AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin başörtüsü teklifine ilişkin konuştu. "Bugün Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele artık kalmamıştır" diyen Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na çağrı yaptı: "Gelin çözümü yasa değil, Anayasa düzeyinde sağlayalım."

Erdoğan başörtüsü konusunda el yükseltti: Çözümü Anayasa düzeyinde sağlayalım

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü teklifine ilişkin çağrı yaparak, "Gelin çözümü yasa değil Anayasa düzeyinde sağlayalım" dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü teklifine değinen Erdoğan, "Bugün Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele, verdiğimiz mücadele ve yaptığımız düzenlemeler sayesinde, hamdolsun artık kalmamıştır" dedi.

Kılıçdaroğlu'nu hedef alan açıklamalarda bulunan Erdoğan, "Ya Kemal, doğru ol be! Yanına bir iki tane başörtülü bayanı alıp rozet takmakla bu işi çözeceğini mi zannediyorsun? Adam gibi dürüst ol! İstismar siyaseti yaparak milletin karşısına çıkma" ifadelerini kullandı.

CHP liderine çağrı yapan Erdoğan, "Gelin çözümü yasa değil, Anayasa düzeyinde sağlayalım. 5735 sayılı Anayasa değişikliği teklifini, kamuda çalışmayı da kapsayacak şekilde, aksi yönde düzenleme yapılamayacağı kaydıyla yeniden çıkartalım" diye konuştu.

Öte yandan Erdoğan, Başkent Millet Bahçesi'nde düzenlenen festivalde yaptığı açıklamada, "Bay Kemal ardından bugün 'Anayasa değişikliğine kabul oyu vermeyiz" dedi. Bunlar yalancı, yalancı. Bunlarda dürüstlük yok. Eğer samimiysen, eğer dürüstsen, yasa değişikliğine zaten ihtiyacımız yok, buyur gel Anayasa değişikliği yapalım" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Milletvekillerimizin yaz döneminde seçim bölgelerinde ve görevlendirildikleri yerlerde gerçekleştirdikleri yoğun çalışmaları takip ettik. Ülkemizin her bir köşesinde eli sıkılmadık insan, girilmedik gönül bırakmayacak anlayışla yürütülen çalışmalar için teşekkür ediyorum. Biz sahayı ne kadar sıkı tutarsak, milletimizin yalanları ve çarpıtmalarıyla yanlış yönlendirmek isteyenlerin gayretleri o derece akamete uğrayacaktır.

Genel Merkezimizle, milletvekillerimizle, bakanlarımızla bir yandan Ankara'da çalışmaları yürütecek, diğer yandan ilçe ilçe tüm şehirlerimizde milletimizle kucaklaşacağız. Milletimizi seçimden seçime hatırlayanlarla aramızdaki farkı göstermektir. Geleceğini inşa edecek birikime, enerjiye ve azme sahip olduğumuzu her kesimden insanımıza göstermeye kararlıyız. Biz kendi halimize, işimize bakacağız. Biz kendi sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmeye bakacağız. Birileri dün öyle, bugün böyle diyerek ikiyüzlü tavırlar sergileyebilir. Ne söylüyorsak yerine getirme, ağzımızdan çıkan her şeyi ölçerek ifade etme mecburiyetindeyiz.

MUHALEFETE YÜKLENDİ

Muhalefetin seçim öncesi söyledikleriyle yaptıkları arasındaki uçurumu belediyelerde gördük. Vaat ettikleri hiçbir sözün arkasında duramadılar. Buna rağmen hala kendilerine ait olmayan işleri sahiplenerek ortada gezebiliyorlar. Yalan bunlarda daniskası... Aynı sinsi taktiği önümüzdeki seçimlerde kullanmanın hazırlığını yaptıklarından şüpheniz olmasın.

Bugün ekranları başında bizi heyecanla milletimiz dinliyor. Heyecanla bizi dinleyen milletimizle bazı gerçekleri paylaşacağım. 8 aylık bir vakit var. Seçim takviminin başlamasıyla Meclis'in ara vereceğini düşündüğümüzde 5-6 aylık süre kalıyor. MHP ile birlikte komisyonlarda ve Genel Kurul'da sıkı bir mesai ile gündemimizdeki tüm düzenlemeleri yasalaştıracağınıza inanıyorum.

