Orta şiddetli bir depremde bile 9 yurttaşın yaşamını yitirmesi, ülkedeki güvencesiz binaları gündeme getirdi. Bakan Kurum’a göre 6,7 milyon yapı stoğu sağlıksız durumda

Deprem değil sistem  öldürüyor

Van’da yıkıma ve ölüme sebep olan İran’ın Hoy kentindeki 5,9 büyüklüğündeki sarsıntı, Türkiye’nin deprem ülkesi olduğunu hatırlattı. İç işleri Süleyman Soylu’nun açıklamasına göre deprem nedeniyle 250 konut ve 300 ahır yıkıldı. Bölgede 700’ün üzerinde ağır hasarlı yapı bulunurken, Van'ın Başkale ilçesine bağlı Özpınar Mahallesi'nde sağlam tek bir ev dahi kalmadı. Mahallede birçok ev ve ahırın enkazı halen yerli yerinde dururken, barınma sorunlarının giderilmeye çalıştığı bildirildi. Depremden ağır etkilenen Başkale ilçesinde eğitime 15 gün ara verildi.

CİDDİ HASAR GÖRDÜ

‘Orta şiddetli’ bir depremde 9 yurttaşın yaşamını yitirmesi, ülkedeki yapı stoğu sorununu da gündeme getirdi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un açıklamasına göre Türkiye’de 6,7 milyon yapı stoğu ‘sağlıksız’ durumda. Konuya ilişkin BirGün’e konuşan İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Başkanı Cemal Gökçe, mevcut yapı stoğunun depreme dayanıksız olduğu görüşünde. Gökçe, şöyle dedi: “17 Ağustos ve 12 Kasım Düzce Depremi ile en tepedeki insanlar bile, ‘Eyvah, altımız delikmiş, ülkemiz deprem ülkesiymiş’ demeye başladı. Aradan 21 yıl geçti. 17 Ağustos’tan sonra da birçok deprem oldu. Büyüklüğü 5-6 civarı olan, 7 üzeri bile olmayan bu depremlerde bile yapı stoğu ciddi hasar gördü. Dolayısıyla yapılarımızın depreme karşı güvenlikli olmadığı anlaşıldı.”

21 YIL GEÇTİ ORAN HÂLÂ AYNI

“6,7 milyon yapının sağlıksız olduğuna dair veri, 1999 sonrası da ortaya konmuştu” diyen Gökçe, sözlerini şöyle sürdürdü: “Murat Kurum’un ifade ettiği rakamlar bana göre doğru. Fakat 99’dan bu yana 21 yıl geçmiş olmasına rağmen hâlâ neden 7 milyon güvencesiz yapı var? Bunu sorgulamamız gerekiyor.”

KAÇAK YAPILAR YIKILMALI

İMO Başkanı Cemal Gökçe, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

>> Sağlıksız yapılara ilişkin İmar Barışı çıkarıldı, bunların bilgisi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda var. Öncelikli olarak bu kaçak yapılar yıkılmalı.

>> Normal ruhsat alan fakat sonradan kaçak kat eklenen binalar var, bu kaçaklar yıkılmalı.

>> Eskiyen ve yıpranan yapıların envanteri çıkarılmalı; güçlendirilmesi gerekenler güçlendirilmeli, diğerleri ise yıkılmalı.

>> Yeni yapılar da deprem yönetmeliğine uygun olarak yapılmalı.

SİSTEMİ SORGULAMAMIZ GEREK

Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Alan ise ülkede deprem periyodunun sıklaştığına dikkat çekti. Alan, “Biz bir deprem ülkesiyiz” dedi ve ekledi: “Türkiye’de 5,5 üzeri depreme neden olacak 500’ün üzerinde fay veya fay zonu var. Türkiye’nin gerek doğusunda gerek batısında sismik aktivite var. Önce Denizli’de oldu, sonra Manisa, İstanbul’daki 5,8’in ardından Elazığ’da 6,8’lik, en sonda Van’daki 5,9 meydana geldi. Hadi Van’daki yıkılan binalar ya kerpiçti ya da çamur harçlı topraktan yapılmıştı. Peki, Elazığ’da 8 bin 500 bina neden ağır hasar gördü? Ki bu binalar betonarmeydi. Bunun yalnızca yapı malzemesiyle değil, sistemle ilintisi var. Sistemi sorgulamadan bunun altından kalkamayız.”

ZİHNİYET DEĞİŞMELİ

Alan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Van’da depremden en çok Özpınar Mahallesi etkilendi. Orası fay zonu üzerine oturuyor. Geçtiğimiz günlerde meydana gelen Elazığ’daki depremde Çevrimtaş, Doğanbey etkilendi. Buralar doğrudan fayın üzerinde oturuyor ve binalar fayların üzerinde. Sivrice daha 5 ay önce imalatı yapılmış binalar zarar gördü, bunların hepsi betonarmeydi. Daha geçen hafta İstanbul Bahçelievler’de bina çöktü. 5,8’lik depremde hasar almıştı. Bizim bir zihniyet devrimi yapmamız lazım, sorunun sistem sorunu olduğunu görmemiz lazım.”

18 KENT FAY ZONU ÜZERİNDE

18 kent, 80’i aşkın ilçe ile 502’yi aşkın köyün doğrudan fay zonu üzerinde bulunduğunun altını çizen JMO Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Alan, sözlerini şöyle noktaladı: “Türkiye’de binaların yapıldığı zeminler araştırılmıyor. 100 binden fazla fay zonu üzerinde oturtulan bina var. Bolu, Sakarya, Yalova, Bursa, Balıkesir, Manisa, İzmir, Aydın, Denizli, Muğla, Hatay, Maraş, Erzurum, Kütahya ve Hakkari gibi kentler doğrudan fay zonu üzerinde. İster betonarme olsun, ister kerpiç, doğru dürüst zemin araştırılması yapılmalı. Taşıyıcı sistemi doğru dürüst yapmıyoruz ve malzeme ile işçilik çok kötü. Fakat en önemlisi denetleyen mekanizma kuramadık. Ne belediyeler ne de denetim şirketleri bunu yerine getiriyor. Zemin araştırılması yapılıyor ama rapor doğru mu yanlış mı bu sorgulanmıyor. Denetim mekanizmasında açık olduğu için bunun altından kalkmamız zor.”
Haber Merkezi