Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası, Türkiye için 2021 yılı büyüme tahminini 3,5 puan yükseltti. 2022 yılı büyüme tahminini ise düşüren banka, Merkez Bankası’nın “kafa karıştırıcı” para politikasının büyümeye zarar verebileceği uyarısında bulundu.

ERBD’den Merkez Bankası uyarısı: Kafa karıştırıcı politikası büyümeye zarar verebilir

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (ERBD) ihracat ve turizmdeki artışın etkisiyle Türkiye’nin 2021 büyüme beklentisinin yüzde 5,5’tan yüzde 9’a çıktığını fakat Merkez Bankası’nın “kafa karıştırıcı” para politikasının büyümeye zarar verebileceğini açıkladı.

BBC Türkçe’nin aktardığına göre, bugün yayınladığı Bölgesel Ekonomik Görünüm Raporu’nda Türkiye’nin önümüzdeki yılki büyüme beklentisinin yüzde 3,5 olduğunu belirten ERBD, artan enerji fiyatları ve erken faiz indirimlerinin bu potansiyeli aşağıya çekme ihtimalinin bulunduğunu ekledi.

Merkez Bankası’nın Eylül’den bu yana 300 baz puan faiz indirimine gitmesi Türk lirasının tarihin en değersiz konumuna gerilemesine yol açmıştı. Politika faizinin yüzde 16 olduğu Türkiye’de son enflasyon verisi yıllık yüzde 19,9 olarak açıklanmıştı.

Bu da reel faizin negatif olduğu anlamına geliyor ve yatırımcıları TL’den uzak tutuyor.

ERBD Bölgesel Başekonomisti Roger Kelly, Türk lirasının daha da değer kaybetme riskinin bulunduğunu söyledi.

‘YABANCI SERMAYEYE BAĞIMLI BİR EKONOMİYSENİZ…’

Bir basın açıklaması düzenleyen Kelly, yabancı yatırımlara bağımlı olan Türkiye için reel eksi dörtlük faizin sürdürülemez olduğunu da vurguladı:

“Ağır bir şekilde yabancı sermayeye bağımlı bir ekonomiyseniz ve öngörülemez bir politika ortamıyla nam salmışsanız, insanlar işlerin kötüye gittiğini gördüğü ilk anda sermayesini çeker.”

Anadolu Ajansı’na da bir mülakat veren Kelly, “Türkiye'nin salgın sonrası bağlamda bölgesel ve uluslararası bir üretim merkezi olma potansiyeline sahip olduğunu kesinlikle düşünüyorum” dedi ve ekledi:

“Türkiye’nin esnek üretim üssü ve çekici stratejik konumu nedeniyle daha kısa tedarik zincirlerine yönelik trendden yararlanmak için çok iyi bir konuma sahip olduğunu düşünüyorum. Ancak bunu başarabilmek için doğru politikaların uygulandığından emin olunması gerekiyor.”