Emperyalist güçler tahakküm çabasında
Rusya ve Çin’den dünyayı tahakküm altına almak isteyen ABD’ye tepki yağdı. Moskova, Beyaz Saray’ın Küba yaptırımlarını ‘‘ABD emperyalizminin küreselleşen tahakküm çabaları” olarak tanımladı. Wang ise Washington’ın ticareti silah gibi kullandığını söyledi.

DIŞ HABERLER SERVİSİ
Çin-Avrupa diplomatik ilişkilerinin 50'nci yıldönümü dolayısıyla Avrupa'ya çıkarma yapan Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Berlin ve Paris'te ABD'nin inşa etmeye çalıştığı yeni düzene itiraz etti. Ukrayna savaşı, İran, Filistin, Ortadoğu'daki durum ve çok taraflı stratejik işbirliği gibi önemli konuların ele alındığı ziyaretlerde Wang, "kurallara dayalı uluslararası düzenin" korunması çağrısı yaptı.
Berlin'de Almanya Dışişleri Bakanı Dr. Johann David Wadephul ile görüşen Wang, Çin-Almanya ilişkilerindeki gelişmelerin sadece Çin-Avrupa ilişkilerinde değil, dünya istikrarı için de hayati önem taşıdığını vurguladı. Dünyanın ikinci ve üçüncü büyük ekonomileri olarak Çin ve Almanya'nın önemli uluslararası sorumlulukları olduğuna dikkat çeken Wang, Çin'in Almanya'nın birleşmesini koşulsuz desteklediği gibi, Almanya'nın da "Tek Çin" ilkesine sadık kalmasını temenni ettiklerini dile getirdi.
Almanya Dışişleri Bakanı Dr. Johann David Wadephul da Çin ile karşılıklı güvene dayalı ve öngörülebilir bir iş birliği ortağı olmaya hazır olduklarını ifade etti. Wadephul, "Tek Çin" politikasını sürdüreceklerini vurguladı.
SİLAH GİBİ KULLANIYOR
Berlin'in ardından Paris'e geçen Vang burada da ABD'yi kastederek bazı büyük ülkelerin gümrük vergilerini bir silah gibi kullandığını ve ulusal çıkarlarını her şeyin üstünde tuttuğunu ifade etti. Fransız mevkidaşı Jean-Noel Barrot ile bir araya gelen Wang, dünyanın dönüşüm ve çalkantılardan geçtiği konusunda herkesin hemfikir olduğunu söyledi.
KRİZLERDE ROL ALINACAK
İki ülkenin dünyadaki istikrara, barışa ve gelişime katkı sağlaması gerektiğini dile getiren Wang, ülkesinin Rusya-Ukrayna Savaşı'nın yanı sıra Ortadoğu'daki farklı krizlerin çözümünde rol almak için Fransa ile stratejik iletişimini güçlendirmeye hazır olduğunu belirtti.
FRANSA VE ÇİN’İN SORUMLULUĞU VAR
Fransa Dışişleri Bakanı Barrot ise uluslararası arenadaki çeşitli krizlere çözüm arayışında Fransa ve Çin'in özel bir sorumluluğu olduğunu vurgulayarak, "Özellikle de Ukrayna'da adil ve kalıcı bir barış arayışını kast ediyorum" ifadelerini kullandı.
İran'ın derhal Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile işbirliğine yeniden başlamasını isteyen Barrot, "Çin'in oynayacağı önemli bir rol var. Koordinasyon halinde olacağız ve bir çözümle ilgili birlikte çalışacağız" diye konuştu.
***
YAPTIRIMLAR EGEMENLİK DAYATMASI
ABD Başkanı Donald Trump’ın Küba’ya yönelik yaptırımları genişletmesine Rusya'dan tepki geldi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zaharova, ABD'yi “uluslararası hukuka aykırı tek yanlı bir baskı politikası sürdürmekle” suçladı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise yaptırımların "ABD’nin Küba’ya egemenlik dayatması" olarak nitelendirdi. Lavrov yaptırımları "ABD emperyalizminin küreselleşen tahakküm çabaları” olarak tanımladı.
Rusya, bu gelişmelerin ardından Plan 2030 kapsamında Küba’ya yönelik planlanan 1 milyar dolarlık yatırım vaadini yineledi. Küba Devlet Başkanı Miguel Díaz-Canel ise yaptırımları “acımasız ekonomik savaş” olarak nitelendirdi. Kararnamenin “Küba halkına acı çektirme stratejisi” olduğunu vurgulayan Diaz-Canel, yaptırımlara rağmen boyun eğmeyeceklerini ve direnmeyi sürdüreceklerini ilan etti.