yapabilecek nitelikte. İlerde “Valla biz böyle bir bildirge olduğunu bilmiyorduk” falan diyeceklere öncelikle haber verilmeli.

Birleşik Metal-İş bu özenli eseri bütün devlet kurumlarına yollamalı. Başta TBMM’ye ve orada grubu bulunan bütün partilere…