Anayasa Mahkemesi dershanelerin kapatılması düzenlemesini iptal etti. Karar eğitimde var olan krizi derinleştirirken siyasiler ve sendikacılar Anayasa mahkemesi kararını değerlendirdi.

Dershane krizinde kim ne dedi?

İDİL DALLI

Başbakan Ahmet Davutoğlu: Karar siyasi iradededir

Davutoğlu,Anayasa Mahkemesi'nin dershanelerin kapatılmasını düzenleyen yasanın iptaline ilişkin olarak "Eğitim konusunda karar mercii siyasi iradededir" dedi. MHP ile yapılan görüşme sonrası basın toplantısı düzenleyen Davutoğlu'nun açıklamalarından ilgili bölümler şöyle: AYM kararına gelince. Açıkladığı kararla ilgili gerekçeli bir çerçeve ulaşmış değil. Bu ulaştığı zaman değerlendirmelerimizi yapacağız. Hukuki boşlukları giderecek düzenlemeleri yaparız. Milli Eğitim Bakanımızla görüştüm. Türkiye’de eğitim politikalarını belirleme hakkı siyasi iradeye aittir. Dış politika, ekonomi politikaları, sosyal devlet politikalarını yönetmek halkın seçtiği hükümetlerin uhdesindeyse, eğitim politikası da halkın seçtiği hükümettedir. Eğitim politikalarının ne olacağına karar verecek erk yürütme erkidir.

Bakan Avcı: Gerekçeli karardan sonra adım atacağız

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, AYM'nin dershanelerle ilgili verdiği karara ilişkin açıklama yaptı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Anayasa Mahkemesinin dershanelere ilişkin kararına dair, "Şu saate kadar Milli Eğitim Bakanlığına ulaşmış herhangi bir resmi karar yok. Mahkeme gerekçeli kararını açıklasın, hangi maddeyle ilgili olarak ne tür gerekçelerle ne karar verdi, onu net olarak görelim. Bu çerçevede, Milli Eğitim Bakanlığı olarak ne yapmamız gerektiğini kamuoyuyla da paylaşarak açıklarız" dedi.

CHP: Bu sistemde dershaneler kaçınılmaz

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi: Dershane kararı hukuku yücelten bir karar olmuştur. Çıkarılan yasa hukuki değil, siyasi bir yasaydı. Hükümet çıkan anayasal karara bağlı kalarak kararı uygulamak mecburiyetindedir. Mağdur olmuş birçok kurum mahkemelere başvurarak tazminat talebinde bulunabilir. Okula dönüşenler geri dershaneye dönebilir. Biz parti olarak ideal bir eğitim sisteminde dershanelerin olmasını doğru bulmuyoruz, fırsat eşitliğinin olduğu her çocuğa verilen eğitim hakkını savunuyoruz ama şuan öğrencileri yarışın içine sürükleyen, doğru dürüst sınav yapamadığı gibi sonuçlarını açıklayamayan, yeterli eğitimi veremeyen sistemde dershanelere ihtiyaç vardır. Ki hiç kimsenin de dershane açma özgürlüğünü elinden alamazsınız.

Eğitim Sen: Dershaneler hazırlıksız kapatıldı

Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, dershanelerin kapatılması kararının iptalini olumlu karşıladıklarını belirtti. Karaca, “Biz bu eğitim sistemi içinde dershanelerin kapatılmasını savunuyoruz. Sınava dayalı bir eğitim sistemi yerine kamu okullarının güçlendirilmesini savunuyoruz” dedi. “Ancak bu aşamada Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararı olumlu değerlendiriyoruz” diyen Karaca şu ifadeleri kullandı: Eğitimi sınav odaklı olmaktan çıkarmadan cemaat-hükümet kavgası üzerinden dershanelerin kapatılmasının eğitime bir katkısı olmaz. Dershanelerin hazırlıksız kapatılması temel lise denen yarı dershane yarı okul modeli karşımıza çıkardı. Aynı zamanda kamu okullarının içinde açılan takviye kurslarla yarı okul yarı dershane modeli hayata geçti.

Eğitim İş: Karar MEB’in hukuksuzluğuna darbe

Eğitim İş Genel Başkanı Veli Demir: AKP iktidarının dershanelerin kapatılması ve özel okula dönüştürülmesi girişimlerini, kamusal kaynakların, eğitimin ticarileştirilmesi ve piyasalaştırılması için özel sermayeye aktarılması çabası olduğunu defalarca dile getirdik. Anayasa Mahkemesi’nin söz konusu kararı, her ne kadar eğitimin sınav odaklı olmaktan çıkarılıp, eğitimde kalitenin arttırılması konusunda fayda sağlamayacak olsa da MEB’in dayatmacı ve hukuksuz girişimlerine bir darbe olarak değerlendirilebilir.

TED: Geç alınmış bir karar

Türk Eğitim Derneği (TED) Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu: Hukuk devletinde yaşıyoruz, herkes çıkan karara saygı duymak zorundadır. Maalesef karar çok geç çıktı, birçok kişi mağdur oldu. Birçok öğretmen kadro için başvurdu ama az sayıda kadro olduğu için yine mağduriyet söz konusu. Kararın çıkması umut verici ama konuşulması ve yapılması gereken çok şey var.

TÖDER: Mağdur etmeyecek yol izlenmeli

Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) Başkanı İbrahim Taşel: Geç kalınmış bir karar. Öğrencilerin öğretmenlerin hepsinin üzerinden eğitim sisteminin zarar görmeyeceği bir yol izlenmeli. Temel liseye kayıt yaptıran öğrenciler kaydını iptal ettirmek isterse ücretleri iade edilir. Kurum dershaneye dönüşecekse kaydı dershane alınacak. Fazla para iade edilir. Öğrenciler mağdur olmaz. 1 Eylül'e kadar aynı kurumlar hem dershane olarak hem okul olarak ruhsatlı. Bu şekilde hizmet veriyor. "Ben temel liseden vazgeçtim dershane olmak istiyorum." diyorsa bunu yapabilir. Gerekçeli kararın 1 Eylül sonrasına kalacağına inanmıyorum. Dernekler olarak Bakanlıkla işbirliği yaparak tarafların zarar görmeyeceği bir yol haritası çizmede katkıda bulunmaya hazırız.

Pak Eğitim İş: İşsiz kalacak öğretmenlere umut

Pak Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Abdullah Kayışkıran: 1, 1,5 yıldır sendika olarak protestolar düzenliyoruz. Geçen hafta yapılan bilgilendirme toplantısına kadar pek umudumuz yoktu. Toplantıda AYM üyelerinin soruları ve tavrı adaletli bir karar çıkacağına dair bizi umutlandırmıştı. Bakanlığın toplantıdaki cevaplarının tatmin edici olmayışı da kararın bu yönde çıkmasında etkilidir. Öğretmenlerin mağduriyetleri konusunda da şunları belirtmek isterim. Yalnızca bizim sendikamızda 3200 işsiz öğretmen var. MEB'in kontenjanı ise 3121 ve bunların içinde Çince, Gemi Yapımı gibi dershanelerde gösterilmeyen branşlar var.