BirGün’ün kurucularından, devrimcilerin abisi, Kemal Keleşoğlu, ölümünün 10’uncu yılında anılıyor. Bugün mezarı başında anma düzenlenecek Keleşoğlu’nu, yol arkadaşları ve dostları BirGün’e anlattı.

Devrimciler Kemal Abi’sini kaybedeli 10 yıl oldu: Ondan öğreniyoruz

HABER MERKEZİ

BirGün’ün kurucularından ve ilk Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Işkın Keleşoğlu’nu kaybedişimizin üzerinden 10 yıl geçti. İstanbul Devrimci Yol Davası olmak üzere hemen tüm siyasi davalardan çok sayıda devrimcinin avukatlığını üstlenen Kemal Keleşoğlu, bugün saat 17.00’de Büyükçekmece Yeni Mezarlık'taki mezarı başında anılacak. 21 Ağustos 2012’de yaşama veda eden Keleşoğlu’nu dostları ve yol arkadaşları anlattı.


DEVRİMCİLERİN KEMAL ABİ’Sİ

Ergül Alkılıç: Bugün devrimcilerin, sendikal mücadelede yer alan işçilerin, hukuksuzluk karşısında başı her derde düşenin Kemal Abi’si, Avukat Kemal Işkın Keleşoğlu’nun aramızdan ayrılışının 10. yıl dönümü. Kemal Abi birçok devrimcinin olduğu gibi benim de avukatımdı. Daha sonraları TAKSAV’ın kuruluşunda, MAVİ Radyo’nun kuruluşunda, BirGün gazetesinin kuruluşunda o hep yönetim kurulu başkanı, ben de bu kuruluşların mali müşaviriydim. Kemal Abi, bugüne kadar tanıdığım en beyefendi devrimciydi benim için. 1977’den vefat ettiği 2012’ye kadar 35 yıllık tanışıklığımızda bir kez bile sesini yükselterek konuştuğuna, kızgınlığını ifade edecek bir mimiğine şahit olmadım. 12 Eylül mahkemelerinin ceberut hâkimlerinin bile kendisine saygı gösterdiğine şahit olanlar çoktur. Tam bir dava adamıdır Kemal abi… Çok iyi bir Devrimci Yolcu’dur. Çok iyi bir sohbet ve kıraat adamıdır Kemal Abi.

YOLUMUN IŞIĞI OLACAK

Zeki Gündoğdu: Ailem İstanbul’da Bağcılar’da oturuyordu. 8 kardeştik, babam seyyar satıcı ve yoksul bir köylüydü, beni Bağcılar’da bulunan Bağ Der isimli devrimci sosyal dernek sünnet ettirdi, babamın bu iş için ayıracak parası yoktu. Bağ Der aracılığı ile devrimciler ile tanıştım. Gülali Yurdakul ve Dr. Cevat Uyanık sayesinde devrimci mücadele ile tanıştım kısa bir süre sonra bölgede faaliyet gösteren Devrimci Yolculara katıldım. Esenler Ateşalanı Mahallesi’nde benim de içinde bulunduğum gruba jandarmalar ateş açtı, çatışma sonucunda ben yakandım…Ücretsiz davamı üslenmişti hem davam hem ailem ile ben hapisten çıkana kadar çok yakın ilgilendi… Üniversite dahil tüm okulları dışardan bitirmem için beni teşvik etti. Kemal Abi benim için sadece bir avukat değil büyük bir dava adamıydı. Ölüm haberini aldığımda dünyam yıkıldı. Siyaseten ve hukuken yetim kaldığımı hissetim. Kemal Abi’yi en derin saygı ve sevgilerimle yaşadığım sürece anacağım her zaman olduğu gibi yaşam yolumun ışığı olacaktır…

KARARLI BİR DEVRİMCİ

Eski Hava-İş Sendikası Genel Başkanı Atilla Ayçin: Bir insanda olması gereken temel özelliklerin vücut bulduğu bir abide timsali. İyi insan, gerçek bir dost, katıksız ve reklamsız bir hukuk ombudsmanı… Kimsesizlerin, ihtiyaç duyanların yanında olmaktan zevk alan, güler yüzlü babacan tavrıyla hayatın en zor anlarında cezaevleri arasında mekik dokuyan umut taşıyıcısı, emekçisi… Kararlı bir devrimci… Kemal Keleşoğlu anlatılmaz, yaşanması gereken bir insan. Ağabeyimi saygıyla anıyorum. Hava -İş işçisi onu unutmayacaktır.

HERKES SAYGI DUYARDI

Halis Yıldırım: Her yakınımızın, arkadaşımızın, yoldaşımızın gidişi sevdiklerinde elbette ki derin acılar, sızılar bırakır. Ancak o giderken bizde hem ağabey hem dost hem kardeş hem de omuzunu ve insan sıcağını daima yanımızda bulduğumuz önder bir yoldaşın bu birikimlerinin tümünü birden kaybettiğimiz duygusuyla baş başa bıraktı. Uzun yıllara yayılan avukatlığının en zor süreçlerini 12 Eylül faşizminin meme kestiği yıllarda her renkten düşüncenin yüzlerce tutsağını araçsız, gereçsiz ve işlerinin özellikle zorlaştırıldığı koşullarda hiç yakınmadan ve yorulmadan savunmanın görevini sürdüren ve de çoğunlukla uyumadan içeriyle dışarı arasındaki her tür bağı sürdüren köprünün adıydı Kemal abi… Hâkimlerin, savcıların saygı duydukları ve karşısında özenle davrandıkları (ya da davranmak zorunda kaldıkları) bir duruşun da üstadıydı Kemal abi… Onun bizlere bıraktığı miras dimdik ayaktadır. O miras insan olarak, insan kalarak, günlük hayatımızla düşünsel etkinliklerimizin bütünselliğini koruyarak, tevazuuyla ama daima kendi yolumuzda ısrarla ve kararlılıkla yürümek.

MÜCADELEDE BÜYÜK PAYI VAR

Erdal Fatih Çanakçı:
Kemal Keleşoğlu'nu, 12 Eylül faşist darbesi sonrası ilk kitlesel büyük öğrenci eylemi olan 14 Nisan 1987 yürüyüşünün ardından tanıdım. O zaman dernek temsilcisiydim. Yürüyüş nedeniyle gerçekleşen gözaltılar, tutuklamalar ve dava sürecinde Çağdaş Avukatlar Grubu’nun en önemli dinamiklerinden biri olan Devrimci Demokrat Avukatlar Grubu’nun üyeleri olarak bizlere destek oldular. O günlerden itibaren onu kaybettiğimiz ana kadar yollarımız hiçbir zaman ayrılmadı. Kemal Abi, 1968 kuşağının içinden, Dev Genç sürecinden geliyordu. Bir dava insanıydı. Sınıfsız, sömürüsüz, eşit bir dünya için mücadele ediyordu. Onu kaybetmeden kısa bir süre önce çocuklarının da olduğu bir masada, “Çocuklar diyalektik ve tarihsel materyalizme içelim” diyerek kadeh tokuşturacak kadar kararlıydı. Bugün hâlâ gelecek güzel günler için umut ve mücadele devam ediyorsa onun payı vardır.

***