AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Sağlık Bakanı Koca, koronavirüs salgınına yönelik açıklamalarda bulundu.  Erdoğan, “Salgının  kırılma hızını kırdık” derken,  Koca, “Risk henüz ortadan kalkmış değil” diye konuştu

Erdoğan ve Koca'dan 'salgın' açıklamaları

Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi’nin açılış töreninde, koronavirüs salgınına yönelik açıklamalarda bulunan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüs salgınına yönelik açıklamalarda bulundu.

Sağlık Bakanı Koca, koronavirüs salgınıyla ilgili olarak, "Risk ortadan kalkmış değil. Normalleşme, mücadeleden geri adım atmak anlamına gelmemelidir" ifadelerini kullanırken, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, “Salgının yayılma hızını kırdık” dedi.

Sağlık Bakanı Koca’nın konuşmasının tamamı şu şekilde:

"Salgında diğer hastanelerimizin normalleşme süreçlerini bu hastanelerimiz sağlayacak. Havalimanına mesafemiz sayesinde İstanbul dışından gelen kişilere acil müdahalede bulunabileceğiz. Sağlık turizmi açısından da merkez olacaktır. Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi de dönemsel bir hastane değil, kalıcı bir hastanedir. Tam teşekküllü 16 ameliyathaneye sahiptir"

Prof. Dr. Murat Dilmener, İç hastalıklarında duayen bir hekim. Yoksulların doktoru, hocaların hocası. Benim ondan aldığım duygu hep şu olmuştur, İnsanlık merhamet üzerine kuruludur. Bize yön veren efsane hocalarımızdan biriydi. hekimliği bir teknik meslek olarak değil sanat olarak içselleştirmemizde önder olmuştur. Ödev ahlakına sahip bir insandı. Asistanlığımızda ve meslek hayatımızda üzerimizde emeği olan bir insandı.

'NORMALLEŞME, MÜCADELEDEN GERİ ADIM ATMAK ANLAMINA GELMEMELİ'

Risk ortadan kalkmış değil. Normalleşme mücadeleden geri adım atmak anlamına gelmemelidir. El hijyenine her zamankinden daha fazla önem vermeliyiz. Çok değerli insanları bizden alan salgını Allah'ın izniyle hep birlikte yeneceğiz."

Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları ise şöyle:

"Hamdolsun burada oluşturduğumuz ilave kapasiteye ihtiyaç kalmadan salgının yayılma hızını kırdık."

"Sağlık Bakanlığımızı ve Rönesans firmamızı bu güzel hizmeti ülkemize kazandırdıkları için tebrik ediyorum. Prof. Dr. Murat Dilmener hocamız başta olmak üzere, koronavirüs salgınında kaybettiğimiz hocalarımızı ve vatandaşlarımızı saygıyla yad ediyorum.

Murat Dilmener hocamız, insanlara hizmet etmeyi hayat gayesi haline getirmiş gerçek bir gönül insanıydı. Kendisine gelen insanı eşrefi mahlukat olarak görüp tüm imkanlarıyla kucaklamış bir kişiydi. Hocamızın ismi elbette gönüllerde yaşayacaktır. Biz de Yeşilköy'de inşa ettiğimiz bu hastaneye ismini vererek hocamıza vefamızı göstermek istedik.

Nüfusumuzun neredeyse tamamını kapsayan genel sağlık sigortamıza gıptayla bakıldığını çok iyi biliyoruz. Geçtiğimiz 18 yılda mevcutlarının çoğunu yenilediğimiz bir sağlık altyapısına sahibiz. 1,1 milyonu bulan sağlık ordumuzla milletimizin hizmetindeyiz. Şehir hastanelerimiz de küresel düzeyde bir model haline gelmiştir. Salgın döneminde 2 ayı bulmadan inşasını tamamlayıp hizmete sunduğumuz bu acil durum hastanelerinin örnek alınacağına inanıyorum. Bu hastanelerimizin başka özelliği de var, örneğin Feriha Öz hastanemiz askeri havalimanının ucunda yapılmış ve bir hasta uçakla gelip yaya mesafede hastaneye ulaşabileceği bir yer. Burası Yeşilköy Havalimanımız. Yurtdışından bir hasta gelip, yaya mesafede gelip tedavisini olacak.

'MİLLETİMİZİN BEKLENTİSİ POLEMİK DEĞİL, İNŞA SİYASETİDİR'

Gerektiğinde tamamı yoğun bakım için kullanılabilecek 1008 yatağıyla buralar ülkemizin yüz akı olacaktır. Ülkemizin sağlık alanında çekim merkezi haline gelme konumu güçlenmiştir. Sağlık turizminde ciddi sıçrama yapıyoruz. Ecdadımıza layık olmak için çalıştık. İstanbul'a kazandırdığımız nice büyük eser içinde sağlık tesislerinin ayrı bir önemi vardır. Şehrimizi gurur verici yatırımlarla donattık. Ülkemize ve milletimize hizmetle geçirdiğimiz her gün, her an için rabbimize hamt ettik.

Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal'in, rahmetli Menderes'in, rahmetli Özal'ın yaptığı eserlerin kıymetleri ortaya çıktı. Tek parti faşizminin ülkemizin kalkınmasına vurduğu darbeleri de müşahede ettik. Türkiye'nin ihtiyacı kavga değil, eser siyasetidir. Milletimizin beklentisi polemik değil, inşa siyasetidir. Tek numaraları ülkemizin ortak değerlerinin istismarı olanların devri kapanıyor. Laf değil, eserlerin yarıştırıldığı bir dönem için milletimizle el ele çalışmayı sürdüreceğiz.

15 Temmuz'da yaşadıklarımız göstermiştir ki, milli iradeyi kimse zorla alaşağı edemez. Vesayetle iktidar devşirilen günler geride kalmıştır. Her kim demokrasiyi, adaleti, özgürlükleri, güvenliği, dış politikayı, kültürü sanatı daha ileriye götüreceğini söylerse ülke yönetimi ona teslim edilir."