İstiklal Caddesi'ndeki patlamaya ilişkin ilk açıklamasını yapan Erdoğan, ölü ve yaralı sayısının yükseldiğini bildirdi. "Valimin bize aktardığı ilk bilgi burada bir terör kokusu var" diyen Erdoğan, "İlk tespitler, bir kadının bu işte rol oynadığı noktasında" ifadelerini kullandı.

Erdoğan’dan patlamaya ilişkin ilk açıklama: Terör kokusu var
Fotoğraf: AA

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırının ardından ilk açıklamasını yurt dışı ziyareti öncesinde havalimanında yaptı. Erdoğan, yaptığı ilk açıklamada, patlama nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısının 6’ya yükseldiğini bildirdi.

Erdoğan, özel uçak "TRK" ile saat 19.00'da 17'nci G20 Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere Endonezya'nın Bali kentine hareket etti. Olay henüz 'bombalı saldırı' olarak tanımlanmadan konuşan Erdoğan, Endonezya'ya hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.

"Bugün saat 16.20'de İstiklal Caddesinde meydana gelen bombalı saldırıda vefat eden kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Türkiye'yi ve Türk milletini terörle teslim alma çabaları, dün olduğu gibi bugün ve yarın da hedefine ulaşamayacaktır. Milletimiz, İstiklal Caddesi'ndeki olayın faillerinin hak ettikleri şekilde cezalandırılacağından emin olsunlar" diye konuştu.

“Devletimizin ilgili birimleri bu kalleş saldırının faillerini ve arkasındaki mahfilleri ortaya çıkarmak için çalışmalarını sürdürmektedir” diyen Erdoğan, 4’ü olay yerinde, 2’si hastaneden olmak üzere patlama nedeniyle 6 kişinin yaşamını yitirdiğini, 53 kişinin ise yaralandığını söyledi.

Erdoğan, şu aşamada olayın terörle ilişkili olup olmadığını bilmediklerini belirtti. "Kesin olarak bu terördür dersek belki yanlış olur ama ilk gelişmeler, valimin bize aktardığı ilk bilgi burada bir terör kokusu var" diyen Erdoğan, "Şu an itibarıyla ilk tespitler oradaki kaçışmalar vesaire falan, bir kadının bu işte rol oynadığı noktasında" ifadelerini de kullandı.

ZİYARETE DAİR AÇIKLAMALAR

Erdoğan, açıklamasında ziyaretine dair diğer bazı konu başlıklarına da değindi.

Erdoğan, özellikle koronavirüs salgınının, Rusya ve Ukrayna savaşının, günlük hayatı etkileyen kritik başlıkların ilk sıraya yerleştirildiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Neticede yaşanan küresel enflasyon dalgası tüm ekonomileri derinden sarsarken, resesyon tehdidini de beraberinde getiriyor. Antalya bildirimimizde, diğer hususların yanı sıra gıda israfının azaltılması noktasında 20'ler grubu olarak taahhütte bulunmuştuk. Yine dönem başkanlığımız sırasında G-20 tarihinde ilk enerji bakanları toplantısını düzenlemiş ve meselenin ehemmiyetine dikkat çekmiştik. Aradan geçen sürede ülkemizin 7 yıl önce gündeme taşıdığı hususların yerinde ve isabetli olduğu görülmüş oldu."

Gıda krizinin önüne geçilmesi amacıyla Rusya-Ukrayna ve BM ile Karadeniz'de tahıl koridoru girişimini hayata geçirdiklerini hatırlatan Erdoğan, "Bu sayede 10 milyon tondan daha fazla tahılın dünya pazarına uluşmasını temin ettik. Sürecin devam etmesi için gayretlerimizi sürdürürken, tahılın başta Afrika olmak üzere en çok ihtiyacı olan ülkelere ulaştırılması için çaba sarf ediyoruz. Mali'de mevkidaşlarımızla görüşmemizde, bu konunun üzerinde özellikle duracağım. Afrika'nın ülkelerini bu tahıla ulaştırmak için elimizden gelen her türlü gayreti göstereceğiz." diye konuştu.

