Emniyet Genel Müdürlüğü, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Bataklık Soruşturması", "Kolombiya'da yakalanan 4,9 tonluk kokain", "suç örgütü lideri Jovan Vukotic'in öldürülmesi" ve "Mustafa Çalışkan" ile ilgili sorularına yanıt verdi. EGM açıklamasında, "Emniyet Teşkilatımızı hedef alan iddiaların sürekli gündemde tutulmasını maalesef üzülerek izliyoruz" denildi.

EGM'den Kılıçdaroğlu'nun 4 sorusuna yanıt

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 5 Aralık'ta Meclis Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmelerinde yaptığı açıklamada, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya dair yönelttiği 4 soruya Emniyet Genel Müdürlüğü'nün (EGM) birimlerinden yanıt geldi.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 5 Aralık'ta Meclis Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmelerinde yaptığı açıklamada, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya dair 4 soru yönletmişti.

Kılıçdaroğlu, "Dört soru soruyorum: İçinizde yürekli bir kişi varsa şu kürsüye gelir, İçişleri Bakanlığı bütçesi görüşülürken 'Bu soruları Kılıçdaroğlu sordu, cevabını ver' diye sorar" ifadelerini kullanmıştı.

CHP Lideri, şu soruları yönetmişti:

1- "Süleyman Soylu'nun 'Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonu' dediği operasyonda nasıl oldu da herkes serbest kaldı? Ne oldu? İddianamede çıkarılan sanıklarla Soylu'nun oğlunun ne ilişkisi var? İstanbul Emniyeti, Soylu'nun oğlunun aracını sanıklara kiraladığı için mi aradı?

2- Soylu'nun 'Türkiye'den gönderdik' dediği Sırbistan'daki uyuşturucu çetesi lideri nasıl oldu da İstanbul'un göbeğinde, kendine özel bir hayat kurdu, İstanbul'dan uyuşturucu faaliyetlerini yönetti? Rakip çetesi nasıl elini kolunu sallayarak Türkiye'ye gelip onu öldürdü?

3- Kolombiya'da yakalanan 5 ton kokainin gerçek sahibi kim? Soylu, Kolombiya'daki makamlarla işbirliğine neden direndi?

4- Mustafa Çalışkan, yürekli bir Emniyet Müdürü. Mustafa Çalışkan ile ne derdiniz var? FETÖ'yle, uyuşturucuyla mücadele eden bu kişiyi neden bu konuma getiriyorsunuz?"

"BATAKLIK SORUŞTURMASI"

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Kılıçdaroğlu'na yanıtında Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nın 'Bataklık Soruşturması' ile ilgili açıklamasına yer verildi.

Başkanlıktan yapılan açıklamada, "Bataklık Soruşturması"na Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde 3 Aralık 2019'da başlandığı belirtildi.

"Bataklık Soruşturması'nın uyuşturucu kaçakçılığından elde edilen suç gelirlerinin aklanmasına yönelik bir soruşturma olduğu" belirtilen açıklamada, "Amacı suç gelirlerine ve suçtan kaynaklı mal varlığı değerlerinin aklanması suçuna müdahale etmektir. Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucuya bağlı suç gelirleri soruşturmasıdır. Örgütlü olarak suç gelirini aklayan kişiler konu edilmiştir" ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, 6 ay boyunca yürütülen soruşturmanın 30 Haziran 2020'de operasyona çevrildiği belirtilirken, operasyon kapsamında kamuoyunda "baron" olarak bilinen Nejat D, Çetin G. ve Halil A. isimli 3 suç örgütü liderinin de aralarında bulunduğu 79 şüpheli hakkında adli işlem yapıldığı belirtildi.

4 Temmuz 2020'de adli makamlara sevk edilen şüphelilerden 34'ünün tutuklandığı hatırlatılan açıklamada, menkul ve gayrimenkul olmak üzere yaklaşık 2 milyar lira değerinde mal varlığına el konulduğu, döviz, altın, turizm, inşaat gibi alanlarda faaliyet gösteren 17 şirkete de kayyum atandığı ifade edildi.

