Google Play Store
App Store

21 Ağustos'ta gözaltına alınarak geri gönderme merkezine götürülen Azerbaycanlı Nanaxaanım Babazade'nin arkadaşlari İl Göç İdaresi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, "Nana'yı ölüme göndermek istiyorlar" denildi.

Kaynak: Haber Merkezi
Deport riski olan Nana için buluştular: "Arkadaşımızı göndermeyeceğiz"

İstanbul Üniversitesi öğrencisi Azerbaycanlı Nanaxaanım Babazade, 21 Ağustos Perşembe günü çalıştığı iş yerinden 4 araçla gözaltına alınıp akşam saatlerinde Arnavutköy Geri Gönderme Merkezi'ne götürüldü. 3 gündür gözaltında tutulan Babazade'nin kötü muamele ve çıplak aramaya maruz bırakıldığı belirtildi.

Babazade'nin arkadaşları bugün İstanbul İl Göç İdaresi önünde buluşarak GGM'de yaşanan kötü muameleye tepki gösterdi ve Babazade'nin serbest bırakılması talebiyle basın açıklaması yaptı.

Açıklamada Nana’nın Azerbaycan'da hiçbir can güvenliği olmadığı vurgulandı. Geri gönderilmesi halinde, ülkesinde onu ölümle tehdit eden insanlar Nana’ya ulaşacakları kaydedilirken, "Devlet, göz göre göre hiçbir gerekçe olmadan Nana’yı ölüme göndermek istiyor ve yetmezmiş gibi bunun tehdidiyle onu kullanmaya çalışıyor" denildi.

Açıklamanın tamamı şöyle:

"Bugün burada, Geri Gönderme Merkezlerinde göçmen arkadaşlarımıza, tanıdıklarımıza ve tanımadıklarımıza yaşatılan işkencelere, insan haklarına sığmayacak tüm usulsüzlüklere karşı ses çıkarmak, dostumuz Nana’ya yapılan işkencelere karşı haykırmak ve taleplerimizi dile getirmek üzere toplandık.

Nanaxaanım Babazade, 21 Ağustos Perşembe günü çalıştığı iş yerinden 4 araçla gözaltına alınıp akşam saatlerinde Arnavutköy Geri Gönderme Merkezine götürülmüştü. Adli olarak başlatılan dosyası, yemekhane zamlarına karşı katıldığı eylem gerekçe gösterilerek siyasi dosyaya çevrildi ve bu şekilde apar topar sınır dışı edilmek isteniyor. Arkadaşımızı sırf bunu daha kolay yapabilmek için hafta sonuna yaklaşan bir günde alıkoyduklarını, resmen kaçırdıklarını düşünüyoruz. Yaptığımız sosyal medya paylaşımlarında Nana’nın Perşembe gününden beri maruz kaldığı kötü muameleleri paylaştık, şimdi ise burada göç idaresinin önünde, bu işkenceleri teşhir etmek için toplandık. 

"GÖÇ İDARESİNİN,SİVİL POLİSLERİN TALİMATLARIYLA HAREKET ETTİĞİNİ ÖĞRENDİK"

Nana’ya kaçırıldığı ilk andan itibaren hem gözaltında hem de GGM’de yapılanlar, ilk giden avukatın ve Nana’nın beyanlarına göre  gözaltında sözlü taciz, fiziksel şiddet, çıplak arama dayatması yaşandı. Avukat kollarında morluklar olduğunu, ensesinde tırnak izleri olduğunu, arkadaşımız da saçının çekildiğini, itildiğini, darp edildiğini aktardı.

Arkadaşımız göç idaresi tarafından kaçırıldığı andan itibaren önce Arnavutköy GGM’ye, oradan Çatalca’ya, sonra oradan tekrar Arnavutköy’e transfer edildi, bugün tekrar Çatalca’ya taşındığını öğrendik. Bütün bu süre boyunca arkadaşımıza ne eşyaları ne giysileri verildi ne de vegan yiyecek sağlandı, kasıtlı olarak aç bırakıldı. Öyle ki bildiğimiz kadarıyla dört gündür sadece bir salatalık yiyebildi! İlk gün polislerin 'buna su vermeyin, bu su içmesin' dediğini de biliyoruz. Ayrıca bugün göç idaresinin, nereden geldiği belli olmayan sivil polislerin talimatlarıyla hareket ettiğini de öğrendik.

