2017 sonundan günümüze Türk Lirası’nın dolar karşısındaki kaybı yüzde 34’e ulaştı.Yıl sonu için yüzde 15’in altında bir TÜFE’yi telaffuz etmek şimdilik mümkün gözükmüyor

Enflasyon yükselişini sürdürüyor

Temmuz ayında tüketici fiyat endeksi (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 0.55 arttı. Böylelikle son bir yıllık tüketici enflasyonu yüzde 15.85 olarak gerçekleşti. Açıklanan enflasyon verisi, yüzde 0.90’lık piyasa beklentisinin altında kalmakla birlikte yükselme trendinin devam ettiğini gösteriyor.

Oysa geçen yılın Temmuz ayında TÜFE yüzde 0.15 artmış, bir aylık da olsa tek haneli rakamlar (yüzde 9.79) görülmüştü. Çünkü temmuz ayları mevsimsel nedenlerle hem gıda fiyatlarının düşük seyretmesi, hem de giyim ve ayakkabıda sezon indirimleri nedeniyle enflasyonun mola verdiği dönemlerdir. Nitekim geçtiğimiz ay gıda ve alkolsüz içecek fiyatlarında yüzde 0.28, giyim ve ayakkabıda yüzde 3.07 gerileme gözlendi. Buna karşın lokanta ve oteller grubunda turizmdeki kıpırdanmanın da etkisiyle yüzde 2.26, ev eşyasında ise yüzde 1.82 sıçrama sonucu tüketici enflasyonu yüzde 15’in üzerinde kalmaya devam etti.

Gıda fiyatları halkı vuruyor

Harcama gruplarına göre değişim oranlarına göz attığımızda, gıda ve alkolsüz içeceklerde son 1 yıldaki fiyat artışının yüzde 19.40 olduğunu görüyoruz. Bu tüketim deseninde gıda ürünlerinin ağırlığı daha fazla bulunan yoksul kesimler için daha da vahim tabloya işaret ediyor. Peki şehirlerdeki yurttaşlarımız karınlarını doyurabilmek için yüzde 20 dolaylarında bir enflasyona katlanırken, paralar tarım üreticilerinin cebine mi giriyor? Ne yazık ki hayır! Çünkü tarım ürünleri yıllık enflasyonu yüzde 9 civarında seyrediyor. Aradaki fark spekülatörlerin kâr hanesine yazılıyor. İsterseniz daha fazla yoruma girmeden sözü Enflasyon Raporu’ndaki satırlarla Merkez Bankası’na bırakalım:

Bu dönemde, tarım ürünleri üretici enflasyonu ile gıda tüketici enflasyonu arasında önemli bir farklılaşma gözlenmiştir. Ayrışmanın boyutu ana eğilim göstergelerinde daha belirgindir. Tarım üretici fiyatları ana eğilimi bu çeyrekte olumlu bir seyir izlerken, gıda tüketici fiyatlarının eğilimi oldukça yüksek bir seviyeye ulaşmıştır. Örneğin, bu dönemde kuru soğan ve patateste üretici ve tüketici fiyat seviyeleri arasındaki makasın önemli ölçüde açıldığı izlenmiştir. Üretici ve tüketici fiyatları görünümündeki bu ayrışmada bu tip depolanabilir ürünlerdeki piyasa aksaklıkları etkili olmaktadır.

Bundan sonra ne olacak?

Yılın ilk 7 ayındaki tüketici enflasyonu şimdiden yüzde 9.79’a ulaştı. Talepteki zayıflamayla önümüzdeki aylarda tüketici fiyatları biraz hız kesebilir. Ne var ki, üretici fiyatlarındaki özellikle kur kaynaklı maliyet artışı kaçınılmaz bir biçimde tüketiciye de yansıyacaktır.

Üretici Fiyat Endeksi’nin (ÜFE) son 1 yılda tam yüzde 25 artışı endişe verici bir tabloya işaret ediyor. Özellikle 2016’da dünyada petrol ve hammadde fiyatlarının düşük seyretmesi, ekonomi yönetiminin gelen tehlikeyi görmesini engelledi. 2017 başından itibaren başta Kredi Garanti Fonu dopingi, ekonominin aşırı ısınmasına yönelik hamleler küresel fiyatların normale dönmesiyle çığırından çıktı. Tabloda Eylül 2016’da ÜFE yüzde 1.78 iken, TÜFE’nin yüzde 7.28 düzeyinde bulunduğu görülüyor. Ocak 2017’de ise, bir ayda tam yüzde 4 sıçramasıyla ÜFE yüzde 13.96’ya ulaşırken, TÜFE’yi uzun bir aradan sonra geride bırakıyor. Böyle bir konjonktürde, maliyet enflasyonu ivme kazanırken bir de talebi körüklerseniz, enflasyon haliyle kontrolden çıkar…

Başkanlık sisteminde bakanların açıklandığı 9 Temmuz’dan (dolar kuru 4.55 TL) bu yana TL’nin dolar karşısında yüzde 12, 2017 yılı sonundan bugüne ise (dolar kuru 3.79 TL) yüzde 34 değer kaybettiği görülüyor. RTE rejiminin büyüme ile finans istikrar tercihi arasında sıkıştığı anlaşılıyor. Böyle kritik bir dönemde gerekli manevraları yapacak bir ekonomi ekibine de sahip olmadığı ortada. O nedenle de, yıl sonu için yüzde 15’in altında bir TÜFE’yi telaffuz etmek şimdilik gerçekçi görünmüyor.

enflasyon-yukselisini-surduruyor-495423-1.