Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, bakanlığı döneminde vakıf ve derneklerle imzalanan protokollerin sayısını açıklamaktan kaçınarak “Protokoller kamu yararı gözetilerek yapılıyor” dedi. Bakan Selçuk döneminde, ‘kamu yararı’ gözetilerek masaya oturulan vakıf ve derneklerden bazıları: Deniz Feneri Derneği, Hayrat Vakfı, Ensar Vakfı, TÜGVA

Eğitim Bakanı Ziya Selçuk Protokol sayısını açıklamıyor: Kamu yararı varmış!

MUSTAFA MERT BİLDİRCİN

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Haziran 2018 – Kasım 2019 tarihleri arasında Bakanlığınızın dernek ve vakıflarla yaptığı protokollerin sayısı kaçtır?” sorusunu yanıtsız bıraktı. Bakanlığın hangi vakıf ve dernekler ile kaç tane protokol imzaladığını açıklamayan Bakan Selçuk, protokollerin kamu yararı gözetilerek yapıldığını savundu. Selçuk’un, ‘kamu yararı’ gözetilerek yapıldığını öne sürdüğü protokoller arasında, Edirne Müftülüğü ile imzalanan ‘Dersimi Camide Yapıyorum Protokolü’, Deniz Feneri Derneği ile imzalanan ‘İyilik Okulu Protokolü’ ve Nur Cemaati’ne yakınlığıyla bilinen Hizmet Vakfı ile imzalanan ‘Değerler Eğitimi Protokolü’ yer aldı.

AKP iktidarları döneminde, Milli Eğitim Bakanlığı ile dini vakıf ve dernekler arasında imzalanan protokollerin sayısı katlanarak arttı. Bakanlık, “Eğitim başka kurumlara devredilemez” gerekçesiyle yargının aldığı iptal kararlarını da görmezden gelerek vakıf ve derneklerle onlarca protokol imzaladı. Protokollerin bir kısmı, eğitim sendikalarının açtığı davalar sonucunda iptal edilirken çok sayıda protokol yargı kararları ve tepkiler yok sayılarak sürdürülmeye devam edildi.

KAMU YARARI GÖZETİLİYORMUŞ

CHP Milletvekili Murat Bakan, MEB’in Haziran 2018 – Kasım 2019 tarihleri arasında imzaladığı protokollerin sayısını Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a sordu. Selçuk, CHP’li Bakan’a tek cümlelik bir yanıt verdi. Yanıtında, MEB’in imzaladığı protokollerin sayısını vermekten kaçınan Selçuk, “Bakanlığımıza bağlı kurum ve kuruluşlarca imzalanan protokoller kamu yararı gözetilerek ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde yapılmaktadır” ifadesini kullandı.

Bakan Selçuk, “Protokoller kamu yararı gözetilerek imzalanıyor” dese de MEB, aralarında Nur Cemaati’ne yakınlığı ile bilinen dernekler ile Ensar, TÜGVA ve Sosyal Doku gibi vakıfların da yer aldığı çok sayıda tartışmalı kuruluşla masaya oturdu.

DENİZ FENERİ, HİZMET VAKFI, TÜGVA...

Bakanlığın tepki çeken işbirliklerinden bazıları şunlar oldu:
>>Deniz Feneri Derneği ile ‘İyilik Okulu’ adı altında işbirliği protokolü imzalandı. Öğrencilerin harçlıklarından yapacakları bağışların, ‘İyilik Kumbarası’ adı verilen kumbarada toplanmasını öngören protokolün beş yıl süreceği bildirildi.
>>Nur Cemaati’ne yakınlığıyla bilinen Hizmet Vakfı’nın öğrencilere yönelik etkinlik düzenlemesine olanak sağlandı. MEB, süresi 2017’de sona eren protokol için vakıfla bir kez daha masaya oturarak süreyi 2020’ye kadar uzattı.
>>Edirne İl Müftülüğü ile imzalanan, ‘Dersimi Camide Yapıyorum’ protokolü kapsamında ildeki ilkokul ve ortaokul öğrencileri Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi için camilere götürüldü.
>>Yönetiminde Bilal Erdoğan ile Esra Albayrak’ın yer aldığı TÜRGEV ile Kasım 2015’te imzalanan protokolün süresi de 2018’de sona ermesine rağmen 2019 yılının sonuna kadar uzatıldı. Vakfın, öğrencilere yönelik çeşitli kurslar düzenlemesine izin verildi.
>>Nur Cemaati içinde, ‘Said Nursi’nin vekili’ olarak tanımlanan Ahmet Husrev Altınbaşak tarafından kurulan Hayrat Vakfı, MEB ile imzaladığı protokole dayanarak beş yaşındaki çocuklardan başlayarak her düzeyde dini eğitimler düzenledi. Vakıf, AKP’li yöneticiler ve milli eğitim müdürlerinin katılımıyla öğrencilere sertifikalar dağıttı.

NEDEN SAKLAMA İHTİYACI HİSSETSİN?

CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, Bakan Selçuk’un yanıtına tepki göstererek şunları söyledi:

“Sanki ‘Protokoller kanunsuz’ demişiz gibi, Milli Eğitim Bakanı önergemize verdiği yanıtta protokollerin kamu yararı gözetilerek mevzuat hükümleri çerçevesinde yapıldığını söylemiş. Bakan ya aklımızla ile alay ediyor ya da -daha gerçekçisi- ortaya çıkmasından çekindikleri bir şeyler var ve saklıyor. Nur Cemaati’nin Hizmet Vakfı ile imzaladığı, ‘Değerler Eğitimi’ protokolünün durdurulmasına ilişkin yargı kararı olmasına rağmen protokolün devam ediyor olmasından çekinmeyen Bakan’ı tedirgin eden ne olabilir? Merak ediyoruz. Yoksa eğitimci bir Bakan, çocukların geleceği için üstelik kamu yararını da gözeterek mevzuata uygun yaptığı protokolleri neden saklama ihtiyacı hissetsin?”