Egemen küresel güçler arasındaki hegemonya mücadelesinin av sahasına dönüşen Ukrayna’da savaş yarın itibariyle 6. ayını dolduracak. 24 Şubat’ta başlayan savaşın üzerinden 180 gün geçerken görünen o ki, savaşı bitirmeye kimsenin niyeti yok. Aksi durum şaşırtıcı olurdu zaten. Savaş Ukrayna topraklarında cereyan etse de, Batı ile Rusya arasında bir hesaplaşma olduğundan bitirme veya ateşkes kararını da Kiev de alınmayacak, son söz Washington ve Moskova’nın.

ABD’nin, NATO’nun, Batı İttifakı’nın savaşı yıllara yayacak planlar içinde olduklarını, Rusya’yı dirençten düşürmek için çıkmasına vesile oldukları savaşı kullanacakları malum. Artık kimseler ateşkesten, barış bahsetmiyor. Her iki taraf da insani, askeri ve maddi olarak ağır kayıplar verse de. Kiev de Moskova da savaşı kendi lehlerine sonlandırabileceklerine inanıyor.

Günler, aylar geçtikçe savaşın uzamasını isteyen odakların desteğini alan Ukrayna’nın yeni bir strateji geliştirdiğine tanık oluyoruz. Savaşta, yeni cepheler açılıyor.

YENİ STRATEJİ, YENİ TAKTİKLER

Savaşın daha doğrusu işgalin ilk haftalarında ateşkesten yana, müzakerelerden yana açıklamalar yapan Ukrayna yönetimi, ABD ve İngiltere liderliğindeki Batılı ülkelerden aldığı destekle artık bu cümleleri telaffuz etmemeye başladı. Savaşı Rusya’nın sahasına taşımak isteyen Kiev’in strateji değişikliği dört alanda kendisini gösteriyor.

SUİKASTLAR

Putin’e yakınlığıyla bilinen siyaset bilimci Aleksandr Dugin’in kızı Darya Dugina’ya yönelik suikast savaşın başından bu yana Rusya’ya verilen en sert yanıt oldu. Ukrayna cephesinden bu tür eylemlerin birbirini izlemesi şaşırtıcı olmayacaktır.

SABOTAJLAR

Kırım’da yoğunlaşan sabotaj ve saldırılar, cephe hattının Rus kalelerine, Rusya’nın kontrolündeki bölgelere yığılacağının göstergesi. Zelensnki’nin geçtiğimiz hafta sarf ettiği “Savaş Kırım’da başladı, Kırım’da bitecek” sözleri bunun göstergesi.

SALDIRILAR

Belgorod gibi sınıra yakın Rus kentlerinin hedef alınması, çatışmaların yayılacağını işaret ediyor. Belgorod gibi diğer sınır kentlerine yönelik bombardımanların olması şaşırtıcı olmayacaktır.

İç karışıklıklar: Darya Dugina suikastını üstlenen ve sert bir bildiri kaleme alan Ulusal Cumhuriyet Ordusu (RNA) isimli yapı Rusya’nın içeriden de kaosa sürüklenmek istendiğinin işareti. Kremlin, Kiev’i sorumlu tutarken Putin yönetimi şiddet yoluyla devirmeyi amaçlayan bir yeraltı örgütü olan NRA’nın “Putin ve oligarklarının tahtan indirileceğini” ilan etmesi manidar.

CEZALANDIRMANIN FARKLI YOLLARI

Uluslararası Kriz Grubu BM Direktörü Richard Gowan’ın geçen hafta ajanslara da düşen açıklamasında çarpıcı bir değerlendirme yapıyordu. Gowan, “Savaş uzadıkça Rusya’yı cezalandırmanın anlamlı yollarını bulmak daha da zorlaştı" ifadeleriyle çarpıcı bir duruma vurgu yapıyordu. Gowan’a bunları söyleten şey yaşanan gerçeklikler. ABD’nin dayatmasına rağmen pelçok ülke savaş uzadıkça hem enerji hem gıdada yaşadıkları sıkıntılar nedeniyle Rusya’ya yönelik kuşatmaya itiraz seslerini yükseltiyorlar.

KİEV’İN RÜYALARI

Zelenski yönetiminin tüm açıklamalarına rağmen altı aylık savaşın ardından Ukrayna için işler iyi görünmüyor. Savaş kışkırtıcısı yayınlarıyla bilinen Alman Die Welt gazetesi dünkü haber analizinde

Kiev’in Rusya’nın ilerlemesini durduramadığını, yaklaşan kışa rağmen ABD ve Avrupa’nın hala ellerinden geldiğince yardımcı olmadıklarını yazıyordu. Christoph B. Schiltz imzalı yazıda büyük sorunun cevapsız kaldığı gerçekte neyi başarılmak istendiğinin belirsiz olduğu vurgulanıyordu. Christoph B. Schiltz imzalı yazıda, “(Kiev) Doğudaki Donbass’ı kaybetmek üzere. Güneyin çoğu zaten Rusların elinde. Şu anda, bunun öngörülebilir gelecekte tekrar değişebileceğini gösteren hiçbir şey yok” deniliyordu.

Kiev amacına ulaşamayacak olsa da bu durum Moskova için de geçerli. Rusya’nın tüm toprak kazanımına rağmen istediğini elde ettiğini söylemek zor. Buna karşılık savaş karşılıklı olarak her iki kardeş ülkeye de kaybettiriyor. Hem ekonomik, hem toplumsal hem de askeri olarak.

Batılı başkentlerin, yayın organlarının, düşünce kuruluşlarının desteklediği bu savaşın kazananı olmayacak. CIA, MI6 gibi istihbarat örgütlerinin serevis ettiği bültenlere oluşturulan kamuoyu gözleri karartsa da kazana sadece emperyalistler, silah baronları ve askeri sanayi. Savaşın uzaması sadece yıkımı daha da derinleştirecektir o kadar.