Dünyadaki zenginliğin büyük bir kısmını ellerinde bulunduran gelişmiş ülkelerin, yurttaşlarına yetecek miktarın çok üzerinde aşı dozu için ön sipariş vermiş olmalarına karşın, aşı üretim kapasitesi sınırlı olan düşük ve orta gelirli ülkeler için gelecek yakın zamanda gelmeyecek.

COVID-19 aşılarının küresel ölçekte adil dağıtımı

Prof. Dr. Özlem Kayım Yıldız

Bugüne dek salgınla mücadelemiz, enfeksiyonun yayılım hızını yavaşlatıp, vaka ve ölüm sayılarını azaltmayı ve sağlık sistemi kapasitelerinin aşılmasını engellemeyi hedefleyen ilaç dışı (non-farmakolojik) koruyucu önlemler (bulaşma olasılığını azaltmaya yönelik okulların, temel olmayan işyerlerinin kapatılması, evden çalışma, toplu etkinliklerin iptal edilmesi, sokağa çıkma yasakları, evde kal politikaları, belirli sayıda insanın bir araya gelmesinin yasaklanması gibi) ile yürütüldü. Pfizer/BioNTech ve Moderna tarafından geliştirilen aşıların faz 3 klinik çalışmalarının sonuçlarının aşıların etkili ve güvenli olduğunu gösterdiğinin açıklanması (sonuçların önümüzdeki günlerde hakemli dergilerde yayınlanması bekleniyor), 20 Kasım 2020’de Pfizer/BioNTech ve 30 Kasım 2020’de Moderna’nın Amerika Birleşik devletleri Gıda ve İlaç Kurumu’na (FDA) acil kullanımı izni verilmesi için başvurması ve İngiltere’de MHRA (İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleyici Otoritesi) tarafından Pfizer/BioNTech aşısına acil kullanım izni verilmesi ile birlikte dünyada salgınla mücadelenin ikinci aşamasına geçilmekte olduğu söylenebilir.

Bu aşamada artık ilaç dışı koruyucu önlemlere ek olarak yayılımın baskılanması için kullanılan farmakolojik yöntemler yani aşılar da devreye girecek. Bugüne kadar en hızlı geliştirilen aşı olan kabakulak aşısının geliştirilmesinin dört yıl sürmesine karşın, SARS ve MERS salgınları nedeniyle COVID-19 pandemisi başlamadan önce bilim insanlarının koronavirüsler hakkında bilgi sahibi olmaları, SARS-CoV-2 genomunun çok kısa bir süre içerisinde sekanslanması, immünoloji bilimindeki gelişmeler, hayatın bir an önce normale dönebilmesi için birçok kaynaktan aşı geliştirilmesi sürecine para aktarılması, bürokratik işlemlerde öncelik tanınması ve enfeksiyonun toplumlarda yaygın olması sayesinde COVID-19 aşıları beklenenden daha önce geliştirildi.

Gelecek şimdiden gelmiş gibi görünüyor, fakat tüm dünyada aynı anda yaşanacak mı? Etkili ve güvenli bir COVID-19 aşısı kuşkusuz tüm dünya halklarına ait olması gereken bir sağlık ürünüdür; hızlanarak yayılan pandemi sürecinde tüm dünyanın aşıya gereksinimi vardır. Bununla birlikte, dünyadaki zenginliğin büyük bir kısmını ellerinde bulunduran gelişmiş ülkelerin, yurttaşlarına yetecek miktarın çok üzerinde aşı dozu için ön sipariş vermiş olmalarına karşın, aşı üretim kapasitesi sınırlı olan düşük ve orta gelirli ülkeler için gelecek yakın zamanda gelmeyecek. Tüm dünyada yaygın aşılanmanın sağlanmasına yönelik olarak bundan sonra yapılacak olanlar, aşının geliştirilmesi süreci kadar önemli.

