Dokuz Eylül'de performans kıskacı
DEÜ’de doktor öğretim üyesi kadrosundaki akademisyenler, performans baskısı ile işlerinden uzaklaştırılıyor. Eğitim Sen Şube Başkanı Akıncı, kriterlerin tamamen bilimsel yayına indirildiğini söyledi.
Berkay SAĞOL
Dokuz Eylül Üniversitesi’nde (DEÜ), “Öğretim Üyeliği Kadrolarına Yükseltme-Atama İlkeleri ve Uygulama Esasları”, “Doktor öğretim üyesi yeniden atama” kısmında belirtilen kriterleri sağlayamayan doktor öğretim üyelerinin kurumla ilişiğini kesilmeye başladı.
DEÜ Fen Fakültesi’nde Matematik Bölümü’nden ve İstatistik Bölümü’nden toplam dört akademisyenin işine son verildiği öğrenildi. DEÜ yönetiminin önümüzdeki günlerde yeniden atama zamanı gelen ve kriterleri sağlamayan diğer doktor öğretim üyelerinin de işlerine son vermekte kararlı olduğu belirtildi.
Kendisi de DEÜ'de akademisyen olan Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Üniversiteler Şubesi Başkanı Ümit Akıncı, “İşten çıkarılan akademisyenler alanlarında başarılarını ispatlamış ve üniversite tarafından bu güne kadar defalarca yeniden atamaları gerçekleştirilmiş akademisyenlerdir. Kaldı ki söz konusu akademisyenlerin işe başlama süreçlerinde de alanlarında başarılı bulundukları, jüriler, yönetim kurulları ve rektörlük tarafından da tescillenmiştir. Birimlerindeki dersleri yürüten, lisansüstü öğrenciler yetiştiren, bilimsel toplantılar düzenleyen, idari görevlerde yer alan çeşitli TÜBİTAK projelerinde yer alan işten çıkarılan akademisyenler arasında Fen Bilimleri Enstitüsü müdür yardımcısı da var” dedi.
Doç. Dr. Ümit Akıncı - Eğitim Sen İzmir 3 No'lu Üniversiteler Şube Başkanı
Doktor öğretim üyesi kadrosundaki bir akademisyenin yeniden atamasının yapılmaması durumu daha önce yaşanmadığını belirten Akıncı, “Kriterlerin hemen hemen tamamı bilimsel yayın faaliyetine dayanıyor. Ders vermek, lisansüstü öğrenci yetiştirmek, bilimsel/sanatsal etkinlikler düzenlemek, idari işleyişte görev almak gibi hizmetlerin de akademisyenlerin görevleri arasında olduğu aşikârdır. Oysa yeniden atama sürecinde kullanılan performans kriterleri hemen hemen sadece bilimsel yayın faaliyetine indirgenmiştir. Akademisyenlerin öğrenci yetiştirmesi, ders vermesi, idari faaliyetleri yürütmesi gibi faaliyetlerinden hiç birisi yeniden atama sürecinde kullanılmamaktadır. Yönetim bu tavrıyla üniversitedeki doktor öğretim üyelerinin yanında, yürütülen faaliyetlerin de birçoğunu gözden çıkarmış gibi davranmaktadır” diye konuştu.
BÖLÜMLER KAPANABİLİR
Yeniden atama sürecinde akademisyenlerin önlerine konan yayın kriterlerinde farklı alanların özgünlüklerinin göz ardı edildiğini vurgulayan Akıncı, şunları söyledi: “Doçentlik başvurularında ‘Fen Bilimleri ve Matematik Temel Alanı’, ‘Mühendislik Temel Alanı’ ayrı ayrı ele alınıp ayrı kriterlere tabi tutulmuşken DEÜ yeniden atama kriterlerinde bu alanlar arasındaki özgünlükler yok sayılıp ‘Fen, Mühendislik, Tıp ve Sağlık Alanı’ adı altında birleştirilmiştir. Ülke çapında geçerliliği bulunan doçentlik unvanı verilme sürecinde gözetilen disiplinlerin özgünlükleri DEÜ yeniden atama kriterlerinde gözetilmemiştir. Yeniden atama kriterlerinde farklı bölümlerin özgünlüklerinin gözetilmemiş olması bölümlerden iletilen görüşlerin dikkate alınmamasının bir sonucudur. Bu nedenle bazı birimlerdeki faaliyetlerin durma noktasına gelme riski doğmaktadır. Üniversite yönetiminin bu uygulamadan vazgeçmemesi durumunda bu yıl içinde bölümdeki faaliyetlerin durma noktasına gelecek.”