Doç. Dr. Çağhan Kızıl, Erdoğan'ın açıkladığı normalleşme kararlarını yorumladı. Alınan kararların altında bilimsel verilerden çok politik tercihlerin yattığını belirten Kızıl, "Kontrol salgının gidişatına değil yaşam kayıplarına dair" ifadelerini kullandı

Doç. Dr. Kızıl, yeni kararları yorumladı: Salgını kontrol altına almak gibi bir kaygı yok

Genetik uzmanı Doç. Dr. Çağhan Kızıl, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bugün açıkladığı yeni normalleşme kararlarını yorumladı.

Sosyal paylaşım sitesi Twitter'dan açıklamalarda bulunan Kızıl, salgını kontrol altına almak gibi bir kaygının olmadığını vurguladı.

Kızıl, "Eksik açıklandığı uzmanlarca belirtilen vaka sayılarına göre bile devam eden bir salgında bu tarz normalleşmeye gitmek salgını kontrol altına almak gibi bir kaygının olmadığına işaret ediyor" diye yazdı.

Kızıl'ın yaptığı paylaşımlarda şu ifadeler yer aldı:

"65+ ve 20 yaş altının sokağa çıkamayacak olması ise toplumda 20-65 yaş arasının hastalanmaya devam edeceğini gösteriyor. Riski daha az olan bu yaş grubu hem üretim sürecini sürdürmeye devam edecek, hem de hastalansalar da düşük ölüm riski nedeniyle "başarı"ya zarar vermeyecek.

Aynı zamanda riski yüksek olan 65 yaş üstü korunmuş olacak, çocuklar ise salgının daha da artmasına şu aşamada neden olmayacak. Kontrol salgının gidişatına değil yaşam kayıplarına dair.

Türkiye'deki vaka ve ölümlerin yaş dağılımının açıklanmaması ve en baştaki "yaşlıların yaşamını kaybettiği" vurgusunun ortadan kalkması, yaşam kayıplarının büyük oranda 65 yaş altındakilerde gerçekleştiğini gösteriyor olabilir. Bilemiyoruz.

doc-dr-caghan-kizil-yeni-normallesme-kararlari-yorumladi-salgini-kontrol-altina-almak-gibi-bir-kaygi-yok-737046-1.
Doç. Dr. Çağhan Kızıl

Fiili bir sürü bağışıklığı modeli, salgın daha görünür halde artıncaya kadar devam ettirilebilir. Durumda bir değişiklik olursa önlemlerin değiştirilebileceğine dair açıklama da buna işaret ediyor.

Toplumda salgının şiddetine ilişkin ölçüt, günlük vaka sayıları üzerinden kodlanıyor. Halbuki son birkaç günde ortalama test sayısı düşük olduğundan vaka sayıları da buna oranla düşük çıkıyor olabilir.

Sonuç olarak, dillendirilen ancak tartışılabilecek bir başarı öyküsünün ardından hızlandırılmış bir normalleşmeye geçmek için alınan kararların altında bilimsel verilerden çok politik tercihlerin yattığını söylemek yanlış olmaz."