Dışarıdan içeriye mektuplar: Size inanan binlerce kişi var
Bizi hatırlıyor musunuz? Çünkü bazen ve artık, zaman uzadıkça, bizim yapabildiğimiz tek şey sizi hatırlamak olabiliyor. Merak etmeyin halkına düşman devletin vatandaşları arasında sizin masumiyetinize gönülden inanan çok insan var.
Ezel Akay - Yönetmen
Dostlar, hepinizi tek tek tanıyorum ve sizler o hücrelere kapatıldığınızdan beri ne berbat bir devlet anlayışına sahip olduğumuzu defalarca hatırlıyorum.
Ama esas aklımda dönüp duran soru tamamen ama tamamen suçsuz olmanıza, tanıdığım en masum, en ahlaklı ve en vicdanlı insanlardan olmanıza rağmen bu büyük haksızlığın sizleri nasıl bir gündelik yaşama mahkûm ettiğidir. Değiştiriyor mu sizi bu mahkûmiyet?
Daha bencil, daha vicdansız daha ahlaksız bir yaşama mecbur kılıyor mu sizleri hücreler? Çünkü, güya “suçluların” topluma zarar vermesini engellemek veya cezalandırma sayesinde ibret alıp eskiden yaptıklarını bir daha yapmayacak “nedamet getirmiş” bireylere dönüşmelerini sağlamak için icat edilmişti hapishaneler. Ben eskisinden farklı olmanızı istemem. Nedamet falan da getirmezsiniz. Sizden eminim…
Acaba orada da bu bitmek bilmez, uzadıkça uzayan mahkûmiyetinizin eziciliğinden kurtulabilecek nasıl bir dayanışma içindesiniz? Türkiye’nin her yerinden sizin gibi vicdanlı insanların gönderdiği ruhi ve maddi mesajların farkında mısınız? Bu mektuplar bu duygusal dalgalar size ulaşabiliyor mu? Dostlarınızın ara ara kendilerini ne kadar çaresiz hissettiğini siz de fark ediyor musunuz?
***
Tabii ki mahpushaneler birer yalnızlık kalesi. Uzun zaman kalınca yalnızlığın değerini düşürüyordur. Halbuki dostların yanında vakit geçirip sonra yalnız kalıp düşünmek ne kadar tatlıydı!
Bizi hatırlıyor musunuz?
Çünkü bazen ve artık, zaman uzadıkça, bizim yapabildiğimiz tek şey sizi hatırlamak olabiliyor. Bazen ara ara, bu yetersizlik duygusundan kurtulmak için tekrar imza topluyor, tekrar bir protesto gösterisinde sizi anıyor, bir hukuki girişimin destekçisi oluyoruz.
Merak etmeyin tamamen halkına düşman bir devletin vatandaşları arasında sizin masumiyetinize gönülden inanan çok ama çok insan var.
Lütfen, bize yardım edin…
Lütfen dayanmaya devam edin, mesela bizden bir şeyler isteyin, yalnızlık kalesinin bir üretimsizlik kalesine dönüşmesi çok muhtemel, bu işkenceyi engelleyebilmemiz için, çıkartacağınız küçücük bir ses, ileteceğiniz kısacık bir mesaj, sizlerle yeniden dayanışmak için bize ilham verecektir.
Duvarlarınız ışık olsun, mektuplarınız bol olsun…
Şimdilik dışardakilerden