SOL Parti’nin Birinci Olağan Konferansı’nda konuşan Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen, “AKP ve MHP’den oluşan iktidar bloku krizin yaratıcısıdır” dedi. Ülkenin içine sürüklendiği karanlığa dikkati çeken İşleyen, devrimci demokratik bir Cumhuriyet için mücadele çağrısı yaptı.

Devrimci demokratik Cumhuriyet için mücadeleye çağırıyoruz!

HABER MERKEZİ

SOL Parti, 1. Olağan Konferansı’nı Ankara’da gerçekleştirdi. Pandemi koşulları nedeniyle delegelerin beşte birinin katılımı ile yapılan konferansta partinin yeni yol haritası belirlendi. Açılış konuşmasını yapan Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen yeniden kuruluş sürecinin örgütlenme ve mücadele alanlarını genişleterek sürdüreceklerini söyledi. İşleyen, “Bu emeğin verdiği cesaretle diyoruz ki hayatta, kavgada, siyasetin tüm platformlarında artık SOL Parti olacak” dedi.

“AKP ve MHP’den oluşan faşist iktidar bloku bırakın krizi çözmeyi bizatihi bu krizin yaratıcısı durumundadır” diyen İşleyen, “Uçuyoruz diyorlar ama çakılıyorlar. Ekonomi alt üst oldu. Yoksulluk ve gelir adaletsizliği artıyor. Bir avuç sömürücü ve soyguncu servetlerine servet katarken emekçiler, Covid-19 ile derinleşen kriz içinde bir can pazarındadır” ifadelerini kullandı.


Fetihçi dış politikanın çöktüğü bir dönemde içeride de iktidarın şeriatçı bir azınlığın taleplerine kadar gerilediğini belirten İşleyen, “Bu gerici akıma dayanmak zorunda kalan iktidarın yolun sonuna geldiği açıktır. Böyle bir dönemde laikliği savunmak, cumhuriyetin ilerici birikimine sahip çıkıp yeni bir cumhuriyeti kurmak için mücadele etmek gerekmektedir. Düzen muhalefetinin gerici akımlara ses çıkarmayarak oy alma stratejisi doğru değildir” şeklinde konuştu.

‘MUHALEFET DERS ÇIKARMALI’

AKP iktidarının seçimleri kendi belirledikleri şartlarda, en çok oy alabilecekleri bir sistemle yapmak istediğini belirten İşleyen bu konuda Trump’ın sözlerinin muhalefet adına bir uyarı niteliğinde olması gerektiğini belirtti. Trump’ın, ABD seçimleri ile ilgili sonuçları tanımayabilirim anlamına gelen sözlerinin gelecekte nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya kalacağımızın bir uyarısı olması gerektiğini söyleyen İşleyen şunları kaydetti: “Muhalefet önümüze sandık kurulursa kazanırız düşüncesinde. Oysa toplum örgütlü olmadıkça sandık kurulana kadar tüm oyunun kuralları değişecektir. Bu konuda pasif bir siyasetin kazanma şansı yoktur.”

sol-parti-1-konferansi-toplandi-devrimci-demokratik-cumhuriyet-icin-mucadeleye-cagiriyoruz-766206-1.

‘LAİKLİK OLMADAN SOL OLMAZ’

Son dönemlerde laiklik mücadelesinin düzen muhalefeti tarafından sahipsiz bırakıldığına dikkat çeken İşleyen, “Laiklik olmadan sol olmaz. Laiklik mücadelesine sahip çıkacağız. Ülkede laikliğin ne kadar önemli bir ihtiyaç olduğunu görmek gerekir. Sermaye politikalarını allayıp pullayan, emperyalist merkezlerin ihtiyaçlarına yanıt veremeye gönüllü olan, aydınlanma ve laiklik karşıtı dönüşümü sineye çeken bir anlayışla bu iktidarın ülkeyi getirdiği yozlaşma giderilemez” dedi.

Bu siyasal rejim değiştirilmelidir diyen İşleyen, “Eski parlamenter rejime dönüşle sınırlı bir muhalefet topluma umut olamaz. Gerçekten demokratik, sınıfsız ve sömürüsüz bir toplumun nüvelerinin bugünden yaratılmasını, halkın her düzeyde söz ve karar sahibi olmasını temel alan bir halk demokrasisi inşa edilmelidir. Bu perspektifle hazırlanan bir anayasa ile siyasal özgürlüklerin açılması, siyasi partiler yasası ve seçim sistemi seçim sistemi başta olmak üzere 12 Eylül faşizmin tüm antidemokratik yasa ve kurumlarının kökten değiştirilmesi hedeflenmelidir” şeklinde konuştu.

Devrimci demokratik bir cumhuriyet için mücadele çağrısı yapan İşleyen son olarak sözlerini şöyle tamamladı: “Bir avuç haraminin saltanatı sürsün diye emeği çalınan, aç sefil bırakılan işçiler, köylüler, emekçiler, geleceği çalınan gençler, ezilen, ayrımcılığa ve şiddete uğrayan, iki kat sömürülen kadınlar birleşelim, yıkalım haramilerin saltanatını.”

sol-parti-1-konferansi-toplandi-devrimci-demokratik-cumhuriyet-icin-mucadeleye-cagiriyoruz-766207-1.

