AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon’da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na hakaret ettirmek için mikrofon uzattığı çocuk hakkında, "Ne demiş önemli değil. Nihayetinde çocuktur" dedi. Erdoğan ayrıca, mikrofonla konuşmasını kendisinin önermesine rağmen, "Mikrofonu kapıp bir şeyler söyledi" ifadelerini kullandı. Muhalefet belediyeleri ile büyükelçiler arasındaki görüşmeye değinen Erdoğan, "Büyükelçiler gelmiş, belediye başkanıyla görüşmüş, belediye başkanıyla gitmiş balıkçıda balık yemiş, o onun seviyesinin ne olduğunu gösterir" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'dan mikrofon uzattığı çocuk hakkında açıklama: Ne demiş önemli değil, nihayetinde çocuktur

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon’da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na hakaret ettirmek için mikrofon uzattığı çocuk hakkında açıklama yaptı. Erdoğan, "Esasında çocuk ne demiş önemli değil. Nihayetinde çocuktur. Ama bununla ilgili bir sürü şey konuşuldu. Onların öyle demesi, böyle demesi çok da önemli değil" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Ukrayna ziyareti dönüşünde, uçakta gazetecilere gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile ikili ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirdiklerini, konsey toplantısında ise Ukrayna'yla mevcut iş birliği, askeri, siyasi, ekonomik, ticari, kültürel alanlardaki gelişmeleri ele alma fırsatını bulduklarını belirtti.

Erdoğan, Türkiye ile Ukrayna arasında ticaret hacminin 2021 itibarıyla 7,5 milyar dolar düzeyine ulaştığına dikkati çekerek, "Şimdi hedef 10 milyar dolar. 10 milyar dolar hedefine de inşallah ulaşacağız. Ukrayna ile diplomatik ilişkilerimizin tesisinin de 30. yıl dönümüne tekabül eden ziyaretimizi, imzaladığımız 8 anlaşmayla taçlandırdık. Müzakereleri 11 yıldır süren özellikle Serbest Ticaret Anlaşması çok çok önemli ve anlamlıydı. Toplantı vesilesiyle ayrıca farklı birçok konuyu da ele alma imkanımız oldu. Konseyimizin bir sonraki toplantısının Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye'de tertiplenmesini kararlaştırdık" bilgisini paylaştı.

"UKRAYNA İLE RUSYA GERİLİMİ GİTTİKÇE ARTIYOR"

Ziyarette Ukrayna'nın egemenliğine, siyasi birliğine ve toprak bütünlüğüne olan desteğin bir kez daha vurgulandığı belirten Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Maalesef Ukrayna ile Rusya ilişkilerinde gerilim gittikçe artıyor. Tansiyonun düşürülmesi için gereken katkıyı vermeye hazır olduğumuzu Sayın Zelenskiy'e özellikle belirttik. Kendileri de 'Bu tür bir adımda, üzerime ne düşüyorsa, bunu yapmaya hazırım. Bana telefon açtığınız anda hemen ertesi gün, iki gün sonra, ne derseniz, nereye diyorsanız ben oraya çıkar gelirim' dedi.

Bu konuda liderler seviyesinde bir zirveye veya teknik düzeyde görüşmelere ev sahipliği yapmaya hazır olduğumuzu kendilerine ifade ettik. Uluslararası basının da Ukrayna-Rusya arasındaki meseleyi büyütmesinin faydadan daha çok zarar getireceğine inandığımı dile getirdim. Bu süreçte suhuletle, özellikle kılı kırk yaran bir hassasiyetle davranılması büyük önem arz ediyor. İkili sorunların Avrupa Atlantik Güvenlik Müzakerelerinin bir unsuru haline dönüştürülmesi, her iki kulvarın da tıkanmasına yol açıyor. Halbuki iki boyut, birbirinden ayrı olarak değerlendirilirse ve kendi dinamikleri içerisinde ele alınırsa çözüm şansı daha da artacaktır."

