Cemal Süreya’nın deyişi ile “Afrika Aslanı” İlhami Bekir Tez’in ilk şiirleri 1924 yılında “Milli Mecmua”da çıkar. İlk kitabı 1927’de çıkan “Çocuk Şiirleri”, ikincisi Nâzım Hikmet ile ortaklaşa hazırladıkları “Mavi Kitap’’tır.

“24 Saat”, “Birinci Forma”, “Herhangi Bir Şiir Kitabıdır”dan sonra 1933’te Cumhuriyet’in 10. yılı nedeniyle “Mustafa Kemal”i yazar.

“Mustafa Kemal” İstanbul Halkevi tarafından iki bin adet basılacak ve “Yeni Türk” dergisinin okurlarına parasız dağıtılacaktır.

Bu sırada tarihçi hocası Prof. Hamit Olgunsu, “Yeni Türk” dergisinde yazmasını öğütler. İlhami Bekir, Cumhuriyet Halk Partisi’nin yalnız “devrim” okunu işlemesi şartıyla, “Peki” der ve ertesi gün “Yurdumun toprağında” mısraıyla başlayan bir şiir yazar:

“Yurdumun toprağında yeni türküler yeşeriyor
Köylerimin bağında çocuklarım
Yeni inanışların kütükleri üzüm veriyor.”

Sıra şiirin telif hakkına gelmiştir, “Bu şiir için kaç para istiyorsun?” diye sorarlar.
İlhami Bekir, “Elli lira” der.
“Fakat, biz” derler, “Faruk Nafiz’e bir şiir için 15, Ahmet Haşim’e 25 lira verdik. Sen onlardan büyük müsün?”
İlhami Bekir, düşünmeden cevap verecektir:
“İyi ama, onlar size hazır elbise satmışlar, ben ısmarlama kostüm diktim.”
Sonunda kırk lirada anlaşırlar.

Sonrasını da şöyle anlatacaktır İlhami Bekir:
“On bir ay içinde, Burhan Ümit’ten (Mareşal Fevzi Çakmak’ın damadı Burhan Toprak) sonra bütün işi gücü 32 dişini göstererek gülmek olan felsefeci Mehmet Emin Erişirgil’le birlikte Yeni Türk dergisini yönetmeye başladım. Dergide on bir ay içinde on bir şiirim çıktı. Ve... günün birinde, yabancı gazetelerde ‘Solcular halkevlerine sızdılar’ yollu yazılar görülmesi üzerine, nazikâne kovuldum.”

edebiyat-ise-yarar-82419-1.Ben de şiirden ilk telifimi Cemal Süreya’dan almıştım.
Süreya, “Papirüs” dergisinin Ağustos 1966 tarihli 3. sayısında çıkan “Bezirgân” şiirim için on lira vermişti.
O yıllarda “Papirüs”ün satış fiyatı 250 kuruş...
İlk çocuk kitabım “Denizler Sincabı”nın telifi ise bir hırsıza armağan edildi.
“Denizler Sincabı” ABeCe yayınlarının ilk kitabıydı. Yayınevi sahibi Medeni Ferho, aynı zamanda Kapalıçarşı’da bazı kuyumcuların muhasebe defterlerini tutuyordu. Bu nedenle çarşıda tanıdıkları vardı.
“Bana” dedim, “Telif hakkı yerine çarşıdan bir deri ceket al.”
Ferho, kitabın çıktığı gün deri ceketi getirdi, akşam eve götürdüm, çalışma odasının kapı arkasına astım. Sabah kalktığımda ceket yerinde yoktu. Biri ceketle birlikte kasetçalar ve giyilmemiş 2-3 çorabımı alıp gitmişti.
1981’de askere gittim. O sırada YAZKO (Yazarlar ve Çevirmenler Kooperatifi) kurulmuş...
Üye olmak için 30 bin lira vermek gerekiyor.
Muallim Naci’nin çocukluğunu anlattığı “Ömer’in Çocukluğu” kitabını “Mavi Alacalı Baston” adıyla eski yazıdan günümüz Türkçesine çevirdim ve Milliyet Çocuk Yayınları arasında çıktı.
Kitabın telif hakkı olan 30 bin lirayı YAZKO yöneticilerine verdim. Böylece YAZKO iki kitabımı yayımladı: “Nereye Uçar Gökyüzü” ve “Siyah Bir Acıda”...
Fakat bir süre sonra yayınevi iflas etti ve ben de teliflerimi alamadım.
Piya Yayınları arasında çıkan “Mektup Var İlhami Bekir’den” ve “Kalbim Dinamit Kuyusu” kitaplarının telifi bir hafta kadar Amsterdam gezisiydi.
Ahmet Hamdi Tanpınar, Hasan Âli Yücel’e 27 Mart 1958’de yazdığı mektupta beş bin lira borcu olduğunu bildiriyor ve bundan kurtulmak için Yücel’den yardım istiyor.
Bunun gerçekleşmesi halinde de temennisini şöyle dile getiriyor: “Edebiyat bir şeye yaramış olacak.”
Gerçekten de edebiyat işe yarıyor.

ARZU
Gül ol; elimde solan,
Saç ol; boynuma dolan!
Fer ol; gözlerimde yan;
Camda akseder gibi...

Sevsem, bilmeden asla;
Çılgın bir ihtirasla;
Ve sonra, ilk temasla
Kaçsam gölgeler gibi..


İLHAMİ BEKİR TEZ
(Olduğu Gibi, 1927)