19 Ağustos-4 eylül tarihleri arasında Japonya'da düzenlenecek Dünya Basketbol Şampiyonası'na katılacak A milli takım NBA

19 Ağustos-4 eylül tarihleri arasında Japonya'da düzenlenecek Dünya Basketbol Şampiyonası'na katılacak A milli takım NBA yıldızlarımız (!) Hidayet Türkoğlu ve Mehmet Okur'dan yoksun olarak çalışmalarına başladılar. Hem federasyon hem de bu iki oyuncu el birliği ile bu görevden kaçmayı başardılar. Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu sakatlık bahanesiyle kadrodan çıkartılırken, Serkan Erdoğan var olan sakatlığına rağmen şampiyonada forma giyeceğini açıkladı. Zaten Serkan da oynamasa takımda etkili olabilecek oyuncu neredeyse hiç yok.Her an milli takımdan kaçmaya aday antrenörümüz Bogdan Tanjeviç de sağolsun kadroyu seçerken geçen sezonun en başarılı dört oyuncusunu da kadroya almayarak kadroyu daha sahaya çıkmadan iyice güçten düşürmeyi başardı. 2 NBA yıldızımız da sudan sebepler öne sürüp kadrodan çıkartı-lınnca milli takımın orada neler yapamayacağını tahmin etmek çok da zor değil. Bu kadar önemli bir şansı bozuk para gibi harcıya-cağız. Türkiye öyle her Dünya Şampiyonası'na katılabilen bir ülke değil.

İndianapolis'ten sonra katıldığımız ikinci şampiyona bu. Uluslararası Basketbol Federasyonları Birliği (FIBA) tarafından Tokyo'da yapılan kura çekimi sonunda Türkiye, (C) Grubu'nda yer aldı. C Grubunda Türkiye Katar, Avustralya, Litvanya, Brezilya ve Yunanistan ile mücadele edecek. Bu grupta ilk 4 sırayı alacak takımlar bir üst tura çıkacak ve D grubu ile çapraz eşleşme sistemine göre eşleşerek eleme maçlarını oynayacaklar. A millilerin amacı en azından grubumuzda 2.veya 3. sırada yer alarak 2. turda zayıf bir rakiple eşleşmek. Aslında Japonya'ya en iyi kadro ile gidilebilseydi bu pek de zor olmayacaktı. Grubumuzda yer alan Katar ve Avustralya her zaman yenebileceğimiz rakipler. Diğerlerine karşı ise güçlü olduğumuz her zaman iddialı olabiliriz. Ben bu takımla bile iyi bir mücadele ortaya koyarsak, terimizin son damlasına kadar mücadele edersek, başarılı olabileceğimizi düşünüyorum. Takım sporlarında favori olmayan takımlar, böyle turnuvalarda bazen başarılı olarak sürpriz sonuçlara imza atabilirler. Üstelik Bogdan Tanjeviç'e ve ne yaptığını bilmeyen federasyona rağmen ...

2010 hayallerini bırakıp herşeyden önce bedavadan katıldığımız 2006 Dünya Şampiyonası'na en iyi kadro ile gidip başarılı olmanın yollarını sonuna kadar zorlasaydık daha iyi olmaz mıydı ?

Artık olan oldu, takım kadrosu oluşturuldu. Bundan sonra yapılacak olan, kalan sağlam oyuncularla beraber hazırlık dönemini en iyi şekilde tamamlayıp, turnuvaya hazır olarak gitmektir. Uzun yıllar sonra elimize geçen bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirip basketbolümüzün adını dünyaya en iyi şekilde duyurma fırsatını kaçırmamak lazım.

Basketbolumuz adına bunu yapmak boynunuzun borcudur.