24 Haziran 2021'de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame düzenlendiği ve iddianamenin Ankara 33'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek, 73 sanık hakkında yargılamaya başlanıldığı hatırlatılan açıklamada, "Soruşturma ve kovuşturma kapsamında İngiltere, Fransa, Hollanda, Almanya, Belçika, Brezilya, İspanya, İtalya ve Sırbistan gibi ülkelerle işbirliğine gidilmiş ve 8 ülkeye 13 adli istinabe talebi gerçekleştirilmiştir. Bunlardan sadece 4'üne cevap alınabilmiştir." bilgisi verildi.

Yargılamanın yurt dışında Türk vatandaşlarının karıştığı narkotik madde ticaretine dayandığı da kaydedilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Dolayısıyla adli yardımlaşma taleplerine verilecek cevaplar önem arz etmektedir. Birçok adli istinabe talebine cevap verilmemesi ve hukuk sistemimizde tutuklulukta geçen en fazla sürenin tamamlanmasından dolayı, tutuklu sanıklar ilgili mahkememiz tarafından 8 Eylül 2022 tarihinde adli kontrol şartıyla ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştır. Sanıkların tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılması beraat ettikleri anlamına gelmemektedir."

"KOLOMBİYA'DA YAKALANAN 4,9 TONLUK KOKAİN"

EGM'nin Kılıçdaroğlu'nun bir diğer sorusuna Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nın açıklamasıyla yanıt verdi, 2020'de Kolombiya'da ele geçirildiği iddia edilen 4,9 tonluk kokain ilgili Türkiye'de yürütülen çalışmalar hakkında açıklama yapıldı.

Kolombiya Savunma Bakanlığı'nın Twitter hesabından, 9 Haziran 2020'de Buenaventura limanında, Türkiye'ye gitmekte olan iki konteyner içinde 4,9 ton kokain yakalandığına yönelik açıklama yapıldığı hatırlatıldı.

Açıklama öncesi Kolombiya yetkili makamları tarafından Türkiye'ye herhangi bir bilgi paylaşımı yapılmadığı ve kontrollü teslimat talebinde bulunulmadığı aktarılan açıklamada, Twitter açıklaması sonrası konuyla ilgili bilgi ve belge toplama çalışmalarına başlandığı belirtildi.

Açıklamada, Dışişleri Bakanlığı'nın ilgili birimleri, Emniyet Genel Müdürlüğü İnterpol ve Dış İlişkiler Daire Başkanlıkları ile polisiye iş birliği sürdürülen birçok ülke aracılığıyla operasyonun detaylandırılmasına çalışıldığı ifade edildi.

EGM İnterpol Europol Daire Başkanlığı tarafından 18 Haziran 2020'de Kolombiya İnterpol'ünden olayla ilgili bilgi istendiği, Kolombiya yetkilileriyle video konferans yapılmasının kararlaştırıldığı kaydedilen açıklamada, Kolombiya Narkotik Biriminden Albay Fabio Ojeda ile 25 Haziran 2020'de video konferans toplantısı yapıldığı bildirildi.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bu toplantıda Albay Ojeda tarafından, yakalamanın aslında 3 Nisan 2020'de gerçekleştiği, yakalanan kokainin kauçuk granül maddesine emdirilmiş olarak görüldüğü, kriminal incelemenin uzun sürdüğü, granül maddesine emdirilmiş kokain maddesi tespit edilince operasyonun açıklandığı, herhangi bir Türk vatandaşı tespitlerinin olmadığı, Balkan uyuşturucu kartellerinin bir sevkiyatının olabileceğini düşündükleri ifade edilmiştir."

Elde edilen belgeler doğrultusunda, 24 Ağustos 2020'de, Kolombiya'da yakalanan kokain maddesinin, Türkiye'de alıcısı olduğu tespit edilen İstanbul merkezli şirketin yetkilileri Murat K. ve arkadaşları hakkında, İstanbul Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli soruşturma açıldığı hatırlatıldı.

