Google Play Store
App Store

Partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunan AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP lideri Bahçeli'nin DEM Partili vekillerle tokalaşmasını ve devamında yaptığı açıklamaları çok kıymetli bulduklarını söyledi. Erdoğan, "Cumhur İttifakı'nın uzattığı elin muhatapları tarafından da layıkıyla anlaşılmasını umut ediyoruz" dedi. Yargıya yönelik eleştirilere de değinen Erdoğan, iki önemli adım atmayı planladıklarını bildirdi. Erdoğan bu düzenlemelerin kurumsal düzenlemeler ve seri suç işleyenlerle ilgili olacağını kaydetti.

Kaynak: Haber Merkezi
Erdoğan'dan Bahçeli'nin DEM Partililerle tokalaşmasına övgü: Çok kıymetli buluyoruz
Fotoğraf: AA

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Konuşmasında, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleriyle Meclis açılışında tokalaşmasını değerlendiren Erdoğan, "Takdirle karşılıyor ve kıymetli buluyoruz" dedi. Erdoğan, "Cumhur İttifakı'nın uzattığı elin muhatapları tarafından da layıkıyla anlaşılmasını umut ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Devamında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) dün (8 Ekim) gerçekleştirilen "İsrail" konulu kapalı oturuma değinen Erdoğan, Cumhuriuyet Halk Partisi (CHP) lideri Özgür Özel'i hedef alarak, "Her iki bakanımız da idrak kapıları açık olanlar için fotoğrafı tüm netliğiyle ortaya koydu. Toplantı sonrası CHP Genel Başkanı'nın yaptığı açıklamaları esefle karşıladık. CHP Genel Başkanı ucuz polemik peşinde koşuyor" dedi.

ÖZEL NE DEMİŞTİ?

Kapalı oturumun ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan CHP lideri, "İsrail’in Türkiye’ye saldırmasının akılla, mantıkla, gücüyle, uluslararası kuruluşların görevleriyle olamayacak bir iş olduğunu biliyorduk. Akşam haber kanallarında dış politika konuşanların verdiği bilgiden bir fazlası söylenmedi" demişti.

Özel, Türkiye'nin gerçek sorunlarının konuşulmaması için iktidar tarafından suni gündem yaratıldığını dile getirmişti.

Konuşmasının son bölümünde kadına yönelik şiddetle mücadeleye değinen Erdoğan, "İki önemli adım atmayı planlıyoruz. İlki kurumsal düzenlemeye, ikincisi seri suç işleyenlerin kolaylıkla tutuklanabilmesine yöneliktir" dedi.

Erdoğan ayrıca kadın hakları konusunda AKP'ye ders verecek muhalefet partisi olmadığını, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmenin de kadın haklarına en ufak bir menfi (olumsuz) etkisi olmadığını iddia etti.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"6-8 Ekim olaylarının 10.yıl dönümü. Kayıplarımızı üzerinden 100 yıl geçse de unutmayız. 6-8 Ekim olaylarında rolü olanlar bağımsız Türk mahkemeleri önünde hesabını vermiştir. Bir elinde silah tutarak siyaset yapılmaz. Sırtını dağa yaslayan terör siyasetine yer yok. Demokratik siyasette şiddete asla yer olmadığını herkesin anlaması bekleniyor.

Milletimizin faydasına olacak hiçbir diyalogdan kaçınmayız. Bahçeli'nin dün yaptığı açıklamaları takdirle karşılıyor ve kıymetli buluyoruz. Cumhur İttifakı'nın uzattığı elin muhatapları tarafından da layıkıyla anlaşılmasını umut ediyoruz. Türkiye Yüzyılı'nda şiddetle arasına mesafe koyan anlayışa elbette yer vardır ama sırtını dağa yaslayan terör siyasetine asla yer yoktur.

"ÖZGÜR ÖZEL’DEN DAHA OLGUN BİR TAVIR BEKLERDİK"

(TBMM'deki kapalı oturum) Bakanlarımız Meclisimizin kapalı oturumunda bilgi verdi. Her iki bakanımız da idrak kapıları açık olanlar için fotoğrafı tüm netliğiyle ortaya koydu.

