Dışişleri'nin ABD’ye verdiği Kavala yanıtı, Rahip Brunson olayını hatırlattı

ABD Dışişleri Bakanlığı, 1000 gündür tutuklu bulunan Osman Kavala'nın serbest bırakılmasını talep etti.

Açıklamada Türkiye'ye uluslararası sorumlulukları hatırlatıldı ve şu ifadeler kullanıldı:

"Bu hafta itibariyle Türk hayırsever ve sivil toplum lideri Osman Kavala hiçbir suçtan hüküm giymeden 1000 gününü hapiste geçirmiştir. ABD uluslararası sorumluluklara ve zorunluluklara saygı duymanın önemini hatırlatır. Türkiye'den adalet ve hukukun üstünlüğüne olan bağlılığına uymasını ve Osman Kavala'yı serbest bırakmasını, bu sırada davasının adil, şeffaf ve hızlı biçimde sonuçlanmasını istiyoruz."

DIŞİŞLERİ: HİÇBİR DEVLET YARGI SÜREÇLERİ HAKKINDA EMİR VEREMEZ

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Sözcü Aksoy, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Osman Kavala hakkındaki açıklamasına ilişkin soruya yazılı yanıt verdi.

Aksoy, "ABD Dışişleri Bakanlığı'nın, Osman Kavala'nın tutukluluğunun sonlandırılması çağrısı yapan açıklaması hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmamaktadır" ifadesini kullandı.

Kavala hakkında devam eden bir yargı sürecinin olduğuna işaret eden Aksoy, şunları kaydetti:

"Bağımsız mahkemeler tarafından yürütülen bu sürece herkes saygı duymak zorundadır. Nitekim adı geçen hakkında geçtiğimiz şubat ayında bir beraat kararı verilmiş olup, elde edilen yeni deliller çerçevesinde halihazırda başka bir suçtan tutuklu bulunmaktadır. Konu FETÖ elebaşının ülkemize iadesine geldiğinde hukuki süreçleri bahane gösteren, keza, Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'yı herhangi bir dava süreci başlamadan aylarca tutuklu tutanların ülkemizde devam eden bir davaya bu denli müdahalesi çelişkilidir."

Aksoy, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu belirterek, "Hiçbir devlet veya hiç kimse Türk mahkemelerine yargı süreçleri hakkında emir veremez" ifadelerini kullandı.

RAHİP BRUNSON OLAYI

Dışişleri Bakanlığı’nın verdiği bu yanıt, 2 yıl önceki Rahip Brunson olayını hatırlattı. Sosyal medyada pek çok yurttaş da Brunson'ın serbest bırakılmasına gönderme yapan paylaşımlarda bulundu.

2016’nın Ekim ayında İzmir’deki Protestan cemaatine ait Diriliş Kilisesi’nin ABD’li Papazı Andrew Craig Brunson, eşiyle birlikte ifadeye çağrılarak gözaltına alınmış ve ardından FETÖ üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanmıştı.

Konu, ABD Başkanı Trump’a “Derhal serbest bırakın” çağırısı yaptıracak kadar büyük bir gerilim yarattı. Washington bu dava nedeniyle Türkiye’ye yaptırım tehditlerinde bulundu; F-35 savaş uçaklarının teslimatı bile Brunson meselesiyle ilişkilendirildi.

ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, 26 Temmuz 2018’de “Ya serbest bırakırsınız ya da sonuçlarına katlanırsınız” açıklaması yaptı. Trump da Twitter üzerinden “ABD, harika bir Hristiyan, aile babası ve harika bir insan olan Rahip Andrew Brunson’ın uzun süreli tutukluluk hali sebebiyle Türkiye’ye geniş yaptırımlar uygulayacak” paylaşımıyla harareti artırdı.

1 Ağustos’ta ABD, Brunson’ın serbest bırakılmamasında payları bulunduğu gerekçesiyle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e yaptırım kararı aldı.

Atlantik’in öte yakasından gelen yoğun baskılar sonucu 35 yıl hapsi istenen Brunson, 12 Ekim 2018’de serbest kaldı.