Erdoğan, ayrıca Türkiye'nin yaşanmakta olan enerji krizinin çözümü bakımından da anahtar konumda olduğunu hatırlatacağını söyledi.

Zirve gündeminin ikinci ana maddesini "sağlık" başlığının oluşturduğunu aktaran Erdoğan, salgın döneminde yaşananların, küresel sağlık sistemindeki açıkları, yetersizlikleri ve adaletsizlikleri gözler önüne serdiğini söyledi.

Erdoğan, aşıya zamanında erişemediği veya asgari sağlık hizmetini alamadığı için yüzbinlerce insanın hayatını kaybettiğini anlatarak, gelişmiş ülkelerin dahi bocaladığı o günlerde Türkiye olarak hem içeride hem de yurt dışında son derece başarılı bir sınav verdiklerini savundu.

2002'den beri sağlık altyapısına, sağlık hizmetlerinin kalitesine ve sosyal güvenlik sistemine yaptıkları yatırımlarla müspet neticeleri görme fırsatını bulduklarını söyleyen Erdoğan, "Şimdi bu güçlü birikimi Health Türkiye markasıyla uluslararası arenaya taşıyor, vatandaşlarımızla beraber tüm insanlığın hizmetine sunuyoruz. G20 toplantılarında Türkiye'nin tecrübeleri ışığında atılacak adımların ve hazırlıklarımızın neler olması gerektiğini ifade edeceğiz." dedi.

Erdoğan, Bali'deki üçüncü ana gündem maddesinin "dijital dönüşüm" olduğuna işaret ederek, dijital dönüşüm konusunda da bu sene kapsayıcılık temasının ön plana çıktığını dile getirdi.

Bu noktada da kimseyi dışarıda bırakmayan bir yapının temellerinin nasıl atılması gerektiği yönünde fikir teatisinde bulunacaklarını aktaran Erdoğan, Türkiye'nin elektronik devlet ve dijital dönüşüm çalışmalarında yakaladığı başarıyı muhataplarıyla paylaşma imkânı elde edeceklerini vurguladı.

İKİLİ GÖRÜŞMELER

Erdoğan, zirve marjında ayrıca mevkidaşlarıyla ikili görüşmeler de yapacağını belirterek, "Ev sahibi Endonezya'nın Cumhurbaşkanı, değerli kardeşim, Joko Widodo'yla ise yarın daha kapsamlı şekilde görüşeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanıyla stratejik ortaklık temelinde geliştirdiğimiz derin tarihi bağlara dayalı ikili ilişkilerimizi tüm yönleriyle ele alacağız. Bölgesel ve uluslararası meselelere dair görüş alışverişinde bulunacak, G20, ASEAN ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi çok taraflı platformlardaki iş birliğimizi gözden geçireceğiz." bilgisini verdi.

Ziyaretin ülke, millet ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni eden Erdoğan, konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

“BAK BİZDEN PAPAZI İSTEDİNİZ VERDİK, SİZDEKİ PAPAZI DA BİZE VERİN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Özbekistan Zirvesi sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlamıştınız. Türk devletlerindeki FETÖ yapılanmasıyla mücadeleye değinmiştiniz. Şöyle bir sözünüz olmuştu; 'FETÖ'yü Biden saklıyor.' demiştiniz. Bu kapsamda ABD Başkanı Biden'la bir görüşmeniz olacak mı?" sorusu üzerine, şunları söyledi:

