Dün açıklanan 2019 Mayıs ayı verilerine göre tüketici fiyatları (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 0,95 arttı. Böylelikle son bir yıldaki tüketici fiyatları artışı yüzde 18,71 olarak gerçekleşti. Peki, buradan “enflasyon canavarının” yavaş yavaş pes etmekte olduğu sonucunu çıkarabilir miyiz? Ne yazık ki hayır! Çünkü aynı ayda yurt içi üretici fiyatları (Yİ-ÜFE) yüzde 2,67’lik bir […]

Dün açıklanan 2019 Mayıs ayı verilerine göre tüketici fiyatları (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 0,95 arttı. Böylelikle son bir yıldaki tüketici fiyatları artışı yüzde 18,71 olarak gerçekleşti. Peki, buradan “enflasyon canavarının” yavaş yavaş pes etmekte olduğu sonucunu çıkarabilir miyiz? Ne yazık ki hayır!

Çünkü aynı ayda yurt içi üretici fiyatları (Yİ-ÜFE) yüzde 2,67’lik bir sıçrama gösterdi. Bu endeksin son bir yıllık artışı da yüzde 28,71 olarak açıklandı. Buradan hareketle iki değerlendirme yapmak mümkün: Ya üretici fiyatları artan girdi maliyetleri üzerinden TÜFE’ye de yansıyacak, enflasyonda tekrar yukarı yönlü bir harekete tanıklık edeceğiz ya da düşen talep nedeniyle tüketici fiyatları “ılımlı” bir seyir izleyecek, üreticinin kâr marjı düşecek, işten çıkarmalar yaygınlaşacak, emekçiler eksik ödeme, maaşta aksama pratiklerine muhatap olacak. Muhtemelen de ikisinin karışımı bir manzarayla karşılaşacağız: Hem önümüzdeki dönemde aylık TÜFE yüzde 1’in üzerine gelecek, hem de satın alma gücü bu fiyatların gerisinde kaldığı için talep düşecek. İşte bu durum aylar öncesinden öngördüğümüz durgunluk içerisinde enflasyon anlamına gelen “stagflasyonun” müzminleşmesi sonucunu doğuracak.

MAYIS PMI ENDEKSİ HIZLA DÜŞTÜ

Dünyada en yakından izlenen ekonomik göstergelerden biri de PMI tabir edilen satın alma yöneticileri endeksidir. İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) hazırladığı Türkiye İmalat PMI Endeksi, mayıs ayında 46,4’e gerileyerek 31 Mart seçimleri sonrası ekonomideki bozulmanın hız kazandığını gösterdi.

İSO’nun basın bülteninde endeksteki düşüş şöyle açıklanıyor:

“Türk imalatçıları tarafından alınan toplam siparişler mayısta önceki aya göre yavaşlama sergiledi. Anket katılımcıları bu durumu talep yönlü gelişmelere bağladılar. Bunun yansıması olarak, firmalar satın alma faaliyetlerinde ve istihdamda da hız kesti. Türk imalat sektöründeki üretim nisan ayına göre yavaşlama kaydetti. Anekdot temelli bilgiler, bu gelişmenin büyük ölçüde piyasa koşullarından kaynaklandığını gösterdi. İhracattaki ivme kaybı da bu gelişmede etkili oldu.”

Bir işveren örgütü ekonomideki vahim tabloyu açıkça ortaya koyuyor: Üretim düşüyor, istihdam hız kesiyor, yani işsizlik yaygınlaşıyor, çok umut bağlanan ihracat da ivme kaybediyor. Velhasıl birbiri ardına açıklanan paketler sonuç vermiyor. Ülkeyi tekrar seçime sürüklemenin ağır faturası ortaya çıkıyor.

“Hocam bari tatilde moralimizi bozma!” diyenler çıkabilir. Zaten ben de önlem olarak araya İSO’yu soktum…

Herkese güzel bir bayram diliyorum…