Attila Aşut

yazievi@yahoo.com

“Hazırlamakta olduğumuz bir çalışmada bazı sözcüklerin yazımı ve yazım işaretlerinin kullanımı konusunda kararsız kaldık. TDK'de ve Necmiye Alpay'ın kitabında da yeterince net yanıtlar bulmadık. O yüzden size danışmaya karar verdik.”

Mektup; sendika uzmanı, akademisyen ve yazar bir dostumuzdan… Sorular özelden sorulduğu için yanıtları da aynı yoldan gönderdim. Ancak arkadaşımızın ayrıntılı soruları genel nitelikteydi. Bu konularda duraksama geçiren başka okurlarımızın da olabileceğini düşünerek soru ve yanıtları köşemize taşımak istedim.

SORU: İlk sorumuz “tüzük” sözcüğüyle ilgili. "Ana tüzük" mü yoksa "anatüzük" şeklinde mi yazılmalı? Kurumlar ve sendikalar her ikisini de kullanıyor.

YANIT: 1960'lı yıllarda olsaydık sorularınıza daha kolay yanıt verebilirdim. Çünkü o yıllarda herkesin tek "yetke örgen" olarak tanıdığı ve kaynaklarına güvendiği TDK vardı. Şimdi yazım kuralları açısından çok başlı bir durumdayız. Günümüz TDK'si, bileşik sözcükleri genellikle ayrı yazma eğiliminde. Dil Derneği ise bunu yanlış buluyor ve kendi yazım kılavuzlarında birleşik yazmayı yeğliyor. Ama onlar da bu konuda yeterince titiz davranmıyor, hatta zaman zaman tutarsızlık sergiliyorlar. Örneğin Dil Derneği'nin Yazım Kılavuzu'nda anabaşlık, anabellek, anabilim, anacadde, anasayfa, anayol, anayurt vb. sözcükler bitişik yazılırken "anatüzük" sözcüğü yer almıyor. Genel kurala göre kılavuzda bitişik yazılmayan sözcükler ayrı kabul ediliyor. Ama burada bir unutkanlık da sözkonusu olabilir. Çünkü "anatüzük" sözcüğünün yapısal olarak "anayasa"dan hiçbir ayrılığı yoktur. Ayrıca "içtüzük" sözcüğünü kendileri de bitişik yazmış zaten!

Benim bu konudaki görüşüm: "Anatüzük" sözcüğü bitişik yazılır. Fakat "tüzük" sözcüğünün başına "ana" sıfatının eklenmesini gereksiz bulduğumu da belirteyim. Tüzükler, tüzelkişiliklerin temel işleyiş kurallarını belirler. Tüzüklerde yer almayan, uygulamaya ilişkin ayrıntılı düzenlemeler ise yönetmelikler ve yönergeler'le tamamlanır. Tüzüklerin üstündeki bağlayıcı hukuksal normun adı “anatüzük” değil “yasa”dır. Bundan dolayı “anatüzük” yerine “tüzük” dense eksiklik olmaz diye düşünüyorum.

SORU: Diğer sorumuz, tüzük sözcüğündeki ünlü yumuşaması hakkında olacak. “DİSK Ana Tüzüğü” mü yoksa “DİSK Ana Tüzük'ü” mü? “DİSK Ana Tüzük'ünde yapılan değişiklik” mi yoksa “DİSK Ana Tüzüğünde yapılan değişiklik” mi? “DİSK Ana Tüzük'ünün 3. Maddesi” mi yoksa “DİSK Ana Tüzüğünün 3. maddesi” mi?

YANIT: Sırasıyla şöyle olmalı: DİSK Anatüzüğü, DİSK Anatüzüğü'nde, DİSK Anatüzüğü'nün 3. maddesi.

SORU: Üçüncü soru, kurum ve organ adlarının yazılışı ve kesme işareti konusunda. Kurum adlarını ve özel organ adlarını büyük harfle yazıyoruz. Ancak DİSK Yürütme Kurulu yerine, onu kastederek yürütme kurulundan söz ettiğimizde ilk harfler büyük mü olmalı? Örneğin "Yürütme Kurulu üyeleri" derken...

YANIT: Eğer DİSK Yürütme Kurulu amaçlanıyorsa, Yürütme Kurulu sözcükleri büyük harfle başlamalı.

SORU: Organ adlarında kesme işareti kullanımı konusunda da birlik yok. “DİSK Yürütme Kurulunun" mu, "DİSK Yürütme Kurulu'nun" mu doğru? TDK son zamanlarda kesme işaretini kaldırmış. Ama kesme kullanmakta ısrar edenler de var. Ne yapmalı?

YANIT: Evet, kesme imi konusunda böyle bir karışıklık var. Kural eskiden daha katıydı. Şimdi gevşetmişler. Ama bu konuda da tutarsız davranıyorlar. Örneğin "Türk Dil Kurumu'ndan..." derken kesme imi kullanıyor ama "Diyanet İşleri Başkanlığından..." ya da "Orman Bakanlığından..." derken kullanmıyorlar! Ben "Özel adlardan ve kurum adlarından sonra kesme imi kullanılır" kuralı gereğince iki durumda da kesme imi kullanıyorum. Yani sizin örneğiniz üzerinden konuşacak olursak, "DİSK Yürütme Kurulu'nun" diye yazmayı yeğliyorum.

Uygulamada duraksama yaratan yazım konularıyla ilgili bu açıklamalar umarım yararlı olmuştur.