Cumartesi Anneleri: Galatasaray mirasını asla bırakmayacağız

ZEYNEP KURAY

Cumartesi Anneleri, kayıplarının akıbetinin açıklanması ve belli olan faillerin yargılanması talebiyle gerçekleştirdiği 715’inci hafta eyleminde polis ablukasına rağmen bir araya geldi.

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütünün katıldığı eylemde, gözaltında kaybedilenlerin fotoğrafı yanı sıra resimlerinin basılı olduğu tişörtler taşındı. Bu haftaki eylemde 25 yıl önce kaybedilen Hüseyin Taşkaya’nın akıbetini soran kayıp yakınları adına açıklamayı Taşkaya’nın yeğeni Sürgün Taşkaya okundu.

"TÜRKİYE‘DE BAĞIMSIZ YARGI OLMADIĞI İÇİN ADALET DE YOK"

Yurttaşın hak ve özgürlükleri ancak demokratik bir hukuk sisteminde korunabileceğini hatırlatarak sözlerine başlayan Taşkaya, demokratik bir hukuk sistemi için de etkin, bağımsız ve tarafsız yargının olmasa olmaz koşullu olduğunu vurguladı. Taşkaya, Türkiye'de gerektiği gibi bir yargı sistemi olmadığı için gözaltında kaybedilenlerin akıbeti açığa çıkartılmadığını ve ceza adaletinin sağlanmadığını kaydetti.

"GALATASARAY’I YASAKLAMAK DEMOKRASİ DEĞERLERİNE SALDIRIDIR!"

15 haftadır Anayasa'nın güvencesinde olan Galatasaray buluşmalarının polis zoru ile engellendiğini hatırlatan Taşkaya, “15 haftadır ısrarla söylüyoruz; bu engellemeler Anayasa'ya, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Bu engellemeler temel hak ve özgürlüklerimizin özüne ve demokratik değerlere yapılmış bir saldırıdır” dedi.

"TAŞKAYA’NIN AKIBETİNİ SEDAT BUCAK’A SORUN"

Bugün 25 yıl önce gözaltında kaybedilen amcası Hüseyin Taşdemir’in akıbetini soran Sürgün Taşkaya, amcasının hikayesini şöyle anlattı:

“42 yaşındaki 4 çocuk babası Hüseyin Taşkaya Bucak Aşireti'nin hakimiyetinde olan Siverek'te müteahhitlik yapıyordu. Adının ölüm listesinde olduğu duyumları gelmeye başlayınca evini İstanbul'a taşıdı. Kalan işlerini tamamlamak için bir süreliğine Siverek'e döndü ve amcası Mehmet Taşkaya'nın evinde kalmaya başladı.6 Aralık 1993 tarihinde askerler, polisler, Bucak aşiretine mensup korucular otuz araçlık konvoyla, Urfa'nın Siverek ilçesi Bağlar mahallesindeki Mehmet Taşkaya'nın evine baskın yaptı. Üsteğmen Ahmet Şentürk'ün yönettiği baskında Hüseyin Taşkaya gözaltına alındı."

ANNE TAŞKAYA’YA ‘DİĞER OĞULLARINI DA KAYBEDERİZ’ TEHDİDİ

Hüseyin Taşkaya'yı sormak için emniyete, savcılığa, valiliğe giden ailesine “Sedat Bucak'a sorun” denildi. DYP milletvekili, aşiret reisi korucu başı Sedat Bucak da “Bizim ekip almış fakat devlete teslim etmiş; bundan sonra haberimiz yoktur, devlet biliyor." dedi. Oğlundan haber alma umuduyla Siverek Emniyet'ine giden Fatime Taşkaya'ya ,”Bir daha bize gelmeyin. Diğer oğullarınla birlikte burayı terk edin, yoksa onlar da kaybolur” denildi.”

"FADİME TAŞKAYA OĞLUNU ARARKEN HAYATINI KAYBETTİ"

Ailenin tüm başvuruları sonuçsuz kaldığını belirten Taşkaya, Hüseyin Taşkaya'dan bir daha haber alınamadığını aktardı. Fatime Taşkaya ısrarlı bir arayışın ve bekleyişin ardından oğlundan haber alamadan 17 Ekim 2015 tarihinde hayatını kaybettiğine dikkat çeken Taşkaya, “Hüseyin Taşkaya'yı gözaltına alıp kaybedenlerin isimlerini biliyoruz. Dava dosyasında da yer alan failler bu güne kadar haklarında işlem başlatılmayarak cezasızlıkla ödüllendirildi. Taşkaya'nın akıbetini açığa çıkartacak, sorumlu olanların belirlenmesini ve cezalandırılmasını sağlayacak nitelikte bir soruşturma başlatılması için savcıları göreve çağırıyoruz.”

Hüseyin Taşkaya'nın Eşi Sultan Taşkaya, 23 senedir Galatasaray'da olduklarını kaydederek, "Devlet bize onu da çok gördü. Kimseye zarar vermiyoruz, çocuklarımızın babasını, analarımızı kardeşlerimizi arıyoruz. Ayakta olduğum ve dizlerim tuttuğu sürece mücadeleyi bırakmayacağız, devam edeceğiz" dedi.

TAŞKAYA: BAYRAMSIZLIĞA MAHKUM EDİLDİK

Hüseyin Taşkaya'nın kızı Serpil Taşkaya da babasını kaybedildiğinde 7 yaşında olduğuna dikkat çekerek, “25 yıldır babamı arıyorum. Bu bayramda da çiçek bırakacak bir mezar düşümüzü gerçekleştiremedik. Her sevincin eksik ve buruk yaşandığı bu coğrafyada bizi bayramsızlığa mahkum ettiler” diye konuştu. 15 haftadır ağır hak ihlallerine maruz kaldıklarını hatırlatan Taşkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yakınlarımız kaybedilmekle kalmıyor, kayıp yakınlarımızı sorduğumuz ve aradığımız için insanlık dışı uygulamalarla engelleniyoruz. Galatasaray Meydanı ben ve benim gibi büyüyen kayıp çocuklarının hikayesinin başladığı yerdir. Kayıp yakınları olarak bizler için Galatasaray, bizim mezarlarımızı sembolleştiriyor. Babam için 9 yaşından beri karanfil bırakıyorum ben o meydana."

ONLARDAN ALDIĞIMIZ MİRASI ASLA BIRAKMAYACAĞIZ!

Söz alan gözaltında kaybedilen Rıdvan Karakoç’un kardeşi Hasan Karakoç ise , 23 yıldır hakikatleri ortaya çıkarılmasını istediklerini vurguladı. Bu uğurda çok değerli insanları kaybettiklerini ifade eden Karakoç, şöyle konuştu:

“Asiye Anne'nin yıldönümüydü. Onlar katillerin, vahşetin karşısında durdular. Onlardan aldığımız mirası asla bırakmayacağız. Evlatlarına bir mezar bile hediye edemeden göç ettiler. Bir 23 yıl daha geçse de bu mücadeleyi bırakmayacağız, o katillerden hesap soracağız."