AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı mesajında, büyük bölümünde ülkenin Atatürk tarafından yönetildiği dönemden ‘tek parti diktası’ olarak söz etti. Erdoğan, “Türkiye, demokrasi ve kalkınma mücadelesini, tek parti diktasından darbelere, vesayetin tasallutundan terörle mücadeleye kadar birçok engeli aşarak sürdürmüş bir ülkedir” ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın 29 Ekim mesajında dikkat çeken ifade: ‘Tek parti diktası’

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

"Ülkemizde ve yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını tebrik ediyorum. Cumhuriyet Bayramı sevincimize ortak olan tüm dostlarımıza en kalbi şükranlarımı sunuyorum" diyen Erdoğan, önemli bir bölümünde Mustafa Kemal Atatürk’ün ülkeyi yönettiği 1923-1945 yılları arasındaki dönemden ‘tek parti diktası’ olarak söz etti.

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 29 Ekim mesajı şöyle:

‘İSTİKLAL HARBİMİZİ YÖNETEN MECLİS’E SAYGILARIMI SUNUYORUM’

"Cumhuriyetimizin ilanının 97’nci yıl dönümünde, İstiklal Harbimizin tüm kahramanları ile Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü tazimle anıyorum. Malazgirt Zaferinden bugün pek çok cephede birden sürdürdüğümüz terörle mücadele harekatlarına kadar, bin yıldır vatanımızı korumak için şehitlik ve gazilikle şereflenen tüm kahramanlarımızı rahmet ve şükranla yad ediyorum.

İstiklal Harbimizi bizzat yöneten, 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı gösterdiği şanlı direnişle bir kez daha gazi unvanı alan, milli iradenin tecelligahı Türkiye Büyük Millet Meclisimize saygılarımı sunuyorum.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümünü coşkuyla kutlamaya hazırlandığımız bir dönemde, aynı zamanda 2023 hedeflerimize ulaşma kararlılığı içinde yolumuza devam ediyoruz.

Türkiye, demokrasi ve kalkınma mücadelesini, tek parti diktasından darbelere, vesayetin tasallutundan terörle mücadeleye kadar birçok engeli aşarak sürdürmüş bir ülkedir. Bu uzun ve zorlu süreçte karşılaştığımız sıkıntılar, milletimizi istiklal ve istikbal davasından döndürmek bir yana, tam tersine, azmini bilemiştir.

Cumhuriyetimizin kuruluşuna varan kurtuluş mücadelesinde, yediden yetmişe kenetlenen, tek yürek, tek yumruk olan milletimiz, bugün de birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde geleceğini inşa etmektedir. Hedeflerimize yaklaştıkça, ülkemize yönelik saldırıların cephesi genişlemekte, sayısı ve dozu artmaktadır. Milletimizden aldığımız güçle diplomasiden ekonomiye ve değerlerimize kadar uzanan bu saldırı dalgasını birer birer boşa çıkartıyoruz. Geçmişte çok küçük müdahalelerle sürekli istikamet belirledikleri Türkiye’nin, kendi iradesiyle hareket etmesinden rahatsız olanların sözleri ve eylemlerinin artık hiçbir hükmü kalmamıştır.

Ülkemiz, kimin ne dediğine ve ne yaptığına bakmadan, kendi vizyonuna, kendi ajandasına göre hareket etmeyi sürdürecektir. Cumhuriyetimizin kurucu iradesi, nasıl bu vatanı yedi düvelin planlarını bozarak işgalden kurtarmışsa, biz de hedeflerimize aynı şekilde ulaşmakta kararlıyız.

Bugün, 20 yıl öncesine göre her bakımdan çok daha güçlü, çok daha dirayetli, çok daha inançlıyız. İnşallah ülkemizi 2023 hedeflerimize ulaştırdığımızda, bölgemizde ve dünyada yepyeni bir dönemi de başlatacağız.

Küresel sistemin çarpıklıklarına işaret ettiğimiz “dünya 5’ten büyüktür” çağrımızın yankıları giderek genişlerken, dostlarımızla birlikte hayalini kurduğumuz huzurlu ve müreffeh geleceğe çok daha büyük umutlarla yürüyoruz.

Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyor, bu duygularla bir kez daha Cumhuriyetimizin 97’nci kuruluş yıl dönümünü tebrik ediyorum."