İstanbul Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde yürütülen soruşturma kapsamında, 11 Ocak'ta operasyon yapıldığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Aralarında Murat K'nin de olduğu 16 şüpheli yakalanarak gözaltına alınmıştır. Şüphelilerin tamamı sevk edildikleri adli merciler tarafından tutuklanmıştır. 23 Haziran 2022 tarihinde Kolombiya adli makamları, İstanbul Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının adli istinabe talebine cevap vermiştir. İstinabe evrakında, Kolombiya kriminal ekspertiz raporu da bulunmaktadır. Yakalanan kokainin paketler halinde değil, kauçuk granül yükünün içine emdirilmiş durumda olduğu tespit edilmiştir. Bu ekspertiz raporunda, iki konteynerdeki toplam kauçuk granül yükünün 1733 çuvalda 51 ton 900 kilogram olduğu, iki konteynerden sadece 5'er çuvalın numune için alındığı, 10 çuvaldan toplam 189,6 gram kokain maddesi elde edildiği bildirilmiştir. Evrak içerisinde, diğer çuvallardan numune alındığına veya inceleme yapıldığına ilişkin bilgi bulunmamaktadır.

8 Temmuz 2022 tarihinde İstanbul Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinde sanıkların yargılamalarına başlanmıştır. 5 Ekim 2022 tarihinde yapılan duruşmada 10-23 Kasım 2022 tarihinde ise aralarında Murat K'nin de bulunduğu 6 sanık tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştır."

Açıklamada, Mersin Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube Müdürlüğü tarafından 4 Ekim'de Mersin limanında bir konteynerde 48 kilogram kokain ele geçirildiği, olaya ilişkin 5 kişinin gözaltına alındığı ve şüphelilerden birinin adının M.K. olduğu bilgisi verildi.

Açıklamada şunlar kaydedildi: Bazı çevreler tarafından, bu operasyonda yakalanan M. K.'nin, Kolombiya soruşturmasında yakalanan ve tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilen Murat K. ile aynı olduğu konusunda kamuoyuna yanlış bilgilendirme yapılmıştır. Mersin'de yakalanan M.K. ile Kolombiya soruşturmasına konu olan ve operasyon günü cezaevinde tutuklu bulunan sanık Murat K. aynı kişiler değildir. Kolombiya soruşturmasındaki sanıkların tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılması, beraat ettikleri anlamına gelmemektedir. Yargılama Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinde sürmektedir."

"JOVAN VUKOTİC'İN ÖLDÜRÜLMESİ"

Kılıçdaroğlu'na verilen bir diğer yanıtta, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı'nın (KOM), suç örgütü Skaljari'nin elebaşı Jovan Vukotic hakkındayapılan açıklamasına yer verildi.

Sırbistan ve Karadağ'da yerleşik olan ve kırmızı bültenle aranan Vukotic'in 8 Eylül 2018'de Antalya'da yakalandığı, 2 gün sonra Sırbistan İçişleri Bakan Yardımcısı ve beraberindeki 5 görevliye, heyetin güvenlik endişesi gerekçesiyle kafasına çuval geçirilerek teslim edildiği kaydedilen açıklamada, Sırbistan'da 15 ay hapis yattıktan sonra teslim edildiği Karadağ'da da hapiste kısa süre kaldıktan sonra serbest kaldığı belirtildi.

Bu bilgilerin 8 Eylül 2022'de İstanbul'da silahlı saldırı sonucu öldürülmesinden sonra ilgili ülkelerden alınan yazılarla elde edildiği kaydedilen açıklamada, Vukotic'in yüz hatlarında değişiklik yaptırdıktan sonra Predrag Popovic sahte ismiyle Kosova'dan aldığı pasaport ile yasa dışı yollardan Türkiye'ye girdiği aktarıldı.

Vukotic'in öldürülmesinden sonra başlatılan soruşturma kapsamında 20 şüphelinin 12 ve 13 Eylül tarihlerinde yapılan operasyonlarda gözaltına alındığı ifade edilen açıklamada, bu kişilerden aralarında KAVAC suç örgütü üyesi 3 kişinin de bulunduğu 13'ünün tutuklandığı kaydedildi.

