Google Play Store
App Store

İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, “Sinan Ateş cinayeti davası MHP’ye uzanır mı?” sorusuna tepki gösterdi: "Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yaptım. Ben daha adam itmedim arkadaş. Hırçınlıklarınız olabilir, vazifeniz yoktur, kavga da edersiniz, adam da itersiniz. Bunlar hepimizin yaşadığı şeyler, olaylar ama sorumluluk alanınıza özen göstereceksiniz."

Dervişoğlu’ndan “Sinan Ateş davası MHP’ye uzanır mı?” sorusuna ilginç yanıt!
Fotoğraf: AA

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin hafta sonu Afyon'da düzenlediği değerlendirme kampında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Dervişoğlu, 30 Aralık 2022’de suikast sonucu öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetine ilişkin 1 Temmuz’da başlayan yargı süreciyle ilgili soruya yanıt verdi.

Medyascope'tan Mahir Bağış'ın haberine göre, “Dava MHP’ye uzanır mı? Bu dava MHP’ye uzanırsa mı çözülür” sorusu yöneltilen Dervişoğlu, şunları kaydetti: “Cevabım yok. Şimdi görülmekte olan bir dava var. Biz de o mahkeme sürecini takip ediyoruz. Görülmekte olan bir dava nereye varırsa ulaşılır, nereye çözülürse olur. Bu soruyu ben sana yöneltmiş olsam nasıl bir cevap verirdin? Uzanırsa kurtulur muydu? Uzanırsa…Uzatsınlar o zaman.”

Gazetecilerle geçmişle değil gelecekle ilgili konuşmak istediğinin altını çizen Dervişoğlu, “Siz bana gelecekle ilgili soru sorduğunuzda ben zorlanıyorum mesela. Dünü konuşmak siyasetçi için de kolay, gazeteci için de kolay. Ben ‘Kolaya kaçmayalım, zoru konuşalım’ diyorum” dedi.

"ÖLÜMÜNÜ BİR TATBİKAT KAZASI OLARAK MI GÖRÜYORSUN SEN?"

Dervişoğlu, başka soruların ardından yeniden Sinan Ateş cinayeti davasının MHP’ye uzanmasıyla ilgili soruya döndü. Türkiye’nin kötüye gittiğini ve sorunlarının konuşulması gerektiğini belirten Dervişoğlu, şöyle devam etti:

"Şimdi arkadaşım soruyor. Benim MHP’den geldiğimi biliyor. Ülkü Ocakları Genel Başkanı olduğumu biliyor. Ülkü Ocakları Genel Başkanlarıyla mahkemeye gittiğimi biliyor. Oradan soruyor, ‘Bu işin ucu MHP’ye dayansa çözülür mü?’ Sinan Ateş’in ölümünü bir tatbikat kazası olarak mı görüyorsun sen? Benim bu konuyla alakalı son derece hassas olduğumu da biliyorsun değil mi? Gelenekçi olduğumu da biliyorsun. Ne çıkaracaksın bundan? Art niyetini sorgulamıyorum. Faydalı bir şey çıkmaz."

"BEN DAHA ADAM İTMEDİM"

Dervişoğlu, “Bu memlekette adalet varsa adalet olacak, yoksa kıyamet diyoruz, daha ne diyelim. Ama ‘İki tane adamın ucunu oraya dayarsak, güzel haberler çıkarabiliriz’. Ne Sinan’ın ruhu şad olur, ne anasının gözyaşı diner. Hiçbir şey olmaz” diyerek soruya tepkisini sürdürdü. Dervişoğlu şöyle konuştu:

"Ben de Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yaptım. Ben daha adam itmedim arkadaş. Bir arkadaşımı ‘itmedim’. Hele görevdeyken. Hırçınlıklarınız olabilir. Vazifeniz yoktur. Üstlendiğiniz bir sorumluluk yoktur. O sorumluluğa uygun yaşama mecburiyetiniz yoktur. Kavga da edersiniz, adam da itersiniz. Bunlar hepimizin yaşadığı şeyler, olaylar. Ama sorumluluk alanınıza özen göstereceksiniz. O kadar şey yaşadım ben, o Sinan’ın annesiyle beraber olduğum anı hazmedemiyorum. ‘Ya bu çocukların onlarcası gelip benim hanemde yemek yiyordu. Ben bu çocuklara yemek yapıyordum’ diyor kadıncağız. Ne diyebilirsin?"

"KİMSE GERÇEKLERİN ORTAYA ÇIKMASINI DA ENGELLEYEMEYECEK"

Sinan Ateş’in ailesinin acısını ancak adaletin dindireceğini söyleyen Dervişoğlu, “Kim ne yaparsa yapsın o gerçeklerin ortaya çıkmasını da engelleyemeyecek. Ama bunu doğru yönetemezsek, o camia açısından ‘Bizim içimizde olan bir olay başkalarının istifade etmeye çalıştığı bir olaya dönüştü’ deyip bütün işin ters dönmesine sebep olunabilir. Dikkat etmek lazım ona. Bizim oraya adalet penceresinden baktığımızı bilmez. Hem ‘Bu bir siyasi dava değildir’ diyor, hem açıklamalarına bak hep siyaseti atıfta bulunuyor. Sinan Ateş’in katli alçaklıktır. Bir siyasi hareket için utançtır. Bu ülke için de utançtır” diye konuştu.

