46. Olağan Genel Kurulu’nu tamamlayan TMMOB, “İktidarın dayatmalarına karşı genel kurul iradesi ile yöneteceğiz” mesajı verdi. Kurul’da “Eşitliği, özgürlüğü, bağımsızlığı savunmaya devam edeceğiz” denildi.

Dayatma değil Kurul iradesi

HABER MERKEZİ

Pandemi gerekçesiyle üç kez ertelenen Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) 46’ncı Olağan Genel Kurulu, ‘TMMOB Teoman Öztürk Öğrenci Evi ve Sosyal Tesisi’nde iki gün süren oturumların ardından tamamlandı. Erteleme kararları nedeniyle TMMOB’un yönetiminde aday isimlerin de söz sahibi olduğu kaydedilen Genel Kurul Bildirgesi’nde, “demokrasi” vurgusu yapıldı. Bildirgede, “İktidar dayatması değil, genel kurul iradesi ile yönetme anlayışımız, gerek demokrasi anlayışımız gerekse de pandemi koşulları ile siyasal iktidarın pasifize etme çabalarına teslim olmayışımızın bir ifadesi olarak örgüt içi demokrasimiz adına kayıtlara geçen önemli bir tavır olmuştur” ifadelerine yer verildi.


Son yıllarda iktidarın saldırılarının hedefinde yer alan TMMOB’da, 46’ncı Genel Kurul süreci gerçekleştirildi. İlk gün verilen mesajların ardından ikinci gün geçilen seçimlerde adaylar arasında tercih yapıldı. Sandıkların kapanmasının ardından hazırlanan Genel Kurul Sonuç Bildirgesi’nde, ülkede yaşanan önemli sorunlara ilişkin değerlendirmelere yer verildi. Bildirgede ayrıca orman yangınları, kötü ekonomi ve pandemi yönetimi, Kürt sorunu, dış politika ile demokratik gerileme konularında iktidara yönelik eleştiriler yer aldı.

OTORİTER REJİM ELEŞTİRİSİ

“2020 yılı içerisinde, Türkiye Barolar Birliği ve TMMOB Kanunları’nda değişiklik yapılması yolu ile müdahale girişimleri yeni bir boyut kazanmıştır. Otoriter sistemin kökleşmesi yolunda uzun yıllar içerisinde yürütülen saldırı dalgası, Birliğimizi de hedef alarak ilerlemiştir” ifadelerine yer verilen TMMOB Genel Kurul Sonuç Bildirgesi’nde öne çıkanlar şöyle:

“Kamusal kaynaklar halkın ortak ihtiyaçları için değil, yandaş sermaye kesimlerinin zenginliği için kullanılmış, Kamu Özel Ortaklığı adı altında, bütün ticari riskin hazine tarafından üstlenildiği gelir garantili anlaşmalar yoluyla ülkenin geleceği de ipotek altına alınmıştır. Son zamanlarda Doğu Karadeniz başta olmak üzere ülkemizin çeşitli yerlerinde yaşanan ve afete dönüşen doğa olaylarının yarattığı yıkım ve can kayıpları giderek artmaktadır. Sel felaketlerinin temel nedenleri, iklim değişikliğinden ziyade, insan kaynaklı doğa tahribatları, yanlış su politikaları, HES’ler, plansız ve çarpık kentleşme, yetersiz altyapı ile merkezi ve yerel yönetimlerin kentleri rant politikalarına teslim etmesidir. Mühendislik, mimarlık ve şehir planlamanın değeri, önemi ve ihtiyacı ardı ardına gerçekleşen afetler sonrası daha anlaşılır hale gelmiştir. Doğa ile uyumlu şekilde sağlıklı ve güvenli bir yaşamı sürdürmek mümkündür. Bunun için en başta bilim ve tekniği dışlayan, kamucu politikaları tasfiye eden anlayış terk edilmeli, temel politikalarda köklü değişikliklere gidilmelidir.”

SIĞINMACILARA YÖNELİK SÖYLEMLERE KINAMA

“TMMOB, emperyalizmin başta Ortadoğu olmak üzere yakın coğrafyamızdaki sömürü amaçlı yıkım ve savaş politikaları sonucu ülkelerinden ayrılmak durumda kalan ve ülkemize gelmiş olan sığınmacıları ötekileştiren söylem ve eylemleri şiddetle kınamaktadır. TMMOB, emperyalist saldırganlığa ve kapitalist sömürüye karşı çıkarken aynı zamanda sığınmacıların insanca koşullarda yaşamasını sağlamayı, güvenli işlerde çalışması için mücadele etmeyi, dolaşım özgürlüklerini savunmayı ve ülkelerine geri dönebilecekleri koşullar için çaba harcamayı bugün tüm emek ve demokrasi güçlerinin güncel görevi olarak görmektedir.”

“TMMOB olarak, tek adam rejiminin ülkeye hiçbir biçimde istikrar getirmeyeceği en başından itibaren ifade edilmiştir. 2017 yılındaki Anayasa Referandumu sırasında da 2018 yılındaki Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde de halk egemenliğinin, hukuk devleti anlayışının, güçler ayrılığı ilkesinin ortadan kaldırılmasının ülkeyi uçuruma sürükleyeceği belirtilmiştir. Kendi kültürlerine, kendi kimliklerine, kendi inançlarına, kendi yaşam tarzlarına sahip çıkan tüm kesimleri toplumsal yaşamdan dışlayan, hukuk önünde eşit görmeyen tek adam rejiminin geleceğinin olmadığı açıktır. TMMOB 46. Olağan Genel Kurulu, meslek sorunlarının ülke sorunlarından ayrılamayacağı ilkesi ile ülkemizin içerisinde bulunduğu durumu, aklın ve bilimin ışığında analiz etmeye ve çözümler üretmeye çalışmıştır. TMMOB, geçmişte olduğu gibi gelecekte de eşitliği, özgürlüğü, bağımsızlığı, emeği, demokrasiyi ve barışı savunmaya devam edecektir.”