Bugün 23 Nisan. Bizim için en büyük bayram!.. TBMM’nin 23 Nisan 1920’de kuruluşunun yıldönümünü kutluyoruz. Ülkemizin emperyalistler tarafından işgaline karşı çıkmak, Kurtuluş Savaşı’nı başlatmak ve yeni kurulacak Cumhuriyet’imizin parlamenter demokrasiyle yönetileceğini ilan etmek adına atılan ilk adım kutlu olsun. Bilinmeli ki bu bayramı, tedirgin ve buruk bir sevinçle kutluyoruz. *** BOP eşbaşkanlığından ılımlı İslam devletine […]

Bugün 23 Nisan.

Bizim için en büyük bayram!..

TBMM’nin 23 Nisan 1920’de kuruluşunun yıldönümünü kutluyoruz.

Ülkemizin emperyalistler tarafından işgaline karşı çıkmak, Kurtuluş Savaşı’nı başlatmak ve yeni kurulacak Cumhuriyet’imizin parlamenter demokrasiyle yönetileceğini ilan etmek adına atılan ilk adım kutlu olsun.

Bilinmeli ki bu bayramı, tedirgin ve buruk bir sevinçle kutluyoruz.

***

BOP eşbaşkanlığından ılımlı İslam devletine geçiş provaları yapan bir anlayışın son 23 günde yurttaşlarımıza çektirdiği çile, demokratik gelenekleri görmezlikten gelen buyurgan yönetim ve hukuk tanımaz davranış insanlarımızı yordu.

Ayrıca, AKP’nin 17 yıllık var olma kaynakları olan İstanbul, Ankara ve Antalya gibi büyük illerin belediyelerinin halkla kucaklaşan CHP’nin eline geçmesi, arkadan yöneten üst aklın tüm dengesini bozdu.

Aslında TBMM’nin varlığı ve onunla birlikte oluşan laik demokratik parlamenter sistemin oluşturduğu kültür, halkın iradesinin önüne hegemonik bir anlayışın halen geçemediğini gösterdi.

***

İstanbul seçiminin iptali için YSK’ye yapılan baskılardan haberdar olan milyonlarca yurttaşımız pazar günü Maltepe’de tercihlerini belli ettiler.

23 Nisan’ın misyonuna uygun bir şekilde “Egemenliğin kayıtsız şartsız halkın” olduğu bir kez daha ilan ettiler.

***

Ekrem İmamoğlu’nun Maltepe’de İstanbullularla kucaklaştığı saatlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Çubuk Akkuzulu köyünde yapılan şehit cenazesine katılmaktaydı.

Köyde önceden hazırlanmış bir provokasyonla karşılaştı. Cenaze töreninde Kılıçdaroğlu’na fiili saldırı gerçekleşti. Adeta linç edilmek istendi.

Güvenlik güçlerinin bilgisi dâhilinde törene gelen Kılıçdaroğlu’nu birkaç sorumlu subay ve güvenlik görevlisi dışında neredeyse devletin hiçbir kurumu korumadı.

Bu olaylar gelişirken Bahçeli ise bırakın siyasi nezaketi, vicdanlara sığmayan çirkin bir açıklama yaptı. “Yüzde 9,83 oy aldığın yere hâlâ mahkemede aklanmamış, paklanmamış bir belediye başkanı ile gidiyorsun. O bölgede ne işin var senin?” dedi.

***

Kemal Kılıçdaroğlu’nun başına bu olay ilk defa gelmiyor.

30 Mart 2014’deki yerel seçimlerin ardından Meclis’te düzenleyeceği ilk grup toplantısı öncesinde kuliste Orhan Övet adlı bir kişinin yumruklu saldırısına uğramıştı.

Olay sonrası AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, saldırganın 2012 yılında AKP’ye üyesi olduğunu belirterek, Orhan Övet’in partiden ihraç edildiğini açıkladı.

8 Haziran 2016’da Fatih Camisi’ndeki şehit cenazesi sırasında Kılıçdaroğlu’nun önüne mermi kovanı atıldı.

Yeniçağ gazetesi Kılıçdaroğlu’na mermi atan İrfan Cengiz’in AKP yöneticisi olduğunu açıkladı. Cengiz’in olaydan önce Başbakan Binali Yıldırım’la beraber olduğuna ilişkin fotoğraf karesi yayımlandı.

***

Son olayda CHP genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na linç girişimi sırasında yumruk atan Osman Sarıgün’ün de AKP’li olduğu belirlendi.


AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Sarıgün’ün disipline sevk edildiğini söyledi.

***

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, son derece vicdanları sızlatan bir üslup ve içerikle saldırıya dair açıklama yaptı. “Bir provokasyon olmadığını, Akkuzulu köylülerinin duygu yoğunluğu içinde CHP’nin seçimlerde PKK’nın siyasi temsilcisi HDP ile işbirliğine karşı tepki olarak böyle bir eyleme kalkıştıklarını” söyledi.

CHP Genel Başkan Yardımcılarının ve Grup Başkanının doğrudan kendisini hedef alan konuşmalarını aktararak yeni bir kışkırtma nedeni yarattı…  Anlaşılan o ki; Soylu AKP siyasetine uygun yeni bir söz dalaşı yolu açıyor!..

Bu niyet çok ama çok vahimdir!