KILIÇDAROĞLU'NU HEDEF ALDI

Malum zat bir zamanlar SSK'nın genel müdürlüğünü yaptı. Ne yaptı bu adam diye sorduk mu? Onun döneminde hastane odaları pislikten geçilmiyordu. Hastalarımız kan revan içinde kalıyorlar. Rehine alma dönemi vardı. Hastalar ölüyor ve rehine alınıyorlardı. Ey Bay Kemal, senin gidecek yerin var mı?

ENFLASYON MESAJI

Bütün umudunu enflasyona bağlayanların heveslerini kursaklarında bırakacak adımların hazırlıklarını sürdürüyoruz. Türkiye, bir süredir çok ciddi sınamalardan geçmektedir. Bu sınamaların milletimizin hayatına yansıyan olumsuzlukları vardır. Bu çözümü sağlayacak tek yürütme temsilcisi biz, tek parti AK Parti, tek ittifak Cumhur İttifakı'dır.

Milletimize bu gerçeği gösterdiğimizde sandık yolu kendiliğinden açılacaktır. Türkiye Ekonomi Programımız gündeme geldiğinde kurduğumuz denklemi ve iktisadi yaklaşımımıza birileri bıyık altından gülmüşlerdi. Ülkemize yönelik ekonomik saldırılar için kullanılan araçları birer birer devre dışı bıraktık. Bu anlayışla salgın oldu üretime ara vermedik, savaş çıktı ihracatta gaza basmaktan vazgeçmedik. Biz büyümeyi sürdürdük.

CHP'NİN BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİ

Biz içeride eser ve hizmet siyasetiyle, dışarıda itibarımızı yükseltecek diplomatik mekiklerle uğraşırken birilerinin riyakarlık kokan oyunlar peşinde koştuğunu görüyoruz. Önceki akşam geç saatlerde CHP Genel Başkanı yaptığı açıklama ile bizim ömrümüzü verdiğimiz mücadele neticesinde çözdüğümüz başörtüsü meselesiyle ilgili güya günah çıkarıyor. Gerçi dün açıkladıkları kanun teklifiyle, önceki akşam atıp tuttukları arasında dağlar kadar fark var.

Bu zatın bu teklifini anlamakta zorlandık. Biz bu konuyu ülke gündeminden çıkardık. Ülkemizde şu anda böyle bir mesele var mı? Ülkemizde kamuda veya özel sektörde böyle bir mesele var mı? Türkiye bir dönem Meclis'e başörtüsüyle girdiği için kürsüden senin fikir baban haddi bildirmeye davet edilen milletvekilleri görmüştü. Siz de bunları alkışlamıştınız. Meclis'ten atmak için alkışlamıştınız. Bugün milletvekillerimizle ve diğer konularla ilgili böyle bir sıkıntı var mı?

AK Parti, Cumhur İttifakı, Meclis ve hükümet olarak bu adımın kazanını Türkiye olmuştur. Ya Kemal, doğru ol be! Yanına bir iki tane başörtülü bayanı alıp rozet takmakla bu işi çözeceğini mi zannediyorsun? Adam gibi dürüst ol! İstismar siyaseti yaparak milletin karşısına çıkma.

Bugün Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele, verdiğimiz mücadele ve yaptığımız düzenlemeler sayesinde, hamdolsun artık kalmamıştır. Geçmişte bu ülkede başörtüsü diye bir mesele yaşandıysa bunun müsebbibi CHP zihniyeti, CHP faşizmidir. Genelde kılık kıyafet ve başörtüsü meselesi ne yasa, ne Anayasa konusu olmaması gereken tabii bir haktır.

"KIZLARIMIN BİR TANESİNİ İSTANBUL'DA OKUTAMADIM"

Dönemin YÖK Başkanı hakkında 'başörtüsünü yasağını kaldırın' dediği için görevini kötüye kullanma iddiasıyla dava açanların başında da Kılıçdaroğlu geliyordu. İşte imzası... Kılıçdaroğlu belge ile konuşuyorum. Senin imzalarınla konuşuyorum. Şimdi yanına birkaç tane başörtülü kardeşimizi yanına alıyor, resim çektiriyorsun, bu milleti aldatmaya gayret gösteriyorsun. Benim kızlarım bu işin mağduriyetini çekti. Neden? Kızlarımın bir tanesini üstelik de imam hatipte, İstanbul'da okutamadım. Oradaki yönetim sıkıntı idi. Türkiye'nin başka bir iline göndermek suretiyle oradaki okulda kızım imam hatip okulunu tamamladı. Çilesini ben çektim. Anneleri günlerce, aylarca nöbet tuttular. Şimdi kanunlarla bu işi halledelim diyorsun. Sabırlı ol.

