Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası aylık politika faizini beklendiği üzere değiştirmedi. Enflasyonda mayıs ayındaki gerilemeye rağmen düşmeyen faizler, dolar kurundan sonra piyasanın en büyük gündemi. Merkez Bankası yaptığı açıklamada enflasyondaki düşüşü hızlandırmak adına sıkı duruşun sürdürüldüğünü ifade etti. Faiz ve kur kıskacındaki Türkiye son 1 yılda ekonomik olarak zoru başardı, hem kur hem de faizler fırlattı. […]

Değneğin bir ucu dolar diğer ucu faiz

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası aylık politika faizini beklendiği üzere değiştirmedi. Enflasyonda mayıs ayındaki gerilemeye rağmen düşmeyen faizler, dolar kurundan sonra piyasanın en büyük gündemi.

Merkez Bankası yaptığı açıklamada enflasyondaki düşüşü hızlandırmak adına sıkı duruşun sürdürüldüğünü ifade etti. Faiz ve kur kıskacındaki Türkiye son 1 yılda ekonomik olarak zoru başardı, hem kur hem de faizler fırlattı.

Faizler 4 yılda ikiye katlandı

Türk Lirası’na ödenen faiz oranının artması normal şartlar altında Türk Lirası’na dönük talebi arttırarak liranın değer kazanmasını sağlıyor. Ancak Türkiye’de son 5 yıldır faizler neredeyse 2 katına çıkmasına rağmen dolar lira karşısında 2 kattan fazla değerlendi. Faiz kur kıskacına sıkışan Türkiye’de bugün enflasyon düşmesine rağmen kurdaki artış endişesi yüzünden faizler indirilemiyor. 2015 mayıs ayında yüzde 15,5 olan ihtiyaç kredisi faizi 2019 mayıs ayı itibariyle yüzde 29,7’ye fırladı.

Faize rağmen doları fırlattık

Faizlerin artmasıyla kredi talebi azalıyor. Ekonomiyi ancak kredilerle ayakta tutabilen iktidar 2019’da piyasayı durmanın eşiğine getirdi. Dahası 2018 son çeyrek ve 2019 ilk çeyrekte ekonomi sırasıyla yüzde 3 ve yüzde 2,6 küçüldü. Ancak AKP zoru başardı ve faizleri fahiş oranda arttırmasına rağmen yerli paranın da değerini koruyamadı. 2015 yılının mayıs ayı sonunda 2,65 lira olan dolar 4 yılda yüzde 123 artış gösterdi. Bu esnada dolar borcu olanlar battı, ithalatçı firmalar ise iflasın eşiğinde.

Artan faizler ise borç yükü altında ezilen özel sektörün karını alıp götürüyor. İSO500 verilerine göre 2018’de Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşunun finansman gideri yüzde 89’u buldu. Döviz kurunun artmasıyla yaşanan kambiyo zararı da cabası.