***

Geçmişte yaptık yine yapabiliriz

♦ BirGün Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Aydın: “Bu rejimin yıkılması gerekiyor. Alternatif örgütlenmeler gerekiyor. Bu da ciddi bir örgütlenme ve örgüt ile yapılabilir. Biz belirli bir dönemi tarif eden ÖDP’yi aşarak yeni bir parti ile bu sisteme karşı olan insanlarla tekrar örgütlenerek partiyi büyüterek bunu yapabiliriz dedik. Tartışma sürecini dışarıya açarak bir somut iradeye dönüştürmekti. Pandemi bunu kesti. Hepimiz seferberlik ilan etmeliyiz. Yol haritamızı böyle çizelim. Biz bunu geçmişte yaptık. Bunu yapabilecek tarihsel geleneğe sahibiz.”

Kadınlardan korkuyorlar

♦ SOL Parti Meclisi Üyesi Göksu Cengiz: Gericilerin ellerinde sığınacakları bir şey kalmadı. Bu ülkedeki pisliği temizleyecek olan bizim değerlerimizdir. Bu gerici düzen başlarken çok şey söyledi, bugün geriye sadece Ayasofya’da bir kılıç kaldı, bu memleket oraya sığmaz. Kadınların sözü ile geri çekildiler, MYK bile toplayamadılar. Kadınlar ‘haklarımızdan vazgeçmiyoruz’ dedi, demeye de devam edeceğiz. Artık yeter, bu memlekette kadınların kavgası yaşam mücadelesine dönüştü. Artık kadınlar için de söyleyecek sözleri yok.

Her gün bir kız kardeşimizi daha kaybetmeye gücümüz yok. Bu memleketin bize ihtiyacı var. Bizden başka bu memlekette yaşamları kadınları çocukları savunacak kimse yok. Bu memleketin aydınlık değerlerine güvenmeliyiz.

***

HARAMİLERİN SALTANATINI YIKACAĞIZ

Konferansın ardından açıklanan sonuç metninde “Haramilerin saltanatını yıkacağız” denildi. Sonuç metninde şu maddeler yer aldı:

► Bu rejim, halka karşıdır ve tek adam yönetimine dayalı ve halka karşı bu siyasal rejim derhal ortadan kaldırılmalıdır.

► Emperyalizmle yapılmış bütün açık ve gizli antlaşmalar iptal edilmeli, NATO gibi emperyalist ittifaklardan çıkılmalı, başta İncirlik olmak üzere yabancı üsler kapatılmalıdır.

► Yeni siyasal zemin, mutlaka ve mutlaka laiklik temeli üzerinde, tarikatların ve dinsel cemaatlerin etkisizleştirildiği bir anlayışla kurulmalıdır.

► Kürt sorununun barışçıl bir temelde ve halkın özlemlerine yanıt verecek demokratikleşme ye dayanarak çözülmesi gereklidir. Sorunun çözümünde silahlardan arınmış bir barışçıl süreç devreye sokulmalıdır.

► Bütün bir ekonomi, rant ekonomisinden katılımcı merkezi planlamaya dayalı ekolojik tahribatı ve doğanın metalaşmasını engelleyen bir üretim ekonomisine geçiş perspektifiyle baştan aşağı yenilenmelidir.

► Ekonomik krize karşı halkı savunacak acil tedbirler alınmalı; asgari ücret ve temel gıda maddeleri vergi dışı tutulmalı, kıdem tazminatı gaspına son verilmelidir.

► Eğitim her düzeyde parasız olmalı, özel eğitim kurumları kamulaştırılmalıdır. Tüm tarikat ve gerici vakıfların okullardaki etkinliklerine son verilerek, eğitim sistemi bilimsel ve laik bir temelde yeniden yapılandırılmalıdır.

sol-parti-1-konferansi-toplandi-devrimci-demokratik-cumhuriyet-icin-mucadeleye-cagiriyoruz-766208-1.

► Sağlık hizmeti herkese eşit, parasız, nitelikli, ulaşılabilir olmalı kamu eliyle sunulmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerine yeterli kaynak aktarılmalıdır.

► İşsizlik, diplomalı işsizlik ve esnek ve geçici çalışma girdabında boğulan gençler için istihdam alanları oluşturulmalı, herkesin eğitimini aldığı mesleği yapabileceği bir sistem oluşturulmalıdır.

► Şiddete maruz bırakılan, yaşamları çalınan kadınların can güvenliğinin sağlanması, erkek şiddetine son verecek önlemlerin alınması son derece acildir. 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi, hiçbir bahaneye yer bırakmayacak şekilde uygulanmalıdır.

► Gezegeni yok olmaktan kurtaracak, kapitalizmin kâr hırsına ‘dur’ diyecek her türlü önlem alınmalı bunun için mücadele edilmelidir.

► Halkın sağlıklı ve ucuz gıdaya erişimini sağlayacak olan ve halkın gıda sistemi Gıda Egemenliği’ni kurmak için mücadele edilmelidir.