Sıfır sorun’ söylemiyle cilaladığı mezhepçi dış politikasının yol açtığı tahribatlarla Türkiye'yi bölgede yalnızlaştıran AKP, içine düştüğü açmazdan çıkmak için yaptığı “u dönüşleri"ne bir yenisini daha ekledi. Davos’taki “Van münit” skandalının ardından ilişkileri kopardığı İsrail ile altı yıllık aranın ardından “gizlice” geçen haftalarda görüşmelere başlayan AKP en keskin dönüşü ise Mısır konusunda yaptı.

İslam İşbirliği Teşkilatı'nın İstanbul’da düzenlenen 13. İslam Zirvesi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'darbeci' dediği Sisi'nin devlet başkanlığını yaptığı Mısır'a teşekkür etti. 56 ülkeden temsilcinin katıldığı zirvede konuşan Erdoğan Mısır için “Geçmiş dönem başkanlığındaki çabalarından dolayı teşekkür ediyorum” dedi.

Teşkilâtın dönem başkanlığını Türkiye'ye devreden Mısır'ı zirvede temsil eden Dışişleri Bakanı Samih Şükri Erdoğan'ın konuşmasının ardından görevini devrederek toplantıdan ayrıldı ve alelacele ülkesine döndü.

Stratejik sefalet

Suriye, Mısır ve İsrail’de elçiliğini kapatmak zorunda kalan, Ermenistan’la teması bulunmayan, Libya’da uluslararası toplumun tanımadığı radikal İslamcı hükümeti destekleyen, İran ve Irak ile kriz yaşayan AKP, bunları dış politika başarısı olarak pazarladı. Suriye’de düşürülen Rus savaş uçağı bardağı taşıran son damla oldu. AKP’nin bölgedeki yalnızlığı daha da derinleşti. Artık yolun sonuna gelindi. Mevcut politikaların bu haliyle sürdürülebilmesinin koşulların bulunmadığını gören AKP, yeni yılla birlikte saplantılı dış politikasında revizyona gitmek zorunda kaldı.

Rusya savaş uçağının düşürülmesi ile ortaya çıkan kriz Türkiye’nin dış politikasında aylar önce başlayan “u dönüşü”nü hızlandırırken son olarak kulislere MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Moskova’ya gittiği iddiaları düştü. Rus Büyükelçiliği de Moskova ziyareti iddiasını yalanlamadı Moskova’nın düşürülen uçağın hesabını soracağını her fırsatta yenilemesi ve ekonomik ve siyasi yaptırımlarını ağırlaştırması Türkiye’yi hem ekonomik hem de siyasi anlamda bir hayli zora sokmuş durumda.

‘U dönüşü’ siyasi manevra!

Bu “u dönüşleri”nin mezhepçi, provokatif, savaş kışkırtıcısı politikalarını sürdürmeye devam eden AKP’nin “değersiz yalnızlığını” giderip gidermeyeceği meçhul. Uzmanlara göre Kaçak Saray ve AKP hükümetinin bu “U dönüşleri” siyasi bir manevradan ibaret. Bölgenin iki önemli aktörü İsrail ve Mısır ile zorunluluktan da olsa ilişki geliştirme arayışını olumlu bulan emekli büyükelçiler Ünal Çeviköz ve Faruk Loğoğlu’na göre “Dış politikadaki tıkanıklığın verdiği sıkıntıdan bunalan AKP, bu bunalımı aşmak için” bu her iki ülkeye de yanaşmak zorunda kaldı.

Loğoğlu’na göre hem Mısır hem de İsrail ile ilişkileri kesmek için ortada bir neden yokken, AKP siyasi hırsları ve kaprisleri nedeniyle ilişkileri kopardı. Bu durumu da ülke içerisinde oya tahvil etti. Çeviköz ise AKP’nin kendi yanlışlarının yol açtığı tıkanıklıklar Türkiye’yi o kadar çok bunalttı ki mutlaka bir yerden açılması gerekiyordu. Açılması gereken yer de İsrail ve Mısır’dı. AKP hükümetinin bu girişimlere şiddetle ihtiyacı var.

ABD kulağını çekti AKP çark etti

Hem Loğoğlu hem de Çeviköz’e göre Mısır iel İsrail ile ilişkilerin düzeltilmesi talimatı ABD’den geldi. Erdoğan’ın geçen ayki ABD ziyaretinden sonra Mısır ve İsrail ile ilişkilerin iyileştirilmesi konusunda Obama Erdoğan’ın dikkatini çekti, bu konuda sert telkinlerde bulundu. Erdoğan’ın dönüşünün ardından her iki ülke ile başlayan “yumuşama” hareketleri bu telkinlerin işe yaradığının işareti. Ancak her iki isim de AKP’nin bu konuda samimi olmadığını, zorunluluktan kaynaklı bu değişimin bir şekilde patlak vereceği görüşünde.