Erdoğan: Yav Türkiye'de bir defa kriz yok

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP’nin Kızılcahamam Kampı’nda istişare toplantısında konuştu.

Erdoğan, ekonomik kriz ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “İçinde bulunduğumuz durumu sadece ekonomik sebeplerle izah etmek mümkün değildir. Asla sorumluluktan kaçmaya çalışmıyoruz, yaptığımız sadece bir durum tespitidir. Eksiklerimiz, sıkıntılarımız, çözmemiz gereken sorunlarımız yok mu, elbette var. Seçimden sonra da kolları sıvamış, reformlar için çalışmalara başlamıştık. Öyle bir orantısızlık var ki, işin altında başka şeyler aramak zorunda oluyoruz” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle,

‘Her kriz beraberinde birçok fırsatı da getirir’

“Şu gerçeği hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Her kriz beraberinde birçok fırsatı da getirir. Bu krizin üstesinden gelmek için, köklü değişimleri kısa sürede hayata geçirdik. Unutmayın bizler, ilk göreve geldiğimizde ülkemizin hali ekonomik olarak neydi? O krizlerden aldığımız ülkeyi çok kısa sürede nereye getirdiğimizi unutmayın! Biz bu konuda bu işin sıkıntılarını hastalığını da, tedavi yollarını da biliyoruz.”

‘Hiç kimse Türkiye’yi yeniden uluslararası kuruluşların boyunduruğu altına sokamaz’

“Türkiye’yi faiz, kur, enflasyon şeytan üçgeninden çıkarana kadar gereken her adımı atacak, her önlemi alacağız. Türkiye borcuna sadıktır, yeter ki diyet borcuna dönüştürmesinler. İşte o zaman külahları değiştiririz. Bu can bu tende oldukça hiç kimse Türkiye’yi yeniden uluslararası kuruluşların boyunduruğu altına sokamaz.”

‘Yav Türkiye’de bir defa kriz yok’

“Kriz diyor. Yav Türkiye’de bir defa kriz yok. Ekonomiyi öğren. Türkiye’de ekonomiyle ilgili bir manipülasyon var, manipülatif hareketler var. Güya ziyaret ettiğimiz ülkelere para vermeleri için yalvarıyormuşuz. Ne kadar zavallısın. Biz yatırımcılara davet yapıyoruz. Biz kimseye gidip para istemedik istemiyoruz. Kim kime yalvarıp yakardığı için para verir. Yolu yordamı, usülü bellidir. Biz ülkemizin potansiyelini, gücünü anlatıyıoruz.”

‘Kılıçdaroğlu’nu belki bin kere rezil kepaze ettik’

“Kılıçdaroğlu’nu belki bin kere rezil kepaze ettik. Kendisinden kazandığımız tazminatların tutarını artık hatırlamıyorum. Ama bu zat yalan ve iftira vagonuna binmekten vazgeçmiyor. Eline ne tutuşturulursa mal bulmuş Mağribi gibi hemen grup toplantısında konuşuyor. İnternet ve sosyal medya çağında yalan bilgi resim, belge üretebilir ve yayabilirsiniz. Sorumluluk mevkiinde olanların bunlarla değil gerçek bilgi ve belgelerle ortaya çıkması gerekir. Bunların hak, hakikat diye bir yöntemi yok. Çamur atsın izi kalsın yönteminde bunlar, malum eski komünist yöntemi.”

' 5 yıl 10 aya mahkum olan bir sözde gazeteci vardı ya...'

5 yıl 10 aya mahkum olan bir sözde gazeteci vardı ya. Almanya'da da rahat durmadı. Orada da kendisine sahip çıkacak olanları, sözde siyasetçileri buldu. Biz de gelince haber gönderdik, dedik ki, böyle böyle. Orada bulunacaksa biz müşterek bir basın toplantısı yapamayız. Siz kalkar onunla yaparsınız, biz onun olmadığı bir basın toplantısını yaparız. Benim ülkemden 5 yıl 10 aya mahkum olmuş bir sözde gazeteciyi barındırıyorsanız bunun stratejik ortaklığa, ortaklığa yakışan yanı yoktur. Aynı durum size olsa, bize kaçmış olsa, elinden tutup size teslim ederiz. Maalesef ülkemize ihanet edenleri bu ülkelerden istiyoruz 50 dereden 50 türlü su getirtiyorlar. Bu bütün Batı ülkelerinde böyle.

Türkiye'nin borcunu çeviremeyeceğini ima etmeye çalışıyor. Ülkemizin ekonomik büyüklüğü onun söylediklerinin kat be kat üzerindedir be hey cahil. Kim veriyor sana bu aklı!

Hâlâ aynı imalarla konuşuyor olmasını ancak yüzsüzlüğüyle ifade edebiliyorum. Bizim yüzümüz edebinden kızarır, edepsizliğinden değil sizin gibi. Külliyeye inşa edildiğinden bu yana bu kadar iftira ile yaklaşan sizden başka kimse olamaz. Herkesin hayran kaldığı külliyeyle ilgili bunun iftiralarını dinlemekten bıktık. Oraya ayak basmayacağını söylemişti, sonra gelmek zorunda kaldı. Gerçekleri kendi gözüyle gördü. Altın klozetlerin filan falan olmadığını medya kendilerine anlattı. Bunlar bu kadar iftira ile yetişmiş tipler.