Erdoğan, gazetecilerin, Ukrayna ile Rusya arasında yaşanan gerilimde uluslararası basının bir kısmı ile ABD ve İngiltere’nin başını çektiği devletlerin tansiyonun yükseltilmesi yönündeki açıklamalarına ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine, şunları kaydetti:

"Bir defa şunu çok açık ve net söylemem lazım; bu süreç içerisinde dikkat edilirse Batı maalesef şu ana kadar bu işin çözümünde katkı diye bir şey sağlamadı. Sadece adeta çomak sokuyorlar diyebilirim. Böyle bir durum var ortada. Bu konuyla ilgili olarak Sayın Putin'le olan görüşmeyi çok önemsiyorum. Zira Zelenski'yle olan görüşmede, zaten bu konularla ilgili bir mutabakatımız olduğunu gördüm. Çünkü şu anda Avrupa'da bu işi çözmeye yönelik olarak lider noktasında ciddi sıkıntı var. Bundan önce bakıyorsunuz bir Merkel icabında çıkıyordu, hakikaten çözüm için elinde anahtar bulundurabiliyordu. Ama bunun dışında şu anda böyle bir lider de kalmadı. Diğerlerinin ismini zaten vermeye gerek yok.

ABD ile ilgili duruma da baktığımızda, Biden da şu an itibariyle bu sürece henüz olumlu yaklaşım sergileyemedi. Dışişleri Bakanlarının yaptıkları görüşmelerde de neticeye yönelik bir gelişme henüz kaydedilemedi. Bunu zaten kendilerinde de açık, net görüyoruz. Temennimiz odur ki Sayın Putin'le yapacağımız görüşmeden sonra eğer arabulucu bir sıfat bize yüklenirse, bu sıfatla bu işin içine girmeyi kabulleniriz ve üzerimize düşen görevi de inşallah yapmaya çalışırız."

"TARİHİ KARARLAŞTIRACAĞIZ"

Türkiye'nin henüz bir araya gelmeyen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'i bir araya getirip getiremeyeceğine yönelik soru üzerine Erdoğan, Putin'in Türkiye'nin daveti üzerine, Çin'den döndükten sonra Türkiye ziyaretini gerçekleştireceği yönünde olumlu bir dönüşünün olduğunu anımsattı.

Erdoğan, "Şimdi tarihi kararlaştıracağız. Sonra da Sayın Putin ile Sayın Zelenski'yi üst düzeyde bir araya getirmek üzere inşallah bu toplantıyı yapalım istiyoruz. Sayın Zelenskiy ile olan mutabakatımız bu istikamette. Bunu alt düzeylere indirmeden inşallah üst düzeyde gerçekleştirebilirsek, buradan alacağımız neticenin bölgede yeni bir oluşuma fırsat vereceğine inanıyorum. Zelenskiy ile görüşmede bende bu umut doğdu. İnşallah sonu da hayır olur" dedi.

"İSRAİL DOĞALGAZINI ÜLKEMİZDE KULLANIRIZ"

'İsrail gazı da geldiği zaman, İsrail gazı da Türkiye’den geçecekse belki bir alternatif oluşturacak mı?' sorusu üzerine Erdoğan, "İsrail’le, Herzog’la bu konuyu da görüşeceğiz. Başbakan’la aynı şekilde yine bu konu görüşülecek. Biz, İsrail’le bu noktada geçmişte zaten yolumuzu açmıştık. Biz, İsrail doğalgazını ülkemizde kullanırız, kullanmanın ötesinde Avrupa’ya geçişi için de müşterek bir çalışmanın içerisine gireriz. Şimdi Herzog’la da inşallah Türkiye ziyaretinde bu konular bizim gündemimizde olacak" dedi.

"VATANDAŞI ZORA SOKACAK FİYAT UYGULAMASI YAPMAYIZ"

"Elektrik fatura tarifelerinde kilovat oranını değiştirdiniz. Acaba vatandaşa, küçük esnafa yansıyacak yeni bir düzenleme olabilir mi? Doğalgazda da benzer bir düzenleme olabilir mi?' sorusuna Erdoğan, "Biz doğalgazda ve elektrikte zaten bu süreç içerisinde ciddi manada sübvansiyon yaptık. Avrupa ile mukayese edilmeyecek derecede bir sübvanse yaptık. Şu an Avrupa’nın en ucuz doğalgazı bizde. Geçen yıl elektrik faturalarında yüzde 50, doğalgaz faturalarında yüzde 75 oranında devlet olarak sübvansiyon sağladık. Tarifelere yansıtılmayan toplam sübvansiyon tutarı 100 milyar lirayı buldu. 2022 yılında da doğalgazın 4’te 3’ü hala sübvanse ediliyor. Dünya enerji noktasında büyük bir darboğazda. Biz bu darboğazı öngördük ve güçlü, sosyal devlet mantığıyla tedbirlerimizi aldık. Kademeli tarife de Türkiye’deki hanelerin ortalama elektrik tüketimleri hesaplanarak 150 kilovatsaat olarak belirlenmişti. Gelen talepler üzerine birinci kademe aylık 210 kilovatsaate çıkarıldı. Bundan sonraki süreçte de biz vatandaşımızı dara, zora sokacak bir fiyat uygulamasını yapmayız" cevabını verdi.