"KÜRT MESELESİ DİYE BİR SORUNUMUZ YOK"

Kürt meselesi diye ülkemize giydirilmeye çalışılan deli gömleğinden onlara rağmen kurtulduk​. Bizim Kürt meselesi diye bir sorunumuz yok. Şu anda benim kabinemde iki tane Kürt arkadaşım var. Bizim böyle bir derdimiz yok. Sende bu dert çok. Terör örgütlerinin temsilcileriyle Ankara'dan İstanbul'a dirsek dirseğe yürüdü.

"ALEVİLERLE İLGİLİ YENİ BİR ÇALIŞMANIN ADIMINI ATACAĞIZ"

İnşallah Cuma günü Alevi kardeşlerimiz için yeni bir çalışmanın adımını atacağız. Bunların hastalıklı bir saplantı olan faşizmlerini her devirde boyayarak yapmak istedikleri kendi gizli iktidarlarını sürdürmektir. CHP faşizmi, yoksulluktan, geri kalmışlıktan beslenir. Senin üst düzey yöneticilerin üniversitelerde ikna odaları kurmadılar mı?

KILIÇDAROĞLU'NA ÇAĞRI

Kılıçdaroğlu'nun son teklifini de bu anlamda bir taktik adım olarak görüyorum. Aklına bir gece vakti kendisinin bez parçası dediği başörtüsü gelmiş. Moderatör çul diyor, sen de bez parçası diyorsun. Kanun teklifi ile sundukları metin arzu edilen şekilde çözmekten uzaktır. Kötü niyetli yorumlar eliyle yeni yasakların dayanağı haline gelebilir.

Biz daha öte bir teklifle mukabele edelim. Eğer dürüstsen, samimiysen, temel bir insan hakkı olan başörtüsü meselesini ülkenin gündeminden kati şekilde çıkarmakta kararlıysan, gelin çözümü yasa değil, Anayasa düzeyinde sağlayalım.

5735 sayılı Anayasa değişikliği teklifini, kamuda çalışmayı da kapsayacak şekilde, aksi yönde düzenleme yapılamayacağı kaydıyla yeniden çıkartalım.

Bu konuda elimizde Meclisimizin 2008'de ortaya koyduğu bir irade de mevcut. Anayasa değişikliği teklifini bu hususta aksi yönde düzenleme yapılamayacağı kaydıyla yeniden çıkaralım. Meclis'te basit çoğunlukla çıkarılıp verilen hakkın yarın aynı şekilde alınabilmesi mümkündür. Meseleyi Anayasa düzeyine çıkardığımızda nispeten daha sağlam, daha kalıcı bir iş ortaya çıkmış olacak. Dürüstsen, samimiysen, adam gibi adamsan gel böyle yapalım.

Altılı Masa beyanında seni destekleyen arkadaşların var ya. CHP'ye üzerindeki utanç lekelerinden birini temizleme hakkı vermiş olur. Arkadaşlarıma talimatı bugün, burada veriyorum. Çalışmaları süratle hazırlayıp önümüze getirecekler. Geleceğe güvenli bakmamızı sağlayacak ilave değişiklikler de yapalım. Ülkemizi yeni, sivil, özgürlükçü bir anayasaya kavuşturma hedefimiz bakidir. İnşallah 2023'ten sonra böyle bir Anayasa'yı konuşacağımız iklime hep birlikte kavuşacağız."

ERDOĞAN'DAN YENİ AÇIKLAMA

Başkent Millet Bahçesi'nde düzenlenen "Gençlik ve Yerel Yönetimler" temalı Tam Bana Göre Festival programında konuşan Erdoğan, anayasal değişiklik çağrısını yeniledi.

Açıklamasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alan Erdoğan, "Gece yarısı başörtüsüyle ilgili açıklama yapan Bay Kemal ardından bugün 'Anayasa değişikliğine kabul oyu vermeyiz" dedi. Bunlar yalancı, yalancı. Bunlarda dürüstlük yok. Eğer samimiysen, eğer dürüstsen, yasa değişikliğine zaten ihtiyacımız yok, buyur gel Anayasa değişikliği yapalım. Yapamazlar, gelemezler" ifadelerini kullandı.