Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun 'genel başkanlara imza yetkisi' sözleri tartışılmaya devam ediyor. Konu hakkında yorum yapan Adalet Bakanı Bekir Bozda, "Anayasanın cumhurbaşkanına verdiği yetki ve görevler, münhasıran cumhurbaşkanına aittir" dedi ve ekledi: "Anayasa,kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisinin kullanılmasını ayrımsız herkes için açık ve tartışmasız yasaklamıştır."

Davutoğlu gündeme getirmişti: Bakan Bozdağ'dan 'imza yetkisi' açıklaması

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun gündeme getirdiği 'genel başkanlara imza yetkisi' tartışması hakkında açıklamalarda bulundu.

Twitter hesabından yaptığı açıklamada Bozdağ, "Yürütme yetkisi/görevi, Anayasa değişikliği yapılmadıkça devredilemez, ortak kullanılamaz, ortaklık kabul etmez" dedi.

Bozdağ, açıklamasında, "Anayasa’nın bu açık hükümlerine rağmen altılı masadaki liderlerin alacağı kararlar veya yapacağı uygulamalar; fiilen Anayasanın kısmen ilgası, yürütme organına sivil darbe, Cumhurbaşkanına ait yetki ve görevlerin gasbı, Cumhurbaşkanının eli,ayağı ve ağzının bağlanması olur" ifadelerini kullandı.

Bekir Bozdağ'ın açıklamaları şöyle:

"Anayasaya göre: “Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı tarafından,Anayasaya ve kanunlara uygun…kullanılır ve yerine getirilir”(M.8) “Yürütme yetkisi Cumhurbaşkanına aittir”(M.104/1) “Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz”(M.6/3)

Yürütme yetkisi/görevi, Anayasa değişikliği yapılmadıkça devredilemez, ortak kullanılamaz, ortaklık kabul etmez. Örneğin Bakan/üst düzey yöneticisi atama yetkisi,kanunla dahi devredilemez.Zira Anayasanın cumhurbaşkanına verdiği yetki ve görevler, münhasıran cumhurbaşkanına aittir.

Kaldı ki Anayasa’da yürütme yetkisi ve görevinin devrine,ortak kullanımına ya da bölünmesine izin veren hiçbir hüküm de yoktur. Ayrıca Anayasa,kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisinin kullanılmasını ayrımsız herkes için açık ve tartışmasız yasaklamıştır.

Anayasa’nın bu açık hükümlerine rağmen altılı masadaki liderlerin alacağı kararlar veya yapacağı uygulamalar; fiilen Anayasanın kısmen ilgası, yürütme organına sivil darbe, Cumhurbaşkanına ait yetki ve görevlerin gasbı, Cumhurbaşkanının eli,ayağı ve ağzının bağlanması olur."

'İMZA YETKİSİ' TARTIŞMASI

Ahmet Davutoğlu, yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanı içeriden veya dışarıdan olsun genel başkanlar doğrudan karar süreçleri içerisinde imza yetkisine sahip olacaklar" demişti.

Davutoğlu'nun sözleri AKP tarafından hedef alınmıştı. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerdeki "Yüz Yüze Türkiye Esnaf Buluşması" programında konuya ilişkin konuşmuş ve "Herkes bir aday ismi beklerken, masadan çıka çıka ülkeyi altı kişiyle yönetecekleri kararı çıktı. Kardeşlerim altı kaptan bir gemiyi batırır. Tek kaptanla bir gemi gider. İki şoför bir arabaya muhakkak kaza yaptırır. Parlamenter sisteme geçeceğiz diye çıktıkları yolda dünyada eşi benzeri olmayan bir sistem icat ettiler. Bunları seçtiği cumhurbaşkanı oyunu aldığı iki kişiden birini değil, masadaki altı kişiye karşı sorumlu olacakmış" demişti.

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu ise Davutoğlu'nun sözlerine ilişkin yaptığı değerlendirmede, şunları söylemişti: "Altılı Masa içinde söz konusu başlık altında da böyle bir değerlendirme yapılmış değildir. Ama şu vardır, bahsettiğim çerçevede bir Cumhurbaşkanı Türkiye'nin büyük kökleşmiş, kronikleşmiş sorunlarıyla mücadele edecek. Bunu yaparken bizim muhtemelen 30 Ocak'ta lansmanını yapacağımız geçiş süreci yol haritası ve hazırlanmış olan hükümet programı çerçevesinde hareket edecektir. Orada Altılı Masa'nın ortak aklı devreye koyularak cumhurbaşkanının daha sağlıklı çalışmasının koşullarını hazırlamak. Evet, bu vardır. İYİ Parti bunu desteklemektedir ama bahsettiğiniz çerçevede motamot 'Cumhurbaşkanı biz dedik şunu yapacak, biz dedik bunu yapmayacak' şeklindeki bir yaklaşımı doğru bulmayız, milletimiz de doğru bulmaz."

Siyasette tartışmaya neden olan sözleriyle ilgili Habertürk'te konuşan Davutoğlu, "Asla vesayet altında çalışacak bir cumhurbaşkanını iş başına getirmeyiz. Güçlü cumhurbaşkanı olacak; ama şimdiki cumhurbaşkanı anlayışıyla tek başına karar veremez. Biz yaklaşık birkaç toplantıda şu temel sorunla ilgilendik; acaba genel başkanlar cumhurbaşkanı yardımcısı olsun mu diye uzun istişareler yaptık. Genel başkanların cumhurbaşkanı yardımcısı olması konusunda mutabakata vardık. yani genel başkanlar dışarıda bir yerde oturacaklar. Cumhurbaşkanına vesayet edecekler diye bir tablo yok" ifadelerini kullanmıştı.

Davutoğlu, şunları söylemişti: "Aynı masada sayın cumhurbaşkanım diye hitap ettikleri bir cumhurbaşkanına, o saygıyı gösterdikleri cumhurbaşkanına hitap edecekler. Ama onlar da cumhurbaşkanı yardımcısı olarak elini taşın altına koyacaklar. Aslında demeye çalıştığım şey şuydu. Tam tersini ifade etmiştim. Şimdi açıklığa kavuşmasına imkan sağladı bu tartışmalar. İlkesel bir şey söyledim. İlkesel olarak şu: Hepimiz sürecin içinde olacağız."