Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın, homofobik açıklamaları dünya basınında da tepki çekti. Hollanda medyası, homofobik bir deyim olduğunu vurguladığı Erbaş'ın sözlerine geniş yer verdi

Erbaş'ın homofobik açıklamaları Hollanda'da tartışma yarattı

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Ramazan ayının ilk Cuma hutbesinde dile getirdiği eşcinsellikle ilgili görüşler ve ardından Twitter üzerinde açılan #YallahHollanda'ya etiketi, Hollanda'da tepkiyle karşılandı.

BBC Türkçe'nin aktardığına göre, Hollanda medyası da, "Yallah Hollanda'ya" ifadesinin, eşcinselleri aşağılayan, homofobik bir deyim olduğunu vurgulayarak, Erbaş'ın sözlerine geniş yer verdi.

Öte yandan hükümetin büyük ortağı Demokrasi ve Özgürlük İçin Halk Partisi (VVD), Diyanet İşleri Başkanı'nın, "eşcinsellerin lanetlendiği, zina ve eşcinselliğin hastalığı da beraberinde getirdiği" yönündeki sözlerini parlamento gündemine taşıdı.

Erbaş'ın açıklamalarına destek vermek amacıyla Twitter'da #YallahHollandaya başlığıyla etiket açılması üzerine, Hollanda'nın Ankara Büyükelçisi Marjanne de Kwaastneit, tepkisini, aynı platformda dile getirdi.

Büyükelçi, #LGBTHaklarıİnsanHaklarıdı etiketiyle paylaştığı Twitter mesajında, "Hollanda, dünyanın neresinde olursa olsunlar, cinsel veya cinsiyet yönelimlerine bakılmaksızın herkesin kendisi olma özgürlüğünü temsil eder" dedi.

'KABUL EDİLEMEZ BİR NEFRETİ KÖRÜKLÜYOR'

Başbakan Mark Rutte'nin partisi VVD'nin iki kadın milletvekili Bente Becker ve Dilan Yeşilgöz, Erbaş'ın açıklamaları ve sosyal medya aracılığıyla Hollanda ve eşcinsellerin aşağılanmasını parlamentoya taşıdı.

Milletvekilleri, Güvenlik ve Adalet ile Sosyal İşler ve İstihdam bakanlarının yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdiler.

Becker ve Yeşilgöz, Erbaş'ın vaazında uluslararası lezbiyen, gay, biseksüel, transseksüel be interseks (LGBTİ) topluluklarının üyelerine karşı, kabul edilemez bir nefreti körüklediğini vurguladılar.

Diyanet İşleri Başkanı'nın sözlerine destek amacıyla Twitter'da açılan #YallahHollandaya etiketi altında ölüm tehditleri yer aldığını belirten VVD'li milletvekilleri, bunun Hollanda'daki LGBTİ topluluğu için de tehlike oluşturduğunu belirtiler.

Becker ve Yeşilgöz, Erbaş'ın sözleri ve Türkiye kamuoyundaki eşcinsel karşıtlığı konusunda Hollanda hükümetinin hangi yaptığı güvenlik analizlerini yaptığı ve ne gibi önlemler aldığını sordu.

"Hollanda'da 150'den fazla camiye sahip olan Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, daha önce de kadınlar, çocuk evlilikleri ve cihat konularında skandal ifadeler kullandığı" vurgulanan soru önergesinde, Hollanda'daki camilerde de, benzer vaazların verilip verilmediğinin araştırılması istendi.

'ÖZGÜRLÜKLERE KARŞI VAAZLAR ENGELLENSİN'

Din özgürlüğünün, siyasi çıkarlar ve başkalarının özgürlüğünü kısıtlamak için kullanıldığını kaydeden milletvekilleri, Hollanda'daki camilerde, özgürlük ve toplumsal barışa karşı verilen Türkiye kökenli vaazların engellenmesini çağrısında bulundu.

Becker ve Yeşilgöz'e göre, Hollanda'daki camilerde okutulan Ankara kaynaklı hutbe ve vaazlar, adaletsizliği ve hoşgörüsüzlüğü körüklüyor. Hükümetin buna karşı yeterli önlemi almaması da, Türkiye kökenli göçmenlerin uyumunu olumsuz etkiliyor.

Bunun kabul edilemez olduğunu dile getiren VVD milletvekilleri, Diyanet'in Hollanda'daki kolu olan Hollanda Diyanet Vakfı'nın, siyasi ve dini gündemi birbirinden ayrıması için uyarılması gerektiğine işaret etti.