Dövizin uçuşa geçmesi organizatörleri zorluyor. Buna rağmen iyi gruplar izliyoruz. Örneğin geçen ay Rock Off Festivali, Behemoth, Gojira ve Korn’lu iyi bir kadroyla karşımıza çıktı

Dünyada olmayan uygulamalar ülkesi

BARIŞ AKPOLAT- @barisakpolat

Geçen hafta belki 12-13 yıldır canlı izlemediğim Bülent Ortaçgil için BirGün’lük Festival’e gittim. Pazar günüyse Headbangers Weekend’deydim. Son dakikada Mastodon yerine Helloween’i kadrosuna dahil eden festivalde keyif aldım. Festivalin tepe noktaları kanımca Carcass ve Krator’du. Kaliteli soundlu Arch Enemy’yi ise çok tekdüze buldum.

Sıkıntı büyük! Sıkıntı dev!
Bizim festivallerde ana grup olmayan yerli grupların sesinin kısılması artık o kadar kanıksandı ki kimse sesini çıkartmadı yıllarca. Ama artık Headbanger’s Weekend’de işin suyu çıktı, zaten izleyiciler de Murder King konserinde isyan etti. Pazartesi günü çevredeki ofislerin şikâyetiyle belediye ceza kesmeye geldi mekâna. Kesin bir bilgi olmamakla birlikte duyduğum kadarıyla 17 bin lira da ceza kesildi organizasyona. Kes, Murder King, Thrown To The Sun gibi gruplar ses yüzünden sahnede çok çekti. Kes’in ortasında ses bir anda kısıldı. Sonra tekrar açıldı, oyuncağa döndü. Sesçi ne yapsın? Murder King’deki sesin açıklanacak bir tarafı yok. Grup yabancı grup kalitesinde çaldığı halde… Konserlerde ses mühendisleri uzun süre çalışarak bir sound elde eder. Fakat siz belediye yüzünden -bazı durumlarda ana grup istemediği için- bir anda sesi evinizdeki setin volüm düğmesi gibi kısarsanız o mühendisin yaptığı ses rezil hale gelir. Yılda en fazla 3 kez konser verebilen grupları bari kendi organizasyonumuzda belediyeye yedirmeyelim. Dinleyiciler tepki koymazsa olmaz bu iş. Bilet ücretini geri isteseler hakları var. Kimse yarım yamalak müzik dinlemeye gelmiyor.

Üstelik yerli gruplar birçok sefer sadece para karşılıksız sahneye çıkıyorlar ya da kazandıkları 3-5 kuruşla sadece taşıma ücretlerini ödeyebiliyorlar. Kulislerde yabancıların yediği yemeklerden yiyemiyorlar, bazen kulisten kovuluyorlar yabancı grup istemediği için. Herkes bir silkinip kendine gelsin artık.

Bir diğer sıkıntıysa festival alanına bir kez girince bir daha çıkamama, çıkarsan da girememe durumu... Almanya, Hırvatistan, Hollanda, Romanya, İngiltere ve pek çok ülkede irili ufaklı festivale katıldım. Ne Reading ne Sziget ne de Rotterdam North Sea Jazz Festivali’nde böyle bir uygulama görürsünüz. Kolunuza bileklik takıldıysa siz o alanın vatandaşısınız demektir. İstediğin gibi girip çıkarsın. Kendimi bildim bileli bu sorunu yaşarım. Bilette, Biletix’te veya festival kurallarında olsun olmasın bu sorun hep yaşanır. Dışarıda bileklikler değiştiriliyor filan diyorsanız daha kaliteli bileklik kullanın. İsteyen dışarıda köfte yer isteyen yürüyüşe çıkar konser arası. Kimse size mahkûm değil. Para karşılığı bilet aldığın etkinlikte kapıdaki genellikle rock ve metalciden nefret eden güvenliğin itip kakmasını kimse çekmek zorunda değil. Bu sorunlar bitene kadar yazmaya devam edeceğim. Bu saçma güvenlik önlemlerini bir an önce düzeltmeniz dileğiyle.