Demokrasi ile taçlandıracağız

Hüseyin Şimşek

TBMM 27’nci dönem 5’inci yasama yılı için hafta sonu Bolu’da kampa giren CHP, güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmalarına yoğunlaştı. Altı muhalefet partisinin bir arada yürüttüğü çalışmanın CHP açısından da büyük öneme sahip olduğunu ifade eden parti yönetimi, milletvekillerinden bu konuyu yurttaşlara anlatmasını istedi.

CHP yönetimi tarafından kaleme alınan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Raporu için bir yazı kaleme alan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu da çalışmalara katıldı. Kılıçdaroğlu parlamenter sistemin ülkenin geleceği için hayati öneme sahip olduğunu ifade etti.


“29 Ekim 2023 günü sadece Cumhuriyetimizin kuruluşunun yüzüncü yılını ve ikinci yüzyılına atacağı ilk adımı kutlamayacağız, aynı zamanda 100 yıllık Cumhuriyetimizin demokrasiyle taçlandırmış olmanın da coşkusunu yaşayacağız” diyen Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Herkes için ve herkesle birlikte hakkı, hukuku ve adaleti tesis edeceğiz, özü itibariyle Cumhuriyetimizi demokratik bir hukuk devletine dönüştüreceğiz. Adalet Yürüyüşümüz, bu hedefimizin en önemli adımlarından biriydi. Milyonlarca vatandaşımızla birlikte, yorulduğumuz anda dahi dinlenmeyi düşünmeksizin bir duvara karşı yürüdük. 9 Temmuz 2017’de İstanbul Maltepe Meydanı’nda ‘Sıra duvarı yıkmaya geldi’ demiştim.

31 Mart 2019 Yerel Seçimleri, demokrasi ile aramızdaki duvarın dostlarımızla birlikte yıkmaya başlamamızın tarihidir. 31 Mart Yerel Seçimlerinin güven veren gölgesinde gerçekleştirdiğimiz 37. Olağan Kurultayımızla birlikte ise tüm Türkiye’ye, ayrım yapmaksızın İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamemiz ile seslendik, ‘Cumhuriyetimizi demokrasiye taçlandırma’ sözünü verdik.

TÜM PROBLEMLERİ ÇÖZMEYE HAZIRIZ

Demokrasiden yana olan tüm toplumsal, siyasal kişi ve kurumlarla birlikte olmayı arzu ediyor güçlendirilmiş parlamenter sistemi mümkün kılacak demokratik anayasanın en geniş toplumsal mutabakatla hazırlanmasını bir sorumluluk olarak kabul ediyoruz. Her bir yurttaşımızın hakkının, hukukunun korunduğu, istek ve özlemlerinin dikkate alındığı, bizi demokratik hukuk düzenine ulaştıracak, hepimizin eline aldığında, ‘Bu benim Anayasamdır’ diyebileceği bir metnin varlığı da böyle bir mutabakata bağlıdır. Biz CHP’liler bu geniş toplumsal mutabakat masasına ‘lider veya öncü’ vasfıyla değil, masanın eşit öznelerinden biri olarak oturmaya hazırız.

Görüyoruz ki uzlaşma kültürünün tüm olanaklarını kullanarak hazırlayacağımız anayasa, yaşanabilir bir Türkiye’nin başlangıcıdır. Demokratik bir anayasanın omuzlarında yükselecek olan güçlendirilmiş parlamenter sistem, sadece yasama, yürütme ve yargı arasındaki ilişkileri kuvvetler ayrılığı çerçevesinde yeniden düzenlemekle kalmayacaktır. Aynı zamanda ve çok daha önemlisi Türkiye’nin temel problemlerinin çözümünün de reçetesi olacaktır.

Güçlendirilmiş parlamenter sistem, ‘herkese iş ve herkese aş’ demektir. Yolsuzluğun, yoksulluğun ve israfın sona ermesi demektir. Bağımsız ve tarafsız yargının, fikir ve ifade özgürlüğünün, din ve vicdan özgürlüğünün, can ve mal güvenliğinin önündeki tüm engellerin kaldırılması demektir.”