Google Play Store
App Store

Çanakkale, Uşak, İzmir, Manisa, Muğla... Ülkenin dört bir yanından orman yangınları yükseliyor. Gereken önlemler alınmazsa bu tablo daha da ağırlaşabilir. Orman Mühendisi Tutmaz, orman yangınlarının son yıllarda 2 kat artış gösterdiğini belirterek “Yapılması gereken yangın çıkmadan önlemleri almak” dedi.

Dört bir yanda orman yangınları sürüyor: Ders çıkarılmadı, alevler yakıyor
Uşak’ta önceki gün çıkan ve büyüyen yangında 26 ev tahliye edildi. (Fotoğraflar: AA)
Sibel Bahçetepe
Sibel Bahçetepe
sibelbahcetepe@birgun.net

Hava sıcaklığının artmasıyla birlikte orman yangınlarının sezonu da açıldı. Neredeyse her gün en az bir kentten orman yangını haberi geliyor. İzmir’in Seferihisar ilçesindeki Çiçek Adası’nın tamamen küle dönmesinin ardından Çanakkale Eceabat'ta çıkan yangın yaklaşık 24 saat sonra kontrol altına alınabildi.

Benzer şekilde İzmir, Muğla, Manisa, Balıkesir ve Uşak'tan da yangın haberleri geldi. Orman mühendisleri, son yıllarda orman yangınlarında iki kat artış yaşandığını belirterek ‘‘Yangını önlemeye yönelik tedbirler ve eğitimler artırılmalı. Biz yangının çıkmasını kabulleniyor ve onu söndürmeye odaklanıyoruz. Bu bakış açısı hem masraflı hem de çok fazla enerji kaybına neden oluyor’’ dedi.

24 SAATTİR MÜDAHALE

Çanakkale’deki tarihi Gelibolu Yarımadası'nda yer alan Eceabat ilçesine bağlı Kumköy köyü yakınlarında önceki gün saat 16.05'te anızdan ormana sıçrayan yangın kısa sürede büyüdü. Havadan ve karadan müdahalenin sürdüğü yangın nedeniyle Çanakkale Boğazı gemi trafiği, kuzey-güney tek yönde ve geçici olarak askıya alındı. Önlem amacıyla Eceabat'a bağlı Büyükanafarta köyü tahliye edildi. Yangın nedeniyle girişlerin durdurulduğu Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alanı'nın bir bölümü dün ziyarete açıldı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, dün saat 17.00 sıralarında yaptığı açıklamada yangının kontrol altına alındığını, soğutma çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Yumaklı, yangında 575 hektarlık alanın zarar gördüğünü de kaydetti. Uşak merkeze bağlı Köprübaşı köyü yakınında ise buğday ekili tarlada önceki gün çıkan yangın rüzgarın etkisiyle yayıldı ve çam ağaçlarıyla kaplı ormana sıçradı.

Tedbir amaçlı 26 hane boşaltıldı. Dün günün ilk ışıklarıyla havadan da yangına müdahaleye başlandı. Muğla'nın Milas ilçesi Dibekere Mahallesi'nde de çıkan yangında 1 hektar ormanlık alan zarar gördü. Manisa’nın Soma, İzmir’in Karaburun ve Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde de çıkan yangınlara dün gün boyu havadan ve karadan müdahale sürdü.

Çanakkale Eceabat’a bağlı Kumköy yakınlarında salı günü saat 16.05 sıralarında tarım arazisinde çıkan yangın ormanlık alana sıçradı. Şehitlik bölgesini de etkileyen yangın yaklaşık 24 saat sonra kontrol altına alındı. Soğutma çalışmaları sürüyor.

YANGIN ÖNCESİ TEDBİRLER

BirGün'e konuşan Orman Mühendisi Vehbi Tutmaz, geçmiş dönemlerdeki yangınlardan ders çıkarılmadığını söyledi. Yangınların yüzde 99’luk kısmının insan kaynaklı olduğunu belirten Tutmaz ‘‘Hava şartları ne olursa olsun yangınlar ihmal, dikkatsizlik, kasıt gibi nedenlerden çıkıyor. Asıl önemli olan yangın çıkmadan yeterli önlemleri almak" dedi. Yangınların çıkmasında alınacak bazı tedbirlerin olduğunu anlatan Tutmaz "Ülkemizde Orman Genel Müdürlüğü yangın söndürme mantığı ile bu işi eline almış. Yani 'Nasıl olsa yangın çıkacak, ben helikopterimi, uçağımı, elemanlarımı yangın çıktığı varsayımına göre hazırlayayım' diyor. Bizim gibi yangınla savaş veren ülkelerin bazılarında örneğin Kanada, ABD, Fransa, Avusturalya, hatta Güney Afrika'da birçoğu ödeneklerini ve enerjilerinin çok büyük kısmını yangın öncesi önlemlere ayırıyor" diye konuştu.

Son yıllarda orman yangılarının iki katına çıktığını kaydeden Tutmaz, şöyle devam etti: ‘‘Orman Genel Müdürlüğü 1937 yılından bu yana yangın istatistiklerini tutuyor. O günden bu güne kadar her yıl ortalama 1800 kadar yangın çıkarken, son yıllarda iki katına ulaşmış ve 2500'e kadar çıkmış duruma. Ülke olarak yangın sayılarını ve etkilerini en aza indirecek önlemleri almak zorundayız. Özellikle orman içi ve yakınındaki bina ve tesislerin yangına karşı dirençli olması lazım. Tarımsal faaliyetler bakımından buralarda uygun ürünlerin seçilmesi gibi çok sayıda tedbir alınmalı. Orman ve civarında yaşayanlar, otellerde çalışanlar, AFAD ve Orman Genel Müdürlüğü, itfaiye teşkilatı, belediye ve sivil toplum örgütleri bir masa etrafında toplanıp alması gereken önlemleri tartışması ve plan dahilinde yangın çıkmadan önce neler yapılacağı konusunda mutabık kalıp bunu plan çerçevesinde uygulamaları lazım. Eskiden köylerde ve mahallelerde 18 yaşını doldurmuş ve 50 yaşına kadar olan erkek nüfus, yangına gitmek zorundaydı. 2017'de bir yasa ile yangın mükellifliği kalktı. Bu yönetmelik ve mevzuat da değişmeli."

EKİPLER YETERSİZ

Geçmiş yangınlardan ders çıkarılmadığını anlatan Tutmaz ‘‘35 yıl Orman Genel Müdürlüğü'nde çalıştım, 32 yılım ise orman yangınları içinde geçti. Hep şunu tartıştık, Orman Genel Müdürlüğü niye yangın sayılarını aşağı çekmek için daha fazla uğraşmaz. Her yıl uçak ve helikopter sayısının artırılması konuşuluyor. Uçak ve helikopter tabii ki çok çok önemli, yangının daha fazla büyümesini engellerler, yerde çalışan ekiplere müdahale etme fırsatı tanır, yeni başlamış yangınları daha kolay tespit ederler gibi. Ama şunu unutmayın yangını uçak ve helikopterler tek başına söndürmezler. Şuan da çok pahalı bir sistemle biz yangınları önlemeye çalışıyoruz. Yer ekiplerinde eksikler var. Türkiye'de yaklaşık 1200 kadar arazözün çok büyük kısmında yeterli personel yok’’ dedi.