Dokuz Eylül Üniversitesi’nden mektup var: Her gün daha kalabalığız
Dokuz Eylül Üniversitesi Öğrencileri
Sevgili BirGün okurları,
Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencileri olarak sizleri selamlıyoruz.
Son yıllarda artan ekonomik zorluklara, tüm yaşam alanlarında olduğu gibi, eğitimde de derinleşen eşitsizliklere ve barınma krizine karşı gençlerin öfkesi sokaklara taştı. Geleceği ve umutları çalınan, nitelikli eğitime erişemeyen, üç kuruş bursa ve kötü koşullardaki yurtlara mahkûm edilen biz gençler artık "dur" demek için sokaklardayız.
Daha adil bir yaşam için, daha onurlu bir yaşam için “hak, hukuk, adalet” sloganlarımızla kavgamızı sürdüreceğiz.
Bu mücadele artık yalnızca Ekrem İmamoğlu davasına indirgenemez.
Yıllardır biriken öfkemizle, hakkımız olan eğitim ve yaşam koşulları için sesimizi yükseltiyoruz. Gündüzleri kampüslerimizde akademik boykotlarla, akşamları ise kentin sokaklarında eylemlerimizi sürdürüyoruz. Doğduğumuzdan beri AKP iktidarının gölgesinde büyüdük, yozlaşmış bir sistemin içinde sıkışıp kaldık. Ancak biz de gençliğimizi yaşamak, geleceğimiz için kaygısız olmak istiyoruz. İşte bu yüzden sokaklardayız, mücadele ediyoruz.
Farklı kimliklerden, farklı düşüncelerden gençler, diğer üniversitelerle yan yana gelerek birlikteliğimizi büyüttük.
Bu süreç bize dayanışmayı, kolektif bilinci, aslında birbirimizden başka kimsemizin olmadığını ve değiştireceksek bunun yalnızca birleşik mücadeleyle olacağını öğretti.
İzmir’de emek, demokrasi, özgürlük mücadelesinde gençlerle, kadınlarla, emekçilerle yan yana daha güçlü bir birleşik mücadelenin örülebileceğini gördük, dosta düşmana gösterdik.
Kadın, erkek yan yana verdiğimiz mücadelemizde eylemlerde oluşan eril ve şiddet dilinin, cinsiyetçi sloganların terk edilmesi yönünde çağrı yaptık.
Her gün bir önceki günden daha kalabalık, daha kararlı bir şekilde kol kola, omuz omuza yürümeye devam ediyoruz. Çünkü bu sadece bugünün değil, yarının da mücadelesi. Gelin bu mücadeleyi hep beraber büyütelim.