"Tabii bu biraz da ifadelerimizi yanlış merkezlere çekme gibi bir durum oluyor. Şimdi Amerika'da saklandığını veya Amerika'da bu adamın özellikle gizlendiğini, orada Amerika yönetiminin her türlü desteği verdiğini zaten geçmişten bu yana hep söyledik. Bunu Biden'ın kendisine Başkan Yardımcısı olduğu zaman da söylemiştim. 'Bunu niye vermiyorsunuz, verin.' diye. 'Bak bizden papazı istediniz verdik. Sizdeki papazı da bize verin.' demiştik. Ama maalesef tabii bunları hem biliyorsunuz orada kart ile izni de veriyorlar ve orada da yaşam imkanı da bunlara sağlıyorlar. Orada gayet büyük kaşane, orada yaşamını sadece kendisi değil avanesiyle birlikte Amerika'da sağlıyor. Ve yanındaki terör örgütünün bağlantılısı olanlarla birlikte yaşamlarını Amerika'nın değişik eyaletlerinde, başta Pensilvanya olmak üzere sürdürüyorlar. Tabii bu defa Sayın Biden'la bir görüşme durumumuz tekrar olursa bunu da yine kendisiyle tekrar konuşacağız."

"AVRUPA BİRLİĞİ NE DEMİŞ, BUNLARIN HİÇBİRİSİ İLGİLENDİRMEZ"

Türk Devletleri Teşkilatı'nda Kıbrıs'ın gözlemci üye olmasına Avrupa'dan gelen tepkiler ve "federasyon çözümü" konusunun dile getirilmesine ilişkin değerlendirmesi sorulan Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) özellikle Türk Devletleri Teşkilatı'nda gözlemci üye olarak kabul edilmiş olmasının önemli bir adım olduğunu söyledi.

Kuzey Kıbrıs’ın Türk Devletleri Teşkilatı'nda gözlemci üye olmasının altını güçlendireceklerini, bu şekilde adımlar atarak devam edeceklerini aktaran Erdoğan, "Bir diğer taraftan da tabii şu anda biliyorsunuz Kuzey Kıbrıs'ta gerek parlamento binasının yapımı gerek Cumhurbaşkanlığı binasının yapımı bütün bunlarla beraber de bir adım atılıyor. Bunların hepsi Kuzey Kıbrıs'taki gelişmeleri çok daha güçlendirmeye yönelik bir adımdır. Altyapıyı da üstyapıyı da Kuzey Kıbrıs'ta farklı adımları atacağız." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Avrupa Birliği ne demiş, Avrupa Birliği nasıl bakıyor, bizi bunların hiçbirisi ilgilendirmez. Biz nasıl bakıyoruz? Bu önemlidir. Bizim bakış açımız belli. İşte bunu ne yaptık, orada ifade ettik, orada Türk Devletleri Teşkilatı'nın liderleriyle mutabık kaldık. Ama ondan önce de ne yaptık? Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda açıklamamızı yaptık. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığımız açıklama geleceğe bir ufuktur. Süreç devam ediyor. Temennim odur ki Kuzey Kıbrıslı kendine sahip çıksın."

ENERJİ MERKEZİ

Erdoğan, "Rusya, G-20'de Türkiye'yle enerji alanında yeni girişimler başlatacaklarını duyurmuştu. Enerji merkezi olma konusunda yeni bir adım mı atılacak, bununla ilgili farklı detaylar var mı?" sorusu üzerine şunları kaydetti:

"Bu konuyla ilgili olarak gerek Sayın Putin, gerek sözcüleri hepsi bu açıklamayı zaten yaptılar. Türkiye'nin enerjide de bir hub olması konusunda açıklamalar yapıldı ve inşallah bu atılacak adımlarla birlikte Türkiye gerçekten gerek Batı'ya gerek bütün çevreye bir hub olarak buradan doğal gazla bir dağıtımın yapılması, enerjide aynı şekilde bir dağıtımın yapılması ve bütün bunlarla beraber inşallah şöyle önümüzdeki ayın başlarında falan bir Türkmenistan ziyaretimiz olacak. Türkmenistan'da gerek Türkmenbaşı'yla gerek İlham Aliyev kardeşimle orada da üçlü olarak bir araya geleceğiz. Orada da bunlarla ilgili bir gelişmeyi değerlendireceğiz. Temenni ediyorum ki oradan alacağımız netice de bu konularda güzel gelişmelere vesile olacaktır."