Tüm ülkelerin aşıya ulaşması için çağrı

COVID-19 aşılarının küresel ölçekte adil dağılımı için birçok ulusal lider, uluslararası organizasyon ve aşı üreticisi çağrıda bulundu. Kanada, Etiyopya, Güney Kore, Yeni Zelanda, Güney Afrika, İspanya, İsveç ve Tunus devlet başkanları ve başbakanlarının kaleme aldıkları ve 15 Temmuz 2020’de The Washington Post’ta yayınlanan yazıda, aşıyla bağışıklama ile pandemiyi sonlandırmak için tüm ülkelerin aşıya ulaşmasının şart olduğu belirtilerek dünya liderlerinin COVID-19 aşısının adil dağılımının sağlanmasına katkıda bulunmaları istendi (1). Nisan 2020’de Dünya Sağlık Örgütü, Aşı Birliği Gavi ve Epidemik Hazırlık İnovasyonu Koalisyonu (Coalition for Epidemic Preparedness Innovations, CEPI) tarafından başlatılan COVID-19 Vaccine Global Access (COVAX), gelir düzeyinden bağımsız olarak katılan tüm ülkelere nüfuslarına göre eşit miktarda aşı temin edilmesini ve 2021 yılı sonuna dek iki milyar doz aşı ile sağlık çalışanlarının ve yüksek riskli insanların aşılanmalarını sağlamayı amaçlıyor (2). Ayrıca Uluslararası Aşı Enstitüsü gelişmekte olan ülkeler için ulaşılabilir COVID-19 aşısı geliştirilmesi süreci üzerinde çalışmalar yürütüyor (3). Bazı aşı üreticileri de geliştirdikleri aşıların düşük ve orta gelirli ülkelere adil dağılımı için CEPI ve Gavi ile birlikte çalışacaklarına dair açıklamalarda bulundular (4).

COVID-19 aşılarına küresel ölçekte erişim için Emmanuel ve arkadaşlarının önerdiği Adil Öncelik Modeli, üç temel değer önerir: İnsanların yararlanmaları ve zarar görmelerinin engellenmesi, dezavantajlıların korunması ve eşitlik. Öncelikli amaç, başarılı aşılama ile insanların enfekte olarak ya da kapasite aşımına uğramış sağlık sistemi, işsizlik, yoksulluk, açlık ve okulların kapatılması nedeniyle zarar görmelerinin engellenmesidir. Bunun için her bir ülkenin pandemi açısından etkilenme durumu belirlenmelidir. Ayrıca, dezavantajlıların aşılara daha kolay erişebilmelerinin sağlanması ahlaki bir gerekliliktir. Son olarak, insanların cinsiyet, ırk, din gibi farklılıklar temelinde ayrıştırılmadan aşılara erişimleri sağlanmalıdır.

Adil öncelik ve aşı milliyetçiliği

Aşıların küresel olarak adil dağıtımı önünde engel oluşturabilecek durumlardan biri ise “aşı milliyetçiliği” yani aşıların geliştirildikleri ülkelerin kendi yurttaşlarına öncelik tanıması. Adil Öncelik Modeli, sınırsız aşı milliyetçiliğinin etik olmadığını öne sürer; dünyadaki diğer ülkelerde halk sağlığı tedbirlerine rağmen zamanda bulaşma katsayısı (Rt) 1’in üzerinde seyrederken, aşının üretildiği ülkede Rt değerini 1’in altına indirebilecek miktardan daha fazla dozda aşı alıkoymayı etik dışı bulur. Böylelikle yurttaşlarını öncelikle aşılayan ülkeler, diğer ülkelere aşı temininin önünü açacaktır (5).

