Dünyada savaş, uzayda barış

Dr. H. Tuğça Şener

2011 yılında Amerikan meclisinin “ulusal güvenlik endişesi” nedeniyle aldığı Çin’i uzay programından hariç tutma kararının etkileri bugün hala devam ediyor. ABD’nin engellemesi yüzünden Uluslararası Uzay İstasyonu’na katılım sağlayamayan Çin’in kendi istasyonu olan Tiangong’u kurma çabası yakın zamanda istasyonun tamamlanmasıyla nihayete erecek. 6 fırlatma sonunda yörüngedeki ana modül olan Tianhe modülüne iki bilim ünitesi eklenmesi, iki kargo görevi iki de insanlı görevin ardından yıl sonuna kadar 6 astronotun istasyonda çalışmasıyla uzay istasyonunun bu yıl sonuna doğru tamamlanması planlanıyor.
Öte yandan Şubat sonunda Rusya’ya yüksek teknoloji ürünlerinin ithalatını durduracaklarını söyleyen Biden, bunun Rusya’nın havacılık ve uzay birimlerini de kötü etkileyeceğini eklemişti. Bunun ardından NASA ve Rusya’nın uzay ajansı Roscosmos’un ortaklaşa yaptıkları açıklamada Rusya’ya karşı uygulanan uluslararası tutum ve ambargoların sivil uzay çalışmalarını etkilemeyeceği belirtildi.

Uluslararası uzay istasyonu

Bu açıklamaya rağmen, Rusya’ya uygulanan yaptırımların sonuçlarının, Kanada, Japonya ve birçok Avrupa ülkesini de kapsayan Uluslararası Uzay İstasyonu programına korkunç etkileri olabileceğini söyleyen Rusya Uzay Ajansı Başkanı Dmitry Rogozin “UUİ’ndaki işbirliğimizi zedelemek mi istiyorsunuz? Bizimle işbirliğinin önünü kestiğiniz durumda UUİ’nun kontrolsüzce yörüngeden çıkmasını, ABD veya Avrupa üzerine düşmesini nasıl engelleyebileceksiniz? Alternatif olarak bu 500 ton civarındaki yapının Hindistan veya Çin üzerine düşmesi de söz konusu olabilir. UUİ Rusya üzerinden geçmiyor, bizim için böylesi bir risk mevcut değil” diye açıklama yaptı 25 Şubat’ta.

Tüm bunların üzerinden çok geçmeden,18 Mart’ta, Uluslararası Uzay İstasyonu’na gerçekleştirilen mürettebat gönderiminde uzun yıllar süren müzakerelerin ardından gerçekleşen bir gelişme oldu: 22 yılın ardından ilk defa UUİ’na gönderilen mürettebatın tamamını Rus kozmonotlar oluşturdu. Her ne kadar Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle karşılaştığı uluslararası gerginliklerden bağımsız, Amerikan astronotlarının şimdiye kadarki Soyuz uçuşlarına karşılık Rus kozmonotların Amerikan ticari mürettebat taşıma araçlarına alınmasına ilişkin bir durum olduğu belirtilse de, NASA ile Roscomos’un uzun zamandır beklenen bu anlaşmasındaki zamanlamanın manidar olduğu inkâr edilemez.

Peki, tüm bunlar olurken bir tarafta da uzayı, bir diğer deyişle gökyüzümüzü arka bahçesine çeviren Elon Musk’ın Starlink sisteminin Ukrayna’nın kimi bölgelerinde yegâne internet kaynağı haline gelmesi onun bugüne kadarki tüm hinliklerinden aklanmasına yeterli mi? Rusya’nın Ukrayna’ya ve özellikle de doğrudan ülkenin iletişim arterlerine saldırılarının devam etmesi durumunda, ülkenin internetsiz kalma ihtimaline karşılık Ukrayna’ya bir tır dolusu Starlink alıcısı gönderen Elon Musk gerçekten de bir süre sonra ülkenin internet erişimi için kilit bir rol üstlenmiş oldu.

Diplomasi ve siyasetin bilime değmediği bir dünya tabii ki çok ütopik. Peki, mevcut durumun yekpare ve doğru bir analizini yapabilmek süreç içinde ne kadar mümkün? Ne yazık ki bazı şeyleri yaşamadan bilemeyeceğiz.