İskenderun Kaymakamlığı tarafından verilen kararla TCDD Beşli Çete içerisinde yer alan Limak’a tahsis edildi. Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Genel Sekreteri İsmail Özdemir BirGün’e yaptığı değerlendirmede, "Limak’ın daha sonra TCDD arazisinden çıkıp çıkmayacağı da meçhul ve geçmişte buna benzer olaylara da tanık olduk" dedi.

Deprem fırsatçılığı: TCDD arazisi Limak’a tahsis edildi

HABER MERKEZİ

İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek’in kararıyla Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) arazisi Beşli Çete içerisinde yer alan Limak’a tahsis edildi.

İskenderun Kaymakamlığı, “Limak Holding’in işlettiği İskenderun Limanı’nın hemen bitişiğinde yer alan TCDD İskenderun Garı arazisinin 15 bin 700 metrekarelik bölümünün Limak’a tahsis edilmesine” karar verdi. Limak’ın TCDD arazisini depremzede personellerine konteyner kent kurmak için talep ettiği belirtildi. Ancak bu Limak’ın TCDD arazisini ne zamana kadar kullanacağına ilişkin bir süre belirlenmemesi de dikkatleri çekti.

Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Genel Sekreteri İsmail Özdemir BirGün’e yaptığı değerlendirmede, “Bu şirketler şimdiye kadar hep kamu arazilerine çöktüler. Şimdi de insanların acısından faydalanıp bu araziye giriyorlar. Limak’ın daha sonra TCDD arazisinden çıkıp çıkmayacağı da meçhul ve geçmişte buna benzer olaylara da tanık olduk. Depremzedelere konteyner kentler resmi kurumlar tarafından kurulmalı. Ancak depremin üzerinden çok uzun bir süre geçmesine rağmen iktidar hâlâ konteyner ve çadır sorununu çözemedi” dedi.

“Bölge iklimi itibariyle sıcak bir bölge ve yakın havalar ısınacak. Bundan dolayı oradaki arkadaşlarımızın ve TCDD çalışanlarının prefabrik bina talebi var” diyen

Özdemir sözlerini şöyle tamamladı:

“Depremzedelere konutlar bizzat kamunun uhdesinde yapılmalı. Bu devletin sorumluluğudur. Fakat görünen o ki insanlar acılarıyla baş başa bırakılıyor. Son olarak sel felaketi yaşandı ama bakan ‘15 insanımızı kaybettik fakat toprak da suya doydu’ dedi. Böyle siyasetçilerden ne beklenebilir? Üzüntülü ve endişeliyiz. iktidarı felaketler karşısında yetersiz buluyoruz.”