COVID-19 pandemisinin başlarında hepimizin aynı gemide olduğu ve ancak dayanışma ile bu krizin aşılabileceği sıkça dillendirilirdi. Fakat aylar geçtikçe pandeminin insanları eşitlemek bir yana, eskiden beri var olan eşitsizlikleri artırdığı görüldü. Ülkelerin bugüne kadar yapmış oldukları aşı siparişleri, yukarıda bahsedilen etik değerleri hiç gözetmiyor. Yüksek gelirli ülkelerin dört milyara yakın (3.849.200.000) aşı sipariş etmelerine karşın bu sayı, üst-orta gelirli ülkeler için 883.800.000, alt-orta gelirli ülkeler için 1.745.100.000. COVAX ise 700.000.000 aşı sipariş etmiş durumda (6). Düşük gelirli ülkelerin aşı siparişine ilişkin herhangi bir bilgi yok; böyle giderse bu ülkelerde yaşayanlar ancak COVAX aracılığı ile aşılanabilecekler. İronik olansa, COVID-19 aşısının adil dağılımının sağlanmasına çağrı yapan yazıyı kaleme alan liderlerin başında bulunan Trudeau’nun yönettiği Kanada’nın, nüfusunun beş katı insanı aşılayabilecek dozda aşı sipariş etmiş olması (1.6.)

Türkiye, aralarında Avrupa Birliği ülkeleri ve düşük ve orta gelirli ülkelerin de bulunduğu 184 ülkenin katıldığı COVAX’a üye olma niyetini belirtmişse de henüz üye değil. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 25 Kasım 2020 tarihindeki Bilim Kurulu toplantısından sonra, Çin kökenli CoronaVac aşısı için sözleşme yapıldığını belirterek, "Aralık, ocak ve şubat ayında bir sorun olmazsa toplam 50 milyon doz aşı için imza atıldı" dedi (7). CoronaVac aşısının faz 1 ve 2 klinik çalışmalarının sonuçları Lancet’te yayınlandı (8). 18-59 yaş arası sağlıklı kişiler üzerinde yapılan faz 1 çalışmaya 144, faz 2 çalışmaya ise 600 kişi dâhil edildi. Bağışıklık yanıtı oluşturma ve güvenlik profili belirlenen aşının faz 3 çalışmaları devam ediyor. Sinovac Biotech şirketi, CoronaVac aşısının faz 1 ve 2 klinik çalışmalarda 60-89 yaşları arasındaki 421 sağlıklı erişkinde de denendiğini ve genç erişkinlere benzer sonuçlar elde edildiğini, bulguların hakemli bir dergide yayınlanacağını bildirdi (9).

Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus'un söylediği gibi, “Küresel sağlığımız, en zayıf halkamız kadar güçlü. Herkes güvende olmadan hiç kimse güvende değil.” Fakat görülüyor ki hepimizin güvende olmasına daha çok zaman var.

1. J. Trudeau et al., “The international community must guarantee equal global access to a covid-19 vaccine,” The Washington Post, 15 July 2020; https://wapo.st/32xNEp0
2. https://www.who.int/initiatives/act-accelerator/covax
3. https://www.ivi.int/covid-19-response/
4. AstraZeneca, “AstraZeneca takes next steps towards broad and equitable access to Oxford University’s potential COVID-19 vaccine,” press release, 4 June 2020;https://bit.ly/31vqeRP
5. Emanuel EJ, et al. An ethical framework for global vaccine allocation. Science 2020;369(6509):1309-1312. DOI: 10.1126/science.abe2803
6. https://launchandscalefaster.org/COVID-19
7. https://tr.euronews.com/2020/11/26/turkiye-covid-19-a-kars-50-milyon-doz-sinovac-as-s-icin-cin-ile-anlast
8. Zhang Y, Zeng G, Pan H, et al. Safety, tolerability, and immunogenicity of an inactivated SARS-CoV-2 vaccine in healthy adults aged 18–59 years: a randomised, double-blind, placebo-controlled, phase 1/2 clinical trial. November 17, 2020. DOI:https://doi.org/10.1016/S1473-3099(20)30843-4
9. http://www.sinovac.com/?optionid=754&auto_id=910