Açıklamada, Nabhan İsa'nın 16 Ağustos 2018'de ABD'ye, Jovan Vukotic'in 10 Eylül 2018'de Sırbistan'a, Nadir Salifov'un 24 Kasım 2018, Cemal Hasanov ile Elfat Hasanov'un 24 Temmuz 2019'da Azerbaycan'a, Dimitar Zhelyazkov'un 15 Şubat 2019'da Bulgaristan'a, Mykhailo Zotov'un 19 Şubat 2021'de Ukrayna'ya, Milat Hatamabadi Farahani'nin 13 Mart 2021'de İran'a, Mindia Lavasogli'nin 19 Haziran 2020'de Beyaz Rusya'ya, Begzad Spahic'in 10 Şubat 2021'de Bosna Hersek'e, Sanger Ahmadi'nin 14 Ocak 2022'de Pakistan'a, Ednari Papunaishvili'nin 24 Mayıs 2022'de Gürcistan'a, Mark Douglas Buddle'ın ise 3 Ağustos 2022'de Avusturalya'ya teslim edildiği kaydedildi.

Açıklamada ayrıca İlgam Gadzhiev'in 14 Kasım 2021'de yakalanarak iade amaçlı geri gönderme merkezine alındığı, Luciano Camporesi'nin de 12 Kasım 2022'de yakalanarak tutuklandığı belirtildi.

Türkiye'de yapılan operasyonlarda firari olarak aranan ve yasa dışı yollarla değişik ülkelere kaçtığı belirlenen kişilerin yakalanması için de çalışmaların sürdüğü bildirilen açıklamada, Kuzey Makedonya, Gürcistan, Arnavutluk ve Almanya'dan 12 suç örgütü üyesinin Türkiye'ye iadesinin sağlandığı ifade edildi.

Açıklamada, Jovan Vukotic ile ilgili şu ifadelere yer verildi: "Söz konusu Jovan Vukotic isimli şahıs ile ilgili olarak olayın tam anlaşılamadığı görülmektedir. Jovan Vukotic, sınır aşan suç örgütleriyle mücadeledeki kararlı duruşumuz kapsamında, 2018 yılında tarafımızdan yapılan çalışmalar neticesinde yakalanarak Sırbistan ülkesine deport edilmiştir. Bu örgütlerle ilgili alınan tedbirler neticesinde, yüz hatlarını değiştirmek ve başka bir ülkeye ait pasaportu sahte isimle almak suretiyle illegal olarak ülkemize giriş yapmıştır. Bu kapsamda yapılan çalışmalar sadece Jovan Vukotic ile sınırlı kalmamış, birçok önemli suç örgütü ile iltisaklı şahıslara ülkemizde barınma şansı tanınmamış ve deport edilmiştir."

"MUSTAFA ÇALIŞKAN"

EGM, Kılıçdaroğlu'nun Mustafa Çalışkan ile ilgili sorusuna ise şöyle yanıt verdi:

"Teşkilatımızda 5 Genel Müdür Yardımcısı görev yapmaktadır.

Erhan Gülveren Gaziantep İl Müdürü, Adem Çakıcı Rize İl Müdürü ve Mustafa Çalışkan İstanbul İl Müdürü olarak görev yapmaktayken Genel Müdür Yardımcılığına, Ahmet Şengün Artvin İl Müdürü'yken önce Personel Daire Başkanlığına ardından Genel Müdür Yardımcılığı'na, Resul Holoğlu Hakkari Emniyet Müdürlüğü'nden önce KOM Daire Başkanlığı'na ardından Genel Müdür Yardımcılığına atanmışlardır.

Devlet umuruyla bağdaşmayan, açıkça fitne ve nifak içeren, terörle mücadele dahil tarihimizin en önemli başarılarına imza atan Emniyet Teşkilatımızı hedef alan iddiaların sürekli gündemde tutulmasını maalesef üzülerek izliyoruz."