Her nesli büyüten müzisyenler vardır. Bizi büyüten nesilde bir sapma yaşandı. Sevdiğimiz, ortaokulda sözlerini ezbere söylediğimiz, doğum günü partilerinde zıpladığımız veya arabada teybe kasedi zorla taktırıp anne ve babamızın kafasını ütülediğimiz grupların üyeleri son birkaç yılda takır takır kendi canını aldı. Kurt Cobain örneği ilk akla gelendir her zaman. Geçen yıllarda Linkin Park solisti Chester […]

Eğlence dehasına veda

Her nesli büyüten müzisyenler vardır. Bizi büyüten nesilde bir sapma yaşandı. Sevdiğimiz, ortaokulda sözlerini ezbere söylediğimiz, doğum günü partilerinde zıpladığımız veya arabada teybe kasedi zorla taktırıp anne ve babamızın kafasını ütülediğimiz grupların üyeleri son birkaç yılda takır takır kendi canını aldı. Kurt Cobain örneği ilk akla gelendir her zaman. Geçen yıllarda Linkin Park solisti Chester Bennington, Soundgarden solisti Chris Cornell kendi canını alırken bizim de canımızı yaktı. En son aldığımız haber, The Prodigy’nin solisti ve kurucularından olan Keith Flint’in Essex, İngiltere’deki evinde ölü bulunmasıydı. The Prodigy’nin resmi Instagram hesabından yaptığı açıklamada Flint’in hayatını sonlandırdığı detayına ulaştık.

Böyle ünlü isimler öldüğünde yapılan yakıştırma anında rock yıldızı hayatı yaşamaları ile uyuşturucu ve alkol alışkanlıklarıdır. Evet, pek çoklarının bu tarz alışkanlıkları var ama gerçekten depresyon sebebi bu mu bilemeyiz. Beni ve kimseyi ilgilendirmez tutuldukları maddeler. Asıl sebebini de asla bilemeyiz. Yıldız müzisyen olmanın yarattığı yalnızlık algısı mı depresyona sürüklüyor yoksa başka bir şey mi etkiliyor o kişinin zihnine girmeden bilinebilecek bir şey değil.

Bu intiharlar hakkında okurken karşıma çıkan bir bilgiyi de paylaşmak istiyorum. ABD’deki Didi Hirsch Akıl Sağlığı Kurumu’nun başkan yardımcısının açıklamasına ulaştım. Başkan yardımcısı, madde bağımlılığı ve içki kullanımının artmasıyla artan uykusuzluk ve depresif ruh halinin intiharı tetiklediğini söylüyor. Eklediği önemli bir şey var. Diyor ki: “Pop ve rock yıldızları halkın gözü önünde olduğu için intihar ettiklerinde herkes haberdar oluyor fakat müzisyen intiharları, çiftçi, inşaat işçisi, mimar intiharlarından çok daha düşük.”

Çocukluğumuzun ilk fenomenlerindendi

Flint gerçek bir fenomendi kuşkusuz. Onun özellikle Fat of The Land albümünde yaptığı vokaller tüm metalcileri bir anda elektronik müziğe kaydırmıştı. Drum & bass ve jungle türlerini kendi adıma konuşacaksam The Prodigy’den öğrendim. Keith Flint, Liam Howlett’i canlı ilk kez duyduğunda müziğe bayılmış ve tanışmaya yanına gitmiş. Howlett’ten müziğini istemiş dinler dinlemez kapılmış. Kaset kapağında Howlett’in yazdığı kelime ise “Prodigy” yani “Dahi”. İsim ilk orada çıkmış yani ortaya. Howlett’i profesyonel olarak müzik yapmaya da zorlayan isim Keith Flint. Fakat müzikal deha her zaman Howlett. Flint diyor ki: Ben hiçbir zaman grubun beyni olmadım. Howlett’ti o. Ama ikimiz bir araya geldiğinde tam anlamıyla çarklar yerine oturuyordu.”

Grubun ilk albümleri ‘Experience’ ve ‘Music For The Jilted Generation’da Flint yazarlık anlamında pek yok. Ne zaman ki ‘Fat Of The Land’ albümünde mikrofona geçiyor ve o meşhur “I am the Firestarter, Twisted Firestarter” cümlesini kurdu, işte o zaman fenomen haline dönüştü. Grubun maskotu halini aldı. Rock’n Coke Festivali’nde kendilerini son kez izlediğimde aklımı kaçırmak üzereydim. Yüksek ses ve anlatılamaz yaşanır bir enerjiyle sahneyi yakıp geçtiler. Hani neredeyse her konser haberinde “İstanbul’u yaktı geçti / Sarstı” filan denir ya. İşte onlar sarıyorsa The Prodigy dinamitle patlatıyor, deprem yaratıyor ve hatta kıtaları ayırıyordu. Sahne önünde iç organlarımda hissetmiştim her şarkının ritmini. Asla unutamayacağım o geceyi. Nasıl azdıysam bacaklarımdaki tüm kaslar şişmişti, bir hafta boyunca yürüyememiştim. O konserinde yıldızlarından biri hiç kuşkusuz Flint’ti. Seyirciyi ondan daha iyi coşturabilen az müzisyen vardır.

Keith Flint bir fenomendi ve 49 yaşındayken Essex’teki evinde kendi hayatını sonlandırma kararı verdi.