“İSTİFA KONULARINDA ‘ETME, EYLEME’ DEMEM KİMSEYE”

Dervişoğlu, kendisiyle ilgili eleştiriler de olduğunu söyleyerek, “Ben bazı olaylarda fazla gelenekçi olduğum için müdahil olmam. Özellikle bu istifa vesaire konularında ‘Etme, eyleme’ demem kimseye. Geldiğim gelenek buna müsait değil” dedi. Siyasetle küs barıştırarak küslüğün biteceğine inanmadığını belirten Dervişoğlu, siyasi partilerin genel başkanlarının küslük olmayacak bir hoşgörü iklimi yaratması gerektiğine değindi. Dervişoğlu “Şunu da gördüm, çok fazla sorunumuzun olmadığını müşahede ettim o görüşmelerde” diye ekledi.

Dervişoğlu, 14 Mayıs seçimleri sonrası İYİ Parti’de yaşanan istifalara ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

“Dışarıdan bakıldığında İYİ Parti’nin içinde sürekli tartışma varmış gibi bir algı var. Hep yazıyorlar ‘İYİ Parti’de sular durulmuyor’ diye. Gayet iyiydi, fırtına gördünüz mü? Gayet de iyi durum. Tabii başka bir takım hesapları, idealleri olan insanlar olabilir. Bu da siyasetin doğasında olan bir şey. İstifaların bizi etkilemediğini konuştuk. Genel bir değerlendirme yaptığımızda bu istifalardan partinin geleceğine dair bir endişeye mahal olmadığı durumunu tespit ettik. Bir de yeni bir kadro olmamız münasebetiyle bir iletişimsizlik olduğundan bahisle o eksikliğin ikbal edilmesine yönelik tedbirleri konuştuk.”

“KORAY AYDIN’IN İSTİFASINA ÜZÜLMEDİĞİMİ SÖYLEYEMEM”

Ankara Milletvekili Koray Aydın, önceki Genel Başkan Meral Akşener’in AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinin ardından İYİ Parti Genel Merkezi’nin herhangi bir açıklama yapmamasını ve çağrılarına rağmen yanıt verilmemesini de gerekçe göstererek 27 Haziran’da İYİ Parti’den istifa etti. Dervişoğlu, Aydın’ın istifasına ilişkin şunları söyledi:

“Koray Bey’in istifasını diğer istifalardan ayırırım. Koray Bey partinin kurucusu, 200 kurucudan biri. Ayrıca kurucu teşkilat başkanı. Türk siyasetinde önemli yeri olan yüksek görevlerde bulunmuş bir siyasi şahsiyet. Dolayısıyla onun istifasına üzülmedim dersem yalan olur.  Biz öyle şeyler yaşadık ki bu küçük meselelere bakarak duygusal davranamayız. Bazı unutmamamız gereken dönemler geçirdik biz. O dönemin doğru anlaşılması ve o dönemin hatrına bir takım işler yaparken özen gösterilmesi kanaatini taşıyorum. Onun için Koray beyin istifasına üzülmediğimi söyleyemem.”

AKŞENER-ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ

Dervişoğlu, Akşener-Erdoğan görüşmesi konusuna girmek istemediğini anlattı:

“Ben size ‘İleriye doğru konuşalım’ diyorum. Siz diyorsunuz ki ‘Böyle bir şey oldu.’ Beni ilgilendiren oradaki fotoğraf karesidir. Ne konuşulduğunu zerreyi miskal düşünmüyorum. Merak da etmiyorum. Bütün tartışmalar o fotoğraf karesinden kaynaklı. Ben bir şey diyemem, muhataplarına sormak lazım. En başından beri onu söylüyorum. Bu konuda bir açıklama yapma ihtiyacım yok. ‘Kim ne yapıyor acaba’ diye merak etmek gibi bir durumum da yok çünkü İYİ Parti’nin genel başkanı benim. İYİ Parti’nin ne yapacağına ben karar veririm. Mesele bu kadar basit.”

Dervişoğlu, gazetecilerin Akşener-Erdoğan görüşmesine ilişkin sorularına tepki gösterdi. Türkiye’nin ve İYİ Parti’nin geleceğini konuşmak istediğini kaydeden Dervişoğlu, “Hepimiz yine magazinin peşindeysek bir arada bulunmanın anlamı da yok. Böyle bir tartışma olmadığını söylüyorum ben işte. Onun için magazin diyorum. Bu sorduğunuz soruların hiçbirini konuşmadık biz” dedi.

“ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI SPEKÜLATİF”

Dervişoğlu, erken seçim tartışmaları hakkında şunları söyledi:

“Gerçekçi olarak bakmak lazım. Türkiye bir yıl içinde üç tane seçim yaptı. Sahada gezip dolaşırken de görüyoruz vatandaşı, bıkkınlık hali de var ama demokrasilerde sorunların çözümünün temininin yolu elbette ki vatandaşın önüne sandığın koyulmasıdır. Ama ben böyle bir süreçte bu tartışmaları spekülatif buluyorum. Zaten bugün konuşuyorlar, iki buçuk yıl sonra yapılmasını ön görüyorlar. Erken seçim dediğinizde, istediğinizde onu hemen gündeme getirmek lazım. O gelişmeleri biraz vadeye kesilmiş çek ya da uzun vadeli senetler gibi görüyorum. İhtiyaç varsa yapılabilir.”