İzmir’de F-35 savaş uçaklarının parçalarını üreten Kale Pratt & Whitney Fabrikası’nda, sendikalı oldukları için işten atılan 94 işçi direnişlerini sürdürüyor. İşçiler, “İşimize geri dönmek istiyoruz. Derdimiz insanca yaşamak” diyor

Derdimiz insanca yaşamak

Aycan KARADAĞ

İzmir Gaziemir Ege Serbest Bölge’de bulunan, F-35 savaş uçaklarının parçalarını üreten Kale Pratt & Whitney Fabrikası’nda, Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye oldukları için işten çıkarılan 94 işçi serbest bölgenin önünde 5 gündür direnişte. BirGün’e konuşan işçiler, yoğun mobbing ve keyfi uygulamalar nedeniyle canlarına tak ettiğini, bu nedenle sendikalı olduklarını anlatıyor. Sendikalı olmanın anayasal haklarını vurgulayan işçiler, “Yönetimde işçilerin söz hakkı olsun istemediler. Bizi sesimizin çıkmayacağı bir düzende tutmaya çalıştılar. Biz de direnmeyi seçtik. Hepimiz işimizi seviyoruz ve geri dönmek istiyoruz” diyor.

İŞİMİZİ SEVİYORUZ, GERİ DÖNMEK İSTİYORUZ

Murat Özgener: 5 yıldan beri bu kurumda çalışıyorum. Özel proseslerde kimyasal kaplama operatörü olarak çalışıyordum. Hakkımızı aradığımız için, insanca çalışma ortamı istediğimiz için işten atıldık. Tek amacımız işimize geri dönmek. Hiçbir zaman işimizi baltalamadık. Biz çok tecrübeli işçileriz. Teknik işçileriz. Burası F-35 parçalarının tedarikçisi olan bir firma. Bu firma bu ülke için çok önemli. Türkiye kendi uçağını üretmeye başladığı zaman, buradaki arkadaşların tecrübelerinden yararlanılacak. İşimizi seviyoruz ama insanca çalışmak istiyoruz. Bundan sonraki süreçte sendikamızın çatısı altında işbaşı yapmak istiyoruz. Mücadelemiz devam ediyor. Hepimiz yüz kızartıcı suç işlediğimiz gerekçesiyle çıkarıldık. Bu yüzden hiçbir hakkımızı kullanamıyoruz. Bizi en çok yaralayan bu oldu.

KENDİMİZİ GÜVENCEYE ALMAK İSTEDİK

Tayfun Akkuş: 6 yıldır burada çalışıyorum. Buradaki sıkıntılar hem ücret hem de sergilenen tavırla ilgili. İçeride tüm işçilere büyük mobbing uygulanıyordu. Bunlardan dolayı sabrımız tükendi. Sendikal çalışmalara girerek kendimizi güvence altına almak istedik. Bu sebeple 100’e yakın işçi işten çıkarıldı. İçeride çalışan sendikalı arkadaşlarımız var; yeterli sayıya ulaştığımızda işimize geri dönmek istiyoruz. İşimize dönmek için direniyoruz. İşimizi seviyoruz. Sahada donanımlı ve teknik birikimli işçileriz. Derdimiz insanca yaşamak. İçeride birçok arkadaşımız bizimle olduklarını biliyoruz ama kendilerini güvende hissetmedikleri için sessiz kalıyorlar.

BİR MESAJLA BİZİ ATMALARI REVA MI?

Fikret Aslan: 4 yıldır burada çalışıyorum. Gerektiğinde mesailere kaldım. Çocuğum ameliyat oldu, kalktım, yine sevkiyata gittim. Tatil günlerimde, hasta olduğum dönemde bile çalıştım. Bize mobbing uygulandı, üzerimizde sürekli baskı kuruldu. Maaşlarımıza zam yapılmadı. Bizim de canımıza tak etti ve süreç bu noktaya geldi. Bir mesajla çıkarıldık. Ben çalışkan bir işçiydim. Sendikaya katıldık diye bir mesajla bizi işten çıkarmaları reva mıdır? Bu yüzden direnişe başladık. İşe geri dönmek istiyoruz.

KARŞIMIZDA MUHATAP BULAMIYORDUK

Mahmut Çakır: 2 senedir bu firmada çalışıyorum. Montaj operatörüyüm. Sendika yasal bir haktır. Biz işçiler olarak bir araya gelip bu hakkımızı kullanmak istedik. Hakkımızı aradığımız, işçiler olarak bir araya geldiğimiz için işlerimizden atıldık. Biz çalışırken karşımızda şikâyet edecek muhatap bulamıyorduk. Her zaman baskı vardı. İnsan gibi davranılmıyordu. Maaş uygulamalarında eşitlik yoktu. Kafalarına göre zam yapıyorlardı. İşten atılan arkadaşlarımızın arkasında durmamız gerekiyordu. Çünkü saçma sebeplerle işten atılabiliyorduk. İçeride sesimizi duyuramadığımız için direnmeye başladık.

İŞÇİLERİN SÖZ HAKKI OLSUN İSTEMEDİLER

Murat Çaylak: Hukuk devletlerinde sendikalaşma anayasal haktır. Biz de bu hakkımızı kullanma yolunu seçtik. Fakat yönetim bizim sendikalaşmamızı istemedi. Yönetimde işçilerin söz hakkı olsun istemediler. Bizi sesimizin çıkmayacağı bir düzende tutmaya çalıştılar. Biz de direnmeyi seçtik. Hepimiz işimizi seviyoruz ve geri dönmek istiyoruz.

SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ

Birleşik Metal-İş Sendikası İzmir Şube Başkanı Ali Çeltek, şirket yönetiminin hukuk tanımaz bir şekilde işçi çıkarmaya başladığını belirterek, “İşten atmalar ayın 12’sinde başladı. Sendika olarak çoğunluğu yakalamamız için yaptığını düşünüyorum. Şu anda 94 işçi çıkartılmış görülüyor ama sisteme sonradan düşüyor. İşten çıkartılan arkadaşlar uzun süredir çalışan işçiler. Sendika olarak üyelerimizi asla yarı yolda bırakmayız. Mücadelemiz sonuna kadar sürecek” dedi.