"DOĞALGAZIN SIFIRLANMASI SÖZ KONUSU DEĞİL"

"Doğalgazın sıfırlanması, sıfırı tüketmesi gibi bir şey kesinlikle söz konusu değil" diyen Erdoğan, "İran’da bir arıza sebebiyle ufak bir sıkıntı oldu. O ayrı bir konu ama bu bizim doğalgazımızın tükenmesi anlamına gelmiyor. Bizim bir defa Tuz Gölü’nün altında doğalgaz depolama alanlarımız var. Silivri’de yine aynı şekilde doğalgaz depolama alanlarımız var. Bir de bunun yanında Azerbaycan’dan geliş devam ediyor. Bunun yanında yine aynı şekilde Rusya’dan doğalgazımız geliyor. Durum böyleyken kalkıp da vatandaşı, milleti bu konuda heyecanlandırmanın bir anlamı yok" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, şunları söyledi: "Bizim buradaki yaklaşımımız nedir? Biz doğalgazımızı tasarruflu kullandık. Ne yaptık? Mesela en azından sanayiye doğalgaz verme olayını azalttık. Dedik ki kesinlikle konutlara kesinti yaşatmayacağız, konutlarımıza doğalgazı vermeye devam edeceğiz. Ve programımızı aynı şekilde uyguladık. Bu arada ben İran Cumhurbaşkanı ile görüşmemi yaptım. Aynı şekilde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımızın Yardımcısını, BOTAŞ’ın yetkililerini İran’a gönderdik. Onlar da orada görüşmelerini yaptılar. Cumhurbaşkanı 'Bize 10-15 gün müsaade ederseniz, biz bu işi toparlarız' dedi. Gerçekten de 15 gün içerisinde falan iş toparlandı ve yeniden normal akışa geçti. Şu anda biz mesela Irak olayını da gündemimize aldık. Onu düşünüyoruz. Irak’tan da belki doğalgaz noktasında Türkiye’ye bir arz olabilir. O da olursa zaten daha da farklı olacak. Ama bizim şu anda Türkiye olarak doğalgazda herhangi bir sıkıntımız yok. Türkiye’nin böyle bir sıkıntısı yokken bunu varmış gibi göstermek, milletimizi bu kış mevsimi içerisinde psikolojik olarak olumsuz etkilemekten başka bir işe yaramaz."

"ÇOCUK NE DEMİŞ ÖNEMLİ DEĞİL"

Trabzon’da Kılıçdaroğlu’na hakaret ettirmek için mikrofon uzattığı çocuk hakkında da konuşan Erdoğan, "Trabzon'da bir evladımız sahneye gelmek için ağlayarak çok ısrar edince biz de yanımıza çağırdık. Kendisi o esnada mikrofonu kapıp bir şeyler söyledi [Çocuğa mikrofonla konuşmasını Erdoğan önermişti]. Esasında çocuk ne demiş önemli değil. Nihayetinde çocuktur. Ama bununla ilgili bir sürü şey konuşuldu. Onların öyle demesi, böyle demesi çok da önemli değil. Biz ne yaptığımıza bakacağız; bu ülkenin evlatları arasında hiçbir ayrım yapmadan yolumuza da aynı kararlılıkla devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

"BUNLARI HİÇ ÖNEMSEMİYORUM"

"Büyükelçilerin muhalefetle bu kadar sık görüşmesini, basına kapalı görüşmeler yapmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki bir soruya Erdoğan, şöyle yanıt verdi: "Ben bunları hiç önemsemiyorum. Yani büyükelçiler gelmiş, belediye başkanıyla görüşmüş, belediye başkanıyla gitmiş balıkçıda balık yemiş, o onun seviyesinin ne olduğunu gösterir."