Diyanet İşleri Başkanlığı'nın resmi hizmet pasaportuyla (gri pasaport) yurt dışına ‘Alevi dedesi’ gönderme projesi kapsamında Almanya'ya gidip geri dönmeyen 15 yaşındaki H.G.’nin babası Kamer G., “Bir Hristiyanın çocuğu Alevi Dedesi olarak gelebilir mi? Ben ve oğlum Hristiyanlığı seçmişiz ama oğlum Alevi Dedesi olarak gelmiş” dedi. Kamer G., Avrupa’ya gitmenin en kolay yolunun gri pasaport olduğunu belirterek, “Parasını verdim çocuğumu getirdim” ifadesini kullandı.

Diyanet’in ‘Alevi dedesi’ diye Almanya’ya gönderdiği çocuğun babası: Oğlum ve ben Hristiyanız

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2018’de resmi hizmet pasaportuyla yurt dışına ‘Alevi dedesi’ gönderme projesi kapsamında Dersim’den Almanya'ya gidip geri dönmeyen 15 yaşındaki H.G.'nin babası Kamer G. konuştu.

Kendisinin Almanya'da olduğunu ve çocuğunu yanına getirmek istediğini söyleyen Kamer G., “Bunun için en güzel yolda o yoldu, parasını verdim çocuğumu getirdim olay bu” diye konuştu. Haftada 1000 kişinin Avrupa'ya geçtiğini söyleyen Kamer G., “Şu anda Avrupa'ya gitmenin en kolay yolu gri pasaport. Ve şu anda en çok doğu illerinden gelenler var” ifadelerini kullandı.

Sözcü’den Evren Demirdaş’ın haberine göre, ‘Alevi Dedesi' olarak gösterilerek Almanya'ya gönderilenler arasında bulunan 15 yaşındaki D.G.'nin babası Kamer G., şu anda 18’ine girmek üzere olan çocuğunun Almanya'ya gönderilmesi için aracılara 5 bin euro verdiğini söyledi. Kamer G. yaşananları şöyle anlattı:

‘ALMAN MAHKEMELERİ BİLİYOR’

“Ben Almanya'ya geldiğimde çocuğum orada (Dersim’de) kalmıştı ve çocuğumu buraya getirmem lazımdı. 2005'ten beri Türkiye'deki Evanjelistlerle beraberim. Tunceli de küçük olduğu için herkes birbirini tanıyor ve bu durumu biliyordu. Bir Hristiyanın çocuğu Alevi Dedesi olarak gelebilir mi? Ben ve oğlum Hristiyanlığı seçmişiz ama oğlum Alevi Dedesi olarak gelmiş. Oğlum buraya geldiği ve ilticaya başvurduğu zaman Alman mahkemelerine çocuğum buraya nasıl geldiğini sunmuşum. Alman mahkemeleri de benim çocuğumun Diyanet üzerinden Alevi Dedesi olarak Almanya'ya geldiğini biliyor.”

‘OĞLUM HİÇ CEMEVİNE GİTMEDİ’

Hizmet damgalı pasaportla insan kaçakçılığında Diyanet'in kullandığını kaydeden Kamer G., açıklamalarına şöyle devam etti:

“Çünkü Diyanet bilmiyor ki kimin cemevine gidip, görev yapıp yapmadığını… Nereden bilsin. Benim oğlum hayatında cemevine hiç gitmemiş ki. Gelenlerin hiçbirisi de cemevine gitmemiş ve sorulan sorulara da cevap verememişler. O süreçte bir kısmı Almanya'da kalırken bir kısmı da Hollanda, İsviçre ve Belçika'ya gitti. İnsanlar ekonomik sıkıntılardan, siyasi nedenlerden ve yargılamalarından dolayı geliyorlar. Cemevi kendi başına yurtdışına gezi düzenleyip insan gönderemiyor. Çünkü cemevi ibadethane olarak geçmesine rağmen uluslararası bir statüye sahip değil. Bu gibi gezileri ancak Diyanet gerçekleştirebilir.”

‘GELDİKLERİNDE MÜLTECİ BAŞVURUSU YAPIYORLAR’

Türkiye'den gri pasaportla çıkanların sonrasında mülteci olarak başvurduklarını belirten Kamer G., “Geldiklerinde ise kimileri evleniyor, kimileri de Türkiye'de yaşanmış sorunları anlatıyorlar ve o sorunlar üzerinden mülteci olmak için başvuru yapıyorlar. Televizyonlarda diyorlar ki bin kişi falan gitmiş hangi bin kişi? Türkiye'den gelen iltica kamplarına baktığınız zaman haftada bin kişinin Türkiye'den girişi var. Şu anda Avrupa'ya gitmenin en kolay yolu gri pasaport. Ve şu anda en çok doğu illerinden gelenler var” ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yurt dışına “Alevi Dedesi” gönderme projesi kapsamında seçilen kişilerden 20'sinin gittikleri ülkeye iltica ettiği ortaya çıkmıştı.

‘Alevi Dedesi' olarak Almanya'ya gönderilenlerin arasında 15 yaşındaki bir çocuğun da olduğu ifade eden Dersim Cemevi Başkanı Ali Ekber Yurt, Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduğunu ifade etmiş ancak soruşturmanın takipsizlikle sonuçlandığını açıklamıştı.