Dünyanın geleceği tehdit altında
Polonya’da düzenlenen İklim Değişikliği Konferansı’nda küresel ısınmanın getirdiği tehdidin ‘hiç bu kadar kötü’ olmadığına dikkat çekildi. Harekete geçme çağrısı yapan BM’den Espinosa, “Daha fazla çaba gerekiyor” dedi
Polonya’nın Katowice kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Konferansı (COP24) Pazar günü başladı. İki hafta sürecek toplantılarda, Paris İklim Anlaşması’nın hayata geçirilmesi gereken ilkelerin karara bağlanması hedefleniyor.
Daha fazla çaba göstermek gerekiyor
BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi İcra Direktörü Patricia Espinosa açılışta yaptığı konuşmada, dünyanın ısınması sonucu insanlık için oluşan tehdidin “hiç bu kadar kötü” olmadığına dikkat çekti. Dünyada hava sıcaklığı ölçümlerinin yapılmaya başlanmasından bu yana “bu yılın en sıcak dört yıldan biri” olduğunu vurgulayan Espinosa, “Bu gerçek daha fazla çaba göstermemiz gerektiğini gösteriyor” şeklinde konuştu.
COP24 Başkanı Michal Kurtyka ise Paris Anlaşması’nı işlevsel bir hale getirmek için bütün ülkelere biraraya gelme çağrısında bulundu.
Türkiye için 12 yılda 2 kattan fazla artış bekleniyor
2015 yılında Paris Anlaşması’nı imzalayan Türkiye, 2030 yılında sera gazı salınımlarını, en az yüzde 21 oranında azaltmayı taahhüt etmişti. Fakat iklim uzmanları, son dönemde kömüre dayalı enerji politikalarına yönelik yatırımlar nedeniyle Türkiye’nin 2030’da, sera gazı emisyonunu 2015’teki seviyenin iki katından fazla bir düzeye çıkarmış olacağını ifade ediyor.
***
Bilim insanları uyarıyor
Yaklaşık 900 bilim insanının bir araya gelmesiyle oluşan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) birkaç ay önce alarm raporu yayımladı. Bu rapora göre buzulların erimesi, deniz seviyelerindeki yükselme, kuraklık ve küresel ısınma artmaya devam ediyor.
Paris İklim Anlaşması’na imza atan 183 ülkenin, dünyanın yıllık ortalama sıcaklığının 2 dereceden fazla artmaması için çaba göstermeyi kabul etmesinin üzerinden ise 3 yıl geçti.
Polonya’daki zirvenin amacı da, her ülkenin uyumlu bir şekilde çalışması ve her şeyin başında bu sürecin şeffaf yürütülmesini sağlamak. Ekonomik durumu iyi olmayan ülkeler ise 3 yıl önce verilen maddi yardım desteği sözünün tutulmasını bekliyor. Çevre aktivisti Lutz Weischer, “Şu anda en fazla faaliyet gösteren ülkeler, küresel ısınmanın etkisini en fazla hissedenler. Küçük ada ülkeleri ve fakir gelişmekte olan ülkeler arasında ortak bir anlayış ve yenilenebilir enerjiye dönme hedefi söz konusu. Fosil enerji kaynaklarına sahip ABD ve Suudi Arabistan gibi ülkeler ise engel yaratıyor” dedi. ABD Başkanı Donald Trump, göreve geldikten sonra anlaşmadan çekildiklerini açıklamıştı.