Dink davasına devam edildi
Fotoğraflar ve görüntülerin müfettişlere teslim edildikten üç gün sonra medyada yayınlandığını da söyleyen Atilla Güçlüoğlu, "Çelik kasada muhafaza edilen fotoğraf ve kamera kaydının yer aldığı CD'ler müfettişlere verilene kadar jandarmanın çektiği hiçbir görüntü basına sızmadı" dedi.
AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma görevlileri ve eski emniyet görevlilerinin yargılandığı 85 sanıklı davaya devam edildi. Dönemin Samsun İl Jandarma Komutanlığı Asayiş Şube Müdürü Atilla Güçlüoğlu savunmasında, Ogün Samast'ın bayraklı fotoğrafının çekilmesine ilişkin "Katil zanlısının yakalanma olayına katıldığımız için çok heyecanlı ve gururluyduk. O dönem 'Jandarma mı, polis mi yakaladı' olayı vardı. Ben de 'İki jandarma Ogün Samast'ın sağına ve soluna geçerek fotoğraf çektirsin' dedim. Ama bayraklı çekilmesi şeklinde bir talimat vermedim" dedi.
İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, eski Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz ve gazeteci Ercan Gün'ün de aralarında bulunduğu tutuklu sanıklar ile bazı tutuksuz sanıklar katıldı.
"BAYRAKLI FOTOĞRAF ÇEKİLMESİ TALİMATINI VERMEDİM"
Duruşmada, dönemin Samsun İl Jandarma Komutanlığı Asayiş Şube Müdürü Atilla Güçlüoğlu'nun savunması alındı. Güçlüoğlu, hakkında somut bir delil olmadan, sadece telefon kayıtlarına dayanılarak 4,5 aydır tutuklu olduğunu belirtti. Ogün Samast'ı emniyet personeliyle birlikte Samsun Otogarı'ndan aldıklarını anlatan Güçlüoğlu, "Ogün Samast'ı polisler aldı. Jandarma da etrafında güvenlik alarak indirdik. Benim adli kontrol görevim olmadığı için üst aramasına katılmadım" dedi. Daha sonra Samast'ın Samsun TEM Şube Müdürlüğü'ne götürüldüğünü ve orada çay ocağına alındığını söyleyen Güçlüoğlu, "Sanık Birol Ustaoğlu yanımıza gelerek, 'Katil zanlısının üzerinde bulunan bayrağı açarak fotoğraf çektirmek istediğini, eğer bayrakla fotoğraf çektirirse cinayete ilişkin her şeyi anlatacağını söylediğini' belirtti. Katil zanlısının yakalanma olayına katıldığımız için çok heyecanlı ve gururluyduk. O dönem 'Jandarma mı, polis mi yakaladı' olayı vardı. Ben de "İki jandarma Ogün Samast'ın sağına ve soluna geçerek fotoğraf çektirsin' dedim. Ama bayraklı çekilmesi şeklinde bir talimat vermedim. Hatta ben de gidip Ogün Samast'ın yanında fotoğraf çektirdim. Bu tamamen doğaçlama, spontaneve kurgulanmadan gelişti. Bu fotoğraf katil zanlısını kahraman olarak göstermek amacıyla değil, Jandarma Genel Komutanlığı'na gönderilecek ciddiyette çekilmiştir. Bu fotoğrafın algı olarak kullanılabileceği o dönem hiç kimsenin düşünmediğini sanıyorum. Bu fotoğraflar kesinlikle basına verilmek amacıyla çektirilmedi" diye konuştu.
"MÜFETTİŞLERE TESLİM EDİLDİKTEN SONRA MEDYADA YAYINLANDI"
Fotoğraflar ve görüntülerin müfettişlere teslim edildikten üç gün sonra medyada yayınlandığını da söyleyen Atilla Güçlüoğlu, "Çelik kasada muhafaza edilen fotoğraf ve kamera kaydının yer aldığı CD'ler müfettişlere verilene kadar jandarmanın çektiği hiçbir görüntü basına sızmadı" dedi. Savunmasını yaparken ağlayan Güçlüoğlu, FETÖ ile hiçbir illiyet bağı olmadığını belirtti.
"DEHŞETLİ GURUR DUYUYORDUM"
Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu, sanığa "Adli kolluk yetkiniz bulunmadığı halde neden il emniyet müdürlüğüne gitme ihtiyacı hissettiniz? Samast'ın Türk bayrağıyla fotoğraflar çektirmesiyle ilgili neden 'bir yanda emniyet bir yanda jandarma personeli dursun' dediniz" sorularını yöneltti. Sanık Güçlüoğlu da "Bizler koordine makamıyız, Samsun Emniyet Müdürlüğüne teslim etmemiz için emir aldığımızdan hep beraber oraya gittik. Dünyayı sarsan bir olay olmuş o olayı yaşamak lazım. Dehşet bir gurur duyuyordum katili yakaladığımız için. İl jandarma komutanı, il emniyete teslim ediyoruz deyince benim reddetme şansım yok. Ortak yaptığımız bir operasyondu. Maksat oydu. Sızdırma bizden değil" yanıtlarını verdi.
DİĞER SANIKLAR DA SUÇLAMALARI REDDETTİ
Dönemin Samsun İl Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü olan Yakup Kurtaran da suçlamaları kabul etmeyerek ByLock kullanmadığını ve söz konusu fotoğraf yüzünden mağdur olduğunu, emniyetin istenmeyen yerlerinde çalışmak zorunda kaldığını ifade etti. Dönemin Samsun İl Jandarma Komutanlığı Asayiş Şube Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme biriminde astsubay olan Yüksel Avan da "Ogün Samast yakalandıktan sonra yandan, profilden tek fotoğraflarını çektim. El svabı ve parmak izlerini aldım. Fotoğraf ve kayıt alma işlemlerini bir örgüt adına yapmadım. Komutanlarımın emri altında Jandarma Genel Komutanlığı'na göndermek üzere çektim" diye konuştu. Duruşma yarına ertelendi. DHA