Nana, hala geri gönderme merkezinde tutuluyor ve ülkesi Azerbaycan'a hiçbir delil olmadan, adil yargılama yapılmadan, alelacele geri gönderilmek isteniyor. Nana’nın Azerbaycan'da hiçbir can güvenliği yok. Geri gönderilmesi halinde, ülkesinde onu ölümle tehdit eden insanlar Nana’ya ulaşacaklar. Devlet, göz göre göre hiçbir gerekçe olmadan Nana’yı ölüme göndermek istiyor ve yetmezmiş gibi bunun tehdidiyle onu kullanmaya çalışıyor. Nana usulsüz bir şekilde gözaltına alınmadan bir hafta önce, harç parasını yatırdığı zaman, polisler kendisini alıkoydular sorguya aldılar. Onu, okulundaki dayanışmalarda bulunan öğrenciler hakkında olumsuz ifade vermeye zorladılar. Buna karşı geldiği takdirde ise Türkiyede kalma işlemlerini zorlaştıracaklarını söylediler.

Açıkça anlıyoruz ki Nana’nın asıl alıkonma sebebi, devletin maşası olmayı reddetmesidir.
Devlet, hak mücadelesi veren yoldaşlarımıza baskı kurmak için göçmen öğrencilerin yasal hakkı olan oturum izni işlemlerini koz olarak kullanıyor ve onları tehdit ediyor. Hem göçmenleri hem de yoldaşlarımızı etkileyen bu yöntem insanlık dışıdır ve asla kabul edilemez.

GÖÇ İDARESİNE SESLENDİLER: NE YAPACAĞINIZI ŞAŞIRDIĞINIZ AÇIKÇA GÖRÜLÜYOR

Göç idaresine sesleniyoruz. Nana’yı geri alana kadar yaptığınız tüm ınsanlık dışı uygulamaları teşhir edeceğiz. Yaptıklarımız yanınıza kar kalmayacak. Sosyal medya kampanyamızı başlattığımızdan beri, Nana’yı defalarca transfer etmenizden ne yapacağınızı şaşırdığınız açıkça görülüyor. Ayrıca özellikle usulsüzlükler yaparak Nana’yı avukatıyla görüştürmemek için elinizden gelen her şeyi yaptığınızı da biliyoruz. 

Amacınız Nana’ya zorla gönüllü geri gönderme formunu imzalatmaktı. Bunun için ona türlü manipülasyon ve baskılar kurdunuz, fakat bunu başaramadınız. Şimdi ona 'Formu imzala kurtul, bitsin gitsin. Türkiye'de hapisten asla çıkamazsın' sözleriyle dayatma yaptığınızı biliyoruz.

Bunların hepsinin işkencedir ve suçtur. İşkencelerinize ve işlediginiz suçlara göz yummuyoruz. Ama Nana'nın başına gelenlere karşı tepkileri susturmak için, kişiler kriminalize ederek, süreci halkın desteğinden koparmaya çalışıyorsunuz. Olayın aslını herkese duyurmakla yükümlüyüz. Nana’nın kim olduğunu, geri gönderme merkezlerindeki işkenceleri ve baskıları teşhir ediyoruz. Açılmamış dosyalar üzerinden yargılanarak sığınma hakkı ellerinden alınan tüm göçmenleri ve bu göçmenlerin kendi ülkelerine usulsüz biçimde deport edilerek tutuklanması için yürütülen süreçlerin farkındayız.

Bu topraklarda adalete olan inancın çoğu bitmiş olabilir, fakat egemenlerin adaletine inancımız zaten hiç olmadı. Biz ezilenlerin adaletini sağlamak için her daim kapınıza dayandık, şimdi de kendi adaletimizi kendimiz alacağız ve sizin bu şüphe götürmez zulmünüze karşı dostumuzu koruyacağız. Onu derhal serbest bırakın. Örgütlü toplumsal mücadelemizin dönüştürücü baskısı her zaman peşinizde olacak.

Nana yalnız değildir! Taleplerimizi, derhal yerine getirilmesini yineleyerek sıralıyoruz:
Nana’ya derhal eşyaları ulaştırılsın. Nana’ya derhal vegan beslenme imkanı sağlansın.
Nana derhal avukatı ile görüştürülsün. Nana ile avukatı haricinde hiçbir personel görüşmesi, polis görüşmesi yapılmasın. Nana derhal serbest bırakılsın. GGM işkencesi derhal durdurulsun."