Kamu Özel Ortaklığı… Bay Kemal, 3. Köprü, 3 Havalimanı.. Bunlar nasıl yapılıyor öğren. Her şey cepteki parayla yapılmaz. Aslolan kaynakları çeşitlendirmek. Biz bunları kaynakları çeşitlendirerek yaptık. G20'de kamu özel ortaklığının nasıl yapıldığı bilgisini verdik. Artık Hazine ve Maliye Bakanımız iş dünyasına söylesin de bunu ona anlatsınlar.

'Fikri danışmanlık hizmeti almayacaksınız dedim'

Erdoğan, Türkiye'nin McKinsey Danışmanlık şirketiden danışmanlık alması ile ilgili; "bir danışmanlık firması üzerinden sorduğu sorularla güya bizi köşeye sıkıştırmak istiyor. Geçen bütün bakan arkadaşlarıma söyledim, bunlardan fikri danışmanlık hizmeti de almayacaksınız dedim. Hiç gerek yok, biz bize yeteriz. Bu zata değil ama ola ki onun hezeyanlarıyla kafası karışmış olan varsa, Türkiye bir dönem sadece ekonomisini değil her şeyini Amerika'ya teslim etmiştir. Osmanlı'nın son dönemlerinde ve cumhuriyetin ilk yıllarında çok isabetli bir tercihle Türkiye kendi sanayiini ve savunma altyapısını geliştirme konusunda önemli adımlar atmıştır.

Son yaşanan hadiseler Türkiye'yi belki bir parça sarsmıştır ama asla yıkamamıştır. Bugünkü Türkiye ne 1994'ün ne 2001'in Türkiye'sidir" dedi

'Cumhur İttifakı'nı basit bir ittifakı sananlar yanılıyor'

" Her bozuk saat gibi bu zatın da arada bir doğru söylediği oluyor. Grup toplantısında Gazi Mustafa Kemal'in sözlerini alıntılıyor, CHP'nin ekonomik kriz bahanesiyle bugün yaptığı iş de bu. Türkiye Balkan savaşını neden kaybetti biliyor musunuz? CHP'nin bugün bayrağını taşıdığı siyasi hareket yüzünden kaybetti. Bunlar bugün CHP'dir, yol arkadaşı HDP'dir. Sorumluluklarının farkında olan partiler, milli konularda birlikte hareket etmeyi başarıyorlar. Sayın Bahçeli'ye de tekrar teşekkür ediyorum. Çünkü milli, yerli olma şuurunu yakalamak her yiğidin karı değil. Bay Kemal'in de zaten böyle bir derdi yok. Cumhur İttifakı'nı basit bir seçim ittifakı sananlar yanılıyor.

Cumhur İttifakı'nın mahalli idareler seçimlerinde listelerde olmasa bile gönüllerde devam edeceğine inanıyorum.

Onur, gurur ve haysiyet konusunda en son söz söyleyebilecek olanlar bu kavramları kirletmesinler.

Ak Parti asla seçimden, sandıktan, milletimizin karşısına çıkıp hesap vermekten klaçan bir parti olmamıştır. Ama seçim dönemlerinde zamanımızın ve enerjimizin önemli bölümünü saha çalışmalarına ayırmak durumundayız. Bu sebepten de projeler gecikebiliyor. Yönetim sistemimiz 5 yıllık bir dönemi açarak istikrarı garanti altına alıyor.

Hizmet gerektir ama yeterli değildir. Yeterli olan gönüllere girmektir, gönülleri almaktır. Biz özellikle bunu istiyoruz. Temizlik, yol, kanalizasyon senin asli görevin ama gönül, tevazu… Onu başaracağız. Alacaksın hanımı, beyi yanına; evleri dolaşacaksın. Gönüllere gireceksin."

Bahçeli, 'Denetim şirketi ile anlaşmak niye yanlış olsun ki?" demişti

Erdoğan'ın McKinsey ile ilgili, "Geçen bütün bakan arkadaşlarıma söyledim, bunlardan fikri danışmanlık hizmeti de almayacaksınız dedim. Hiç gerek yok, biz bize yeteriz" ifadelerini kullanması, Bahçeli'nin McKinsey ile ilgili tartışmalara ilişkin görüşlerini gündeme getirdi. Bahçeli, McKinsey ile ilgili, "Türkiye’ye yabancı yatırım çekilsin isteniyorsa, küresel ekonomik saldırının toz bulutunun dağıtılması arzulanıyorsa, gerek ve ihtiyaç duyulan konularda icra yetkisi, kredi verme durumu, dayatma ve şantaj planı olmayan bir denetim şirketiyle anlaşmak niye yanlış olsun ki?" ifadelerini kullanmıştı.