Toplantı sonrası CHP Genel Başkanı'nın yaptığı açıklamaları esefle karşıladık. CHP Genel Başkanı ucuz polemik peşinde koşuyor. Sayın Özgür Özel’den ülke güvenliğine dair meselelerde daha olgun bir tavır beklerdik.

"İSRAİL SİYONİST BİR TERÖR ÖRGÜTÜDÜR"

Gazze'deki katliamın manevi ve maddi faturası kabarıyor. Ülkemizi bölgesel gerilimlerden uzak tuttuk, yangına benzin dökenlerden değil söndürenlerden olduk. Tarih, elinde on binlerce çocuğun, kadının, sivilin kanı olan bir canavarı ayakta alkışlayanları asla affetmeyecektir. İsrail siyonist bir terör örgütüdür.

Netanyahu ve cinayet şebekesi çok tehlikeli bir maceraya atılmaktadır. Nihai hedefin neresi olduğunu çok net görüyoruz. Güvenliğimizden taviz vermeyiz. Vaadedilmiş topraklar hezeyanının sonu hüsrandır. İsrail bir Siyonist terör örgütüdür. Gazze kasabı Siyonist Netanyahu'nun ABD kongresine davet edilmesini tarih asla unutmayacaktır. 

"TIKANIKLIK VARSA NEŞTERİ VURACAĞIZ"

Toplumda güvenlik ve asayişin temini noktasında geçmişe ve birçok Avrupa ülkesine kıyasla çok iyi bir yerdeyiz.

Son dönemde yaşanan kimi cinayetler ve müessif hadiseler, üzülerek görüyoruz ki milletimizin kendini güvende hissetme konusunda tereddüde düşmesine sebebiyet vermiştir. Gereken tedbirleri almak en başta gelen vazifemizdir. Onlarca suç kaydı bulunan kriminal tiplerin ortalıkta dolaşması herkes gibi bizi de rahatsız ediyor. 

Emniyet teşkilatımız içinde zafiyet varsa neşteri vurup gidereceğiz, adalet sistemimizde tıkanıklık, yanlışlık varsa neşteri vurup çözüme kavuşturacağız.

"İKİ ÖNEMLİ ADIM ATACAĞIZ"

Suçlu herhangi bir sabıka kaydı olmadığı için tutuklama olmadan yargılanabiliyor. Suçluların sistemin bu yönünü istismar ettiğini görüyoruz. İki önemli adım atmayı planlıyoruz. İlki kurumsal düzenlemeye, ikincisi seri suç işleyenlerin kolaylıkla tutuklanabilmesine yöneliktir.

Mesela 5 suç kaydı olan birinin, diğer davalarının bitip sabıka kaydına işlenmesi beklenmeden tutuklu yargılanmasının önü açılacak. Belirli suçlarda infaz hükümlerinin, alınan cezanın yüzde 10'u cezaevinde geçirildikten sonra işlemeye başlaması sağlanacaktır. Tutukluluk süresi, kişinin işlediği suçlar ve alacağı cezalarla orantılı belirlenecek. Bu husus toplum vicdanını yaralayan belirli suçlar için geçerli olacak.

Son dönemde medya organlarımız, özellikle reyting kaygısı ile basın ilkelerini umursamayan, son derece sorunlu bir yayın politikası izlemeye başladı. Medyada ve sosyal medyada suça teşvik etmede sorun varsa gerekli müdahalede bulunacağız. Nerede boşluk varsa hal yoluna koyacağız.

"KADIN HAKLARI KONUSUNDA BİZE DERS VERECEK MUHALEFET PARTİSİ YOK"

Kadın hakları konusunda bize ders verecek muhalefet partisi yoktur. Kadının statüsünün güçlendirilmesinde elimize su dökecek kimse de yoktur. Sayın Özgür Özel'e şunu tavsiye ediyorum; kadına yönelik şiddetle mücadeleye katkı sunmak istiyorsan rakı reklamı yapmaktan vazgeç.

Sosyal ve ekonomik hayata katılan tüm kadınlarımız bizim çabalarımızın şahididir. İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmemizin kadın haklarına en ufak bir menfi etkisi olmamıştır."