Google Play Store
App Store

İBB'ye yönelik soruşturma kapsamında kararlar açıklandı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu 'yolsuzluk' iddiasıyla tutuklandı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, kararlar hakkında yaptığı açıklamada, "Yürütülen adli soruşturmayı bir 'siyasi soruşturma' olarak nitelendirmek yanlış olup, hukuki değerlendirmelerin siyasi zemine çekilmesi, kamuoyunda yanlış algıların oluşmasına neden olabileceği gibi Hukuk Devleti ilkesine de aykırılık teşkil eder" dedi.

Kaynak: Haber Merkezi
Ekrem İmamoğlu tutuklandı: Hükümetten ilk açıklama

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik 'yolsuzluk' ve 'terör' soruşturması kapsamında kararlar açıklandı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 'yolsuzluk' soruşturması kapsamında çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı.

Öte yandan, 'silahlı terör örgütüne yardım etmek' suçundan ise zaten diğer soruşturmada tutuklanmasına karar verildiği gerekçesiyle, gelinen aşamada tutuklama talebinin reddine karar verildi.

YILMAZ TUNÇ'TAN AÇIKLAMA

Soruşturma kapsamında verilen kararların ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından açıklama yaptı.

Tunç, "Yürütülen adli soruşturmayı bir “siyasi soruşturma” olarak nitelendirmek yanlış olup, hukuki değerlendirmelerin siyasi zemine çekilmesi, kamuoyunda yanlış algıların oluşmasına neden olabileceği gibi Hukuk Devleti ilkesine de aykırılık teşkil eder" iddiasında bulundu.

Yılmaz Tunç, "Hukuk Devleti ilkesine ve yargıya duyulan güvenin gereği olarak, sürecin tüm yönleriyle tamamlanması beklenmeli, yorum ve değerlendirmeler bu çerçevede itidalli bir yaklaşımla ele alınmalıdır" ifadelerini kullandı.

Yılmaz Tunç'un açıklamaları şöyle:

"İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmalar kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın da aralarında bulunduğu bazı şüpheliler hakkında isnat edilen suçlar bakımından Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliğince tutuklama, adli kontrol ve serbest bırakma kararları verilmiştir.

Yargısal süreçler, hukuk sistemimizde denetime açık şekilde ilerlemekte olup, ilgili soruşturmalar halen devam etmektedir.

Hâkimler, bakmakta oldukları soruşturma ve kovuşturmalarda kararlarını verirken dosya kapsamı ile bağlıdır; isnat edilen suçlamalara ilişkin iddia, savunma ve deliller doğrultusunda hukuki bir sonuca ulaşırlar.

Bu çerçevede, yürütülen adli soruşturmayı bir “siyasi soruşturma” olarak nitelendirmek yanlış olup, hukuki değerlendirmelerin siyasi zemine çekilmesi, kamuoyunda yanlış algıların oluşmasına neden olabileceği gibi Hukuk Devleti ilkesine de aykırılık teşkil eder.

Hukuk Devleti ilkesine ve yargıya duyulan güvenin gereği olarak, sürecin tüm yönleriyle tamamlanması beklenmeli, yorum ve değerlendirmeler bu çerçevede itidalli bir yaklaşımla ele alınmalıdır.

Unutulmamalıdır ki adalet, yalnızca Türk milleti adına karar veren bağımsız ve tarafsız yargı mercileri eliyle tecelli eder.

Bu nedenle, sorumluluk makamında olanlar başta olmak üzere herkesin açıklamalarında daha dikkatli, özenli ve sorumluluk bilinciyle hareket etmeleri, toplumda yanlış anlaşılmalara yol açabilecek beyanlardan kaçınmaları gerektiği unutulmamalıdır."