Erdoğan'dan CHP'ye 'kırmızı kart' göndermesi: Birbirlerine gösteriyorlarmış
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Kadın Kolları 7. Olağan Kongresi'nde konuştu. Kadınların kendi döneminde 'özgürleştiğini' öne süren Erdoğan, kişisel kariyer peşinde koşmadıklarını iddia etti. Muhalefete de yüklenen Erdoğan, CHP'yi 'marjinal sol örgütlerin oyuncağı' olmakla eleştirdi. 'Kırmızı kart' kampanyası için ise "Daha sonra gördük ki kartları birbirlerine gösteriyorlarmış" dedi.

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Spor Salonu'nda AKP Genel Merkez Kadın Kolları 7. Olağan Kongresi'nde konuştu.
Kürsüye, "Kadın teşkilatlarımızın kahramanı" şeklinde davet edilen Erdoğan, konuşmasına "Bizim kongrelerimizde yumruklar değil yürekler konuşuyor" diye başladı. Erdoğan, muhalefet partilerinin 'tasfiye' amacıyla kongre düzenlediğini ancak AKP kongrelerinde yenilenme ve tazelenme yaşandığını öne sürdü.
"BİZİM MÜCADELEMİZ KİŞİSEL KARİYER MÜCADELESİ DEĞİLDİR"
Kişisel bir mücadelesi olmadığını öne süren Erdoğan, "Bizim mücadelemiz kişisel kariyer mücadelesi değildir. Hepimiz, 'millete hizmet' davasının neferleriyiz. Biz kısa mesafe koşucusu değiliz" diye konuştu.
Erdoğan, açıklamalarına şöyle devam etti:
"Millete hizmet yolunda yorulmak, yarıştan kopmak gibi bir lükse hiçbirimiz sahip değiliz. Kişisel hırslarını siyasetin merkezine yerleştirenler gibi olmadık. Ülkemizin bugün eriştiği seviyede kadınların çok büyük payı var. Türkiye'nin ekonomiden demokrasiye elde ettiği kazanımlarda çok büyük payınız var. El ele verdik, zorlukların üstesinden geldik. Türkiye'nin çehresini hep birlikte değiştirdik.
Biz yola çıkarken 'kadınlarla siyaset' dedik. 22 yılı aşan hükümetlerimiz döneminde sizlerin kanaatlerini almaya özel önem verdik. Kadın kollarımız da siyasete yalnızca nezaket değil, seviye, kalite ve nitelik kazandırdı. Siyasette kadınlara yönelik önyargıların yıkılmasına sizler öncülük ettiniz."
Kadınlara yönelik fırsat eşitliğini getiren adımlar attıklarını iddia eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Kimin yasak ve baskılarla kadınları eve hapsettiği, kimin kadınları özgürleştirdiği ortaya çıktı. Bizden önce siyasette vitrin malzemesi olarak kullanılan kadınlar, hak ettiği yerleri almaya AK Parti ile başladı. Muhalefetin yasakları savunan faşizan tavrına rağmen bunları başardık. Kadınlar artık her alanda kendilerini göstermekte, karar mekanizmalarında çok güçlü şekilde yerini almakta. İstihdam verilerine baktığımızda son 22 senede yaşanan sessiz devrimi görebiliyoruz."
Attığı bir imzayla Türkiye'yi İstanbul Sözleşmesi'nden çıkaran Erdoğan, "Kadınlara yönelik şiddet, en fazla mücadele ettiğimiz husustur" ifadesini kullandı.
"HEPSİ TAKİBİMİZDE"
Muhalefetin yönettiği belediyelerde kadınlara karşı 'ayrımcı uygulamalar' olduğunu iddia eden Erdoğan, "Daha önceki dönemlerde olduğu gibi hedefe yine kadınlar konuluyor. Rövanşizm kokan fanatizmin muhalefet eliyle uygulamaya koyulması utanç vericidir. Bunların hepsi takibimizde" dedi.
COLANİ MESAJI: BÜYÜK KARARLAR ALDIK
Erdoğan, dış politikaya yönelik ise şu mesajları verdi:
"Türkiye dış politikada usta bir satranç oyuncusu gibi yaptığı hamlelerle bölgesinde oyun kurucu hale gelmeye başladı. Ülkemizi, arzu duyduğu haline getirmeye başladık. Dün, Suriye Arap Cumhuriyet Cumhurbaşkanı sayın Ahmed Şara, ülkemize çok kritik bir ziyarette bulundu. İki komşu ülke olarak geleceğimize yön verecek büyük kararlar aldık."
Erdoğan, 6 Şubat depremlerinin ikinci yıldönümü için yarın Adıyaman'da olacağını da söyledi.
CHP'YE 'KIRMIZI KART' GÖNDERMESİ
Muhalefete de yüklenen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Bölgemizde olup bitenlerden bile haberleri yok. Koltuk kavgasına, parti içi iktidar mücadelesine kendilerini öyle kaptırdılar ki Üçüncü Cihan Harbi çıksa haberleri olmayacak. Bir ara kırmızı kartla bir şeyler yapmayı denediler onu da her işleri gibi ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Daha sonra gördük ki kartları birbirlerine gösteriyorlarmış. Bunların hizmet gibi bir derdi yok. Şimdi de marjinal sol örgütlerin sloganlarıyla kendilerini avutuyorlar. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu partiyi, marjinal sol örgütlerin maskotu, payandası, oyuncağı haline getirdiler. Ne kadar marjinal ve tembel varsa hepsini paratoner gibi kendisine çekiyor."