Davutoğlu'ndan seçim hükümeti açıklaması: Buraya isteyerek gelmiş değilim
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın seçim hükümeti kurması için atadığı Ahmet Davutoğlu, Başbakanlık'ta düzenlediği basın toplantısında açıklamalar yaptı.
Hükümet kurmak için neredeyse yalvardığını iddia eden Davutoğlu, "Buraya ben isteyerek gelmiş değilim. Gönül isterdiki bütün siyasi partiler sorumluluklarını yerine getirerek koalisyon için katkı sağlamış olsalardı" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu'nun açıklamaları şöyle:
"Ülkede hükümet kurulamaması nedeniyle, halkın güven ve huzur içinde verilmiş bir görev olduğu için toplantıyı Başbakanlık binasında yapma kararı aldım. Buraya ben isteyerek gelmiş değilim. Gönül isterdiki bütün siyasi partiler sorumluluklarını yerine getirerek koalisyon için katkı sağlamış olsalardı. 7 Haziran'dan bu yana hepimizin hükümet kurma arzusuyla birlikte, hep anayasal süreçleri işletmek korkusunda bulundum. Anayasa hepimizin saygı duyması gereken bir kurumdur.
"Kılıçdaroğlu ile yaptığımız görüşmelerde koalisyon müzakerelerini başlatmak konusunda mutabık kalmıştık. Kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum. Bize koalisyon teklif edilmedi söylemi yanlıştır. Görüşmelerde bazı noktalarda anlaşamadığımız ortaya çıktı. Kılıçdaroğlu ile daha sonra kısa süreli hükümet formülü için konuştuk. Bu mümkün olmadı, burada kimseyi suçlayacak değilim ama bir koalisyon teklifi oldu. Sayın Bahçeli de defaatle koalisyona kapalı olduğunu açıkladı. Görüşmelerimizde de koalisyon kurmak istemediklerini beyan ettiler.
"KOALİSYON İÇİN NEREDEYSE YALVARDIM"
"Ben 45 günlük süre içinde hükümet kurmak için neredeyse yalvardım.
"Sanki biz ülkeyi seçime zorluyormuşuz gibi suçlamalarda bulunuyorlar. Bu doğru değil. Her şey ortada. Bahçeli, daha konuşmamızın başında uzun dönemli koalisyona ve erken seçime karşı olduğunu beyan etti. Daha sonra koalisyon imkânı kalmayınca görevi iade ettim. Cumhurbaşkanımızın bir karar almak zorunda kalmaması için bir kez daha seçim hükümeti için koalisyon çağrısı yaptım. Ama maalesef bu çağrılarda karşılık bulmadı. Karşılık bulsaydı, 3 veya 4 parti birlikte seçime gidecekti. Denenmediğim yol ve yöntem kalmadı. Bunun üzerine dün Anayasa'nın 114. ve 116. maddeleri gereğince erken seçim kararı aldı. Görevi bana tevdi ederek hükümeti kurmakla görevlendirdi.
"Bu görev AK Parti ile diğer partiler arasında müzakere başlatma süreci değildir. Bugün başlatacağımız olan uygulamanın yol haritasını açık ve şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşacağım. Birincisi ilk kez böyle bir uygulama ile karşı karşıyayız. Onun için dün anayasa hukukçularıyla toplantı yaptım. Geldiğimiz noktada anayasanın 114 ve 116. maddesini beğeniriz ya da beğenmeyiz, bunun dışına çıkmamız mümkün değil. Dün bazı partilerin yaptığı açıklamaların yakışıksız ve Anayasayla çelişkili olduğunu belirtmek isterim. Güneş Otel benzetmesi çirkindir.
"Son günlerde 1962 ve 1980 anayasasını inceledim. Zannedildiği gibi bu madde 1960 anayasası ile geldi. Ülke bir seçimle karşı karşıya kaldığında belirlenen bir maddedir 114. madde. Bakanlar Kurulu'nun nasıl oluşacağı konusunda belli bir hukuki çevre var. Görev alırsak bunun sorumluluğunu yerine getireceğiz. Görev tevdi edilen milletvekillerinin görevlerini yerine getirmesi anayasal bir zorunluluktur. Anayasanın daha metnini okumadan Bakanlar Kurulu'nun nasıl belirleneceği konusunda yakışıksız açıklamalar yapmaları doğru değil.
"Küresel ekonomide dalgalanmalar söz konusu ise sorumluluktan kaçmak doğru olmaz. Erken seçim kararı alındıktan sonra Meclis, partilerin oy dağılımına göre bakanlık sayılarını tespit eder partililere teklifte bulunur. Şimdi bir zaruretle karşı karşıyayız. Anayasal çizgiden sapmaya zemin vermeyeceğim ve sonuna kadar bunu koruyacağım. Bu çerçevede süreci işletmek bağlamında Meclis'ten bakanları belirlemek üzere yazı gelecek. Bu yazı çerçevesinde bütün siyasi partilere çağrı yapıyorum. Gelin bu sorumluluğu beraber üstlenelim.
"Bakanlar Kurulu'nu belirlemek için anayasanın belirlediği çerçevede partililere teklifte bulunacağım. Bu ülkeyi siyasi bir kriz varmış gibi bir tutum içine girmeyelim. Bakanlar Kurulu'nu kurma görevinden kaçmak önümüzde telafisi mümkün olmayan sorunlara yol açar. Herhangi bir partinin içişlerine müdahale etmedik, etmeyiz de. Böyle bir durum olursa ilk karşı çıkacak kişi benim. Anayasa bana 5 gün içinde Bakanlar Kurulu'nu kuracaksın diyor.
"DİĞER PARTİLERE TEKLİF GÖTÜRMEDEN BAĞIMSIZ BAKAN ATAMAM ANAYASAL SUÇ"
Madem ki genel başkanlar bu çağrılarıma karşılık vermezse o zaman bir takım tekliflerde bulunacağım. Eğer partilere teklif götürmeden bağımsız bakan atasam anayasaya aykırı davranmış olurum. Anayasa bunu mümkün kılmıyor. O yüzden çağrılarıma kimse kapılarını kapatmasın. Meclis Başkanı bana siyasi partilere düşen bakanlık oranlarını bildirdiği zaman ilgili partilerin milletvekillerine teklif götüreceğim. En doğru isimleri, bunu söylerken diğerleri yanlış demiyorum. Biz teklif ettikten sonra her milletvekili partisi ile istişare edebilir ama bu teklifi yapmak zorundayız. Bu teklifi yapmadan bağımsızlar atanamaz. Bu teklifleri makul bir sürede cevaplandırmaları için davette bulunacağım. 5 günümüz var; makul süre ile cevaplandırılmasını isteyeceğim."
Anayasal çizgiyi ve süreci kararlılıkla işleteceğiz. Ülkenin bir boşluk içine düşmeden seçime gitmesi için elimizden geleni yapacağız. Terörle mücadele kapsamında başlatılan operasyonlar sürecek.
Soru: Liderlere çağrınızdan bahsettiniz. Daha önce MHP ve CHP bu çağrıya olumsuz yanıt vermişti. Kapalı zarf usulü milletvekillerine teklif götüreceğiniz basına yansıdı; yol haritanız nasıl olacak?
"Biz milletvekilleri ile her an her yerde görüşebiliriz. Bir hasım gibi birbirimize bakmayalım. Oturup konuşalım. Böyle bir ortamda tekrar bloklaşmaya girmek olmaz. Bugün ben teklif edene kadar çağrıma cevap gelirse liderle de görüşürüm. Anayasa liderler bir araya gelemediği için bu yöntemi izleyeceğim."
"DÜN İKİ LİDER DE TELEFONLARINI KAPATTI"
Ben teklif yapmazsam milletvekillerine 7 veya 9 bakanlık boş kalır ve ben oraya bağımsız üye atayamam. Bu durumda anayasayı nasıl işletiriz. Eğer birlikte bir hükümet kursaydık, her parti kendi belirlediği ismi tabii ki bakan olarak belirleyecekti.
Telefonu kapatmak ne demek. Ben dün yine liderle telefonda görüşecektim ama iki lider de telefonlarını kapatmış.
"İSİMLER BENDE SAKLI"
Bakanlık için kafamda belirlediğim isimler bende mahfuzdur, (saklı) yeri geldiğinde açıklayacağım. En son AK Parti'den belirlenecek bakan isimlerini açıklamayı düşünüyorum. AKP içinde de tek tek milletvekilleri ile görüşeceğim bakanlık için.
Soru: En çok hangi parti milletvekillerine hangi bakanlığı teklif edeceksiniz? Bunu açıklar mısınız? İlk kez uygulama olduğu için sizin izleyeceğiniz yöntemin AYM'ye taşınma ihtimali olursa ne yapacaksınız?
"Bakanlıklar için belirlenecek isimler bana mahfuz dedim ama 5 gündür bu isimler üzerinde çalışıyorum. Bunu şu anda paylaşmayı uygun görmüyorum. Onlardan olumlu cevap gelmesi durumunda değerlendirmeleri paylaşacağız. Milletvekillerine teklif yapmazsam aksi olursa AYM'nin iptale gideceği konusunu düşünüyorum. "
Soru: İsim vermiyorsunuz, kriterleri de açıkladınız ama Bakanlar Kurulu nasıl şekillenecek; Akil İnsanlar heyetinde isimler iddia ediliyor. Yöntem nasıl olacak, yüz yüze görüşme yapacak mısınız?
"Sivil toplum tecrübesi önemli. Dolayısıyla partililere teklif ederken şu partide genel başkana şu milletvekili muhalifmiş gibi bir düşünce aklımdan geçmedi. Derlerse ki biz istişare ettik teklifi kabul etmiyoruz, o zaman saygı duyarım. Eğer milletvekilleri reddederse dışarıdan atanacak bakanlarda tarafsız ve bağımsızlık ölçülerine uyan herhangi bir bürokrat ya da akademisyen olabilir."
Soru: Yarbay'ın sözleri gündem oldu. Yarbay'a yönelik ağır suçlamalar hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
"Zor günlerden geçiyoruz. Kimse acısız ve ızdırapsız olduğunu iddia edemez. Acı her eve düşüyor. Zor zamanlarda nasıl kenetlendiğimize cümle alem şahit. Ateş düştüğü yeri daha fazla yakıyor ve bir aile içinde böyle bir acının yaşanması gayet doğal. Bütün şehit ailelerini aradım ve hiçbir olumsuz tepki almadım. Böyle günler dayanışma günleri. Bu olayı kastetmiyorum ama provokatif eylemler de varsa bunları vakarla